Bugün geldiğimiz noktada yükselen Rusya-Ukrayna krizi ve olası savaşın sonucunda Türkiye’nin en önemli pazarı Rusya Federasyonu, başta ABD ve AB olmak üzere, yaptırım bombardımanına tutuluyor. Türkiye Cumhuriyeti de NATO üyesi olması sebebiyle yaptırım uygulama noktasında baskı görebilir.

Bu haftaki yazımda sizlere Rusya ve Ukrayna arasında yaşanan sürecin Türkiye turizmine olası etkilerinin neler olabileceğini ve Rus pazarının turizm sektörü için önemini anlatmaya çalışacağım.

Her yıl farklı ülkelerden gelen milyonlarca turist Türkiye’yi ziyaret etmektedir. Yıllara göre ağırlıklı gelen ülke sıralaması değişiklik gösteriyor olsa da Rusya Federasyonu ve Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) ülkeleri turizm sektörümüz için önem arz etmektedir. 2018-2019 ve 2020 yıllarında ülkemize gelen turist sayılarını incelediğimizde BDT ülkelerinden gelen turist sayısının toplamının, toplam turist sayısına oranın %30-%35 bandında olduğunu görüyoruz. BDT ülkelerinin yoğun olarak ziyaret ettiği Antalya özelinde incelediğimizde ise oranın %50’leri aştığını görebiliriz. Bu oranların bize söylediği şu: BDT ülkeleri ve Rusya Federasyonu turizm sektörümüz için olmazsa olmazdır.

Turizm sektöründe rekorlar kırdığımız 2019 yılında Rusya Federasyonu’ndan ülkemize gelen turist sayısı yaklaşık 7 milyonu bulmuştur. Bu istatistik, toplam turist sayısının takribi %16’ına tekabül etmektedir. Yani anlayacağınız Rusya, Türkiye turizmi için çok önemli bir pazardır. Aynı şekilde Ukrayna pazarının 2019 verilerini incelediğimizde de 1,462,269 Ukraynalı turistin ülkemizi ziyaret ettiğini görüyoruz. Bu sayıyı BDT ülkelerinden gelen turist sayılarıyla karşılaştırdığımızda ise Ukrayna’nın 3. büyük pazarımız olduğunu görüyoruz.

grafik 1-1

Yukarıdaki istatistikleri bu iki ülkenin Türkiye turizmindeki yerini anlatabilmek için paylaştım. 2020 yılı başından beri dünya genelinde yaşanan COVID salgını sebebiyle turizm sektörü çok kötü günler geçirdi. Yaşanan daralma sonrası birçok otel, seyahat acentesi, restoran ve ulaşım firması kapanmak zorunda kaldı. Sektörün yetiştirdiği binlerce nitelikli personel sektörden uzaklaştı. 2021 yılı sonlarında doğru pandemi tedbirlerinin gevşetilmesiyle beraber sektör tekrar hareketlenmeye ve toparlamaya başlamıştı. Aynı trendin 2022 yılı için süreceği beklentisi yüksekti.

Bugün geldiğimiz noktada yükselen Rusya-Ukrayna krizi ve olası savaşın sonucunda Türkiye’nin en önemli pazarı Rusya Federasyonu, başta ABD ve AB olmak üzere, yaptırım bombardımanına tutuluyor. Türkiye Cumhuriyeti de NATO üyesi olması sebebiyle yaptırım uygulama noktasında baskı görebilir. Türkiye’nin uygulayacağı olası yaptırımların sonucunda başta turizm olmak üzere birçok sektörde büyük daralmalar yaşanabilir.

Rusya’nın tarafımıza uyguladığı yaptırımları daha önce tecrübe ettik. 2015 yılında düşürülen Rus savaş uçağı sonrası Rusya’nın takındığı tavır dolayısıyla ekonomimizde yaşanan daralmayı hep beraber deneyimledik. Örneğin, milyonlarca dolar-euro yatırım yaptığımız otellerimiz, restoranlarımız boş kaldı. Diğer yandan ihracat yaptığımız gıda ürünlerimize karşı çok sert ambargoları uzunca bir süre yaşadık. Henüz Türkiye bir yaptırım uygulamak zorunda olmadığı için neler olabileceğini kestirmek zor olsa da bizleri bekleyen senaryo kısmen önümüzde durmaktadır. Aşağıda bulunan grafikte görebileceğiniz gibi 2015’te yaşanan kriz sonrası gelen turist sayısında %95’e varan düşüş yaşandı ve Antalya başta olmak üzere turizm sektöründen beslenen birçok şehir ve başlı başına sektör çok büyük zarar gördü.

grafik son

Rusya’ya yönelik uygulanacak yaptırımlar bir yana savaş halinde olması sebebiyle ülke genelinde bir ekonomik daralma yaşanacaktır. Ruble’nin hızlıca değer kaybı yaşaması satın alma davranışlarını etkileyecektir. Diğer yanda ülke güvenliği açısından birçok havalimanı kullanıma kapatıldı, bu sürecin uzaması uluslararası ulaşımı zorlaştıracaktır. Bir başka yaşanabilecek sorun olası yaptırımlar ve olayların uzaması gıda problemini ülke genelinde ortaya çıkaracaktır. Karadeniz bölgesinde yaşanan bu gerilim diğer ülkelerden Türkiye’ye gelecek turistler içinde satın alma değişikliği yaratacaktır. Türkiye’nin diğer en büyük turizm pazarı Almanya’nın Rusya’ya karşı yapacağı yaptırımlarda ülkede birçok kalemde eksiklik hissettireceğinden dolayı satın alma davranışlarında etki yaratacağını düşünüyorum. Rusya’daki kadar olmasa da Avrupa’dan özellikle Almanya’dan gelecek olan turist sayılarında da daralma olması muhtemel görünüyor.

Turizmin ancak barışın hâkim olduğu coğrafyalarda mümkün olabileceğini biliyoruz. Türkiye, yanı başındaki iki komşusu arasında yaşanan bu sürece bir şekilde müdahil olmak zorunda kalacaktır. Alacağı ve uygulayacağı kararlar hem dünyaya hem de Türkiye’de yaşayan bizlere ilerleyen günlerde neler yaşanacağını gösterecektir.