İktidarın siyasal iletişim stratejisinin bir süredir ciddi bir dağılma yaşadığını biliyoruz. Önceki yazılarımızda bu dağılmaya değinme fırsatımız olmuştu. Özellikle psikolojik üstünlüğün ana muhalefet tarafında pekiştiğini ve AK Parti’nin cevap veren pozisyonuna çekildiğini örneklerle incelemiştik.

Geçtiğimiz hafta da bu analizi destekleyen birçok gelişme yaşandı. AK Parti siyasal iletişimde tam anlamıyla defans taktiklerine sıkışmış durumda. Algı üstünlüğünün ana muhalefete geçmesinin ardından diğer muhalefet yapılarının söyledikleri söz çok daha hızlı yayılmaya devam ediyor. Saha ölçümleri ve dijital gündem ölçümlerinde bu artışı analiz etmiş olacaklar ki yeni bir defans stratejisi ile yola devam kararı alınmış.

TANK PALET FABRİKASI ALGISI DEĞİŞİR Mİ?

Birkaç yıla yayılan zaman diliminde Sakarya’da Türk Silahlı Kuvvetlerine ait Tank ve Palet fabrikası olarak bilinen yerli ve milli araç modernizasyon tesisimizin algısı BMC ve Katar devlet fonuna devri konuları ile karışık bir konumda bulunuyordu. Hatta iktidar söylemleri oranın önemi konusunda bir süre "burası aslında önemli bir tesis değil" söylemine de yoğunlaşmıştı.

Tank Palet fabrikası algısı ana muhalefetin son dönemdeki “Kataristan” çıkışı ile pekişince defans iletişiminin de gereği olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sakarya'daki Tank Palet Fabrikası'nı ziyaret etti. 2019 yılında imzalanan protokolü hatırlatan Erdoğan, "Fabrikamızın mülkiyeti Hazine'nin tahsisi Milli Savunma Bakanlığı'nındır. Yani tapusu devlettedir ve öyle de kalacaktır" dedi.

Bu açıklama üzerine ise ana muhalefet fabrikanın önünden pro-aktif iletişimi seçerek hızlı bir iletişim atağı yaptı. Tank Palet fabrikası konusunda algı henüz değişmiş değil. Savunma Sanayii’nin önemli oyuncularından BMC’nin Sancak grubundan Tosyalı grubuna satışının da bu konuyu alevlendiren gelişmelerden biri olduğunu da unutmayalım.

YENİ TANSİYON NOKTASI ZAM(LAR)

Dün açıklanan resmi enflasyon verileri ile Haziran ayında ciddi bir patlama yaşandığını öğrendik. Tüketici fiyatlarında yüzde 17,53, gıda fiyatlarında %19,99, üretici fiyatlarında yüzde 42,89 enflasyona ulaşmışız. Türkiye genç işsizliğinde OECD ortalamasının üzerinde olduğunu da hatırlarsak önümüzdeki günlerde ülke gündeminin enflasyon ve zamlar ekseninde şekilleneceğini şimdiden söyleyebiliriz.

Zamlar ve enflasyon konusunu ana muhalefetin ve diğer muhalefet partilerinin iletişimlerinde öncelik haline getirmesi kaçınılmaz görünüyor. Ancak siyasal iletişimin kitlelere ulaşırken ivme kazanmasının en önemli kurallarından biri de sadece eleştiri iletişimi değil çözüm iletişiminin de gerekliliği.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kabine toplantısının ardından yaptığı açıklamada “Bugün mazotta 2 lira, benzinde 2,5 lira ÖTV almamız gerekirken mazotta 71 kuruş, benzinde 83 kuruş ÖTV alıyoruz” dedi. Ana muhalefet lideri CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun da “Halk olarak ayıp etmişiz, özür dileriz! Bütün ÖTV'ler senin olsun Erdoğan, saraylarına oda eklersin.” cevabı gecikmedi. Ana muhalefet bu şekilde algıda liderliğini pekiştirmiş oldu.