Artvin’de esnaf, yılbaşı öncesi beklediği hareketliliği bulamadı. Esnaf ve vatandaşlar, ekonomik krizin gölgesinde geçen yılbaşına hazırlık sürecinde yaşadıkları sorunları ANKA haber Ajansı’na anlattı. 

Pazarcı Taştan Altun, "Pazara geldik ama bir canlılık yok. Onun için sattığımız şeyden de aldığımız paraların da fiyatları yüksek ama fiyatlar yüksek olduğundan satamıyoruz" derken Hatay’dan gelen Afgan seyyar satıcı, "Afganistan’dan geldim. Şükür Allah’ım bazan kurtarıyor, bazen kurtarmıyor işte alışkanlık bizimkisi. Bu sene kurtarması zor çok zor bu sene. Her şey pahalıdır" dedi.

"MAYDANOZUN 10 LİRA OLDUĞU ÜLKEDE YAŞAMAYA ÇALIŞIYORUZ"

Pazarda sebze ve meyve satan Selçuk Babacan, şunları söyledi:

"Dün hale gittik, halde meyve ve sebzeleri aldık, bugün de manavımızı açıyoruz. Fakat görüyoruz ki karnabaharın 20 lira, domatesin 30 lira, maydanozun 10 lira olduğu bir ülkede yaşamaya çalışıyoruz. Bu meyve sebzeyi almamız sorun değil, yanımızda dört kişi çalışıyor ve biz bu şartlarda ne maliyetleri kurtarabiliyoruz ne müşteriye cevap verebiliyoruz ne de aldığımızı satabiliyoruz. Neden satmalıyız? Yılın son günleri almasak vatandaşa verecek ürünümüz de olmayacak. Bu araç, gidiş-geliş Rize’ye bin lira yakıyor ki sadece yakıtını sayıyoruz, diğer maliyetleri yok sayıyoruz. Gördüğünüz gibi dört kişi çalışıyoruz. Manavımızı doldurduk, satış olacak mı? İmkansız ve açtığımız gibi kapatacağız. Yılı da böyle kapatacağız, Allah herkese kolaylıklar versin."

"HER ŞEY YARI YARIYA ARTMIŞ"

Tezgahtar Uğur Keleş, "Yılbaşı diye her şey yarı yarıya artmış. Sebzede, mandalinada; domates, biber, patlıcan, portakal, biber, narda yarı yarıya kâr koymuşlar. Yani bir mandalinanın kilosu 20 lira olunca vatandaş kaça yiyecek bunu? Hal, yazmış bunu 20 lira. Yılbaşı geliyor diye yarı yarıya zam koymuşlar. Biz ne yapacağız, nereden alacağız ve nasıl yiyeceğiz belli değil. Açız işin gerçeği, açız" dedi.

Kasap Serkan Karaman, "Ben 30 yıldır kasabım. Hiçbir yılda iki kere fiyat alınmamıştı, ete üç kere zam gelmemişti. Bir sürü vatandaş et alamıyor, fiyatların yüksekliğinden şikayet ediyor ama biz de gittiğimiz yerlerde hayvan bulmakta sıkıntı yaşıyoruz. Market için örnek veriyorum, asla marketi karalamak gibi niyetim yok ama makete gittiğim zaman marketçi etiket değiştirmeye yetişemiyor. Bir ürüne yılda 4-5 kez zam geliyor ama bizde yıl içerinde üç defa zam gelmesi insanların garibine gidiyor" diye konuştu.

"TAVUĞA BİR BAKIYORSUN, 10-15 LİRA ZAM GELMİŞ"

Şarküteri esnafı Ercan Demirci, şöyle konuştu:

"İnsanlar, mesela geliyorlar, zam gelince tepki gösteriyorlar. Doğrudur, yani eskisi gibi değil. Eskiden yılbaşından yılbaşına, üç aydan aya ya da beş aydan beş aya cüzi bir zam gelirdi. Şimdi öyle değil. Şimdi bir bakıyorsun, bir zam geliyor 10-15 lira ve o ardından bir düşüş oluyor 2-3 lira, hemen bir ay sonra 15 lira bir zam. Bu zamlara insanlar yetişemiyor. Biz de insanlara anlatmaktan yorulduk. Adam bir gün önce tavuk almış ve geliyor tekrar alacak, bu kez zam gelmiş. Adamcağız, ‘Yine mi zam geldi’ diye yakınıyor. Yani ne yapacağımızı biz de bilmiyoruz. Şu anda iş yok, alışveriş yok. İnsanların alım gücü tamamen bitti ve yılbaşı geliyor ve yılbaşında hiçbir hareket yok. Ardanuç tamamen sönük."

"YILBAŞINDA GRAMLA ET ALIR POZİSYONUNA DÜŞTÜK"

Et alan vatandaş, "Yılbaşı dolayısıyla et almaya geldim ama maalesef daha önceki yıllarda kilolarla almış olduğumuz eti şimdi gramla ancak alabiliyoruz" dedi. Artvinli kasap, "Eskiden müşterilerimiz kilo bazında günlük 6-7 kilo et alıyordu, ama şu anda tabi ki 250 gram, yarım kilo, bir kilo alıp ancak götürebiliyorlar" diye konuştu.

Balıkçı Uygar Keleş ise "Sanki yılbaşı haftası değilmiş gibi. Baktığımız zaman, pazarda insanlar gayet az. Git gide insanların göç verdiği ilçedeyiz. İnsanlar da az, alışveriş de düşük" dedi.

"EMEKLİLER İÇİN HAYAT DAHA ZOR"

Pazardan alışveriş yapan Halis Çelik, "Emekliyim. Pazarda 1-2 şey ancak alabildik. Gramla alabiliyoruz maalesef, yaşam zor. Pazarda görüyorsunuz ya kimse de yok eskisi gibi değil" diye konuştu.

Pazarcı Yakup Kaya, "Eskiden yılbaşlarında birer araba satıyorduk. Fiyatlar yükselmiş, millet ne yesin? Patates olmuş 10 lira, soğan olmuş 10 lira. Gariban ne yesin ya? Asgari ücrete zam var, bana hiçbir şey yok. Ben, 200 lira yevmiyeyle çalışıyorum. Bu adam gariban, diğeri gariban, ne yesin bu millet" dedi.

"PAZARDA CANLILIK YOK"

Pazarcı Taştan Altun, "Pazara geldik ama bir canlılık yok. Fiyatlar yüksek. Fiyatlar yüksek olduğundan satamıyoruz" derken Hatay’dan gelen Afgan seyyar satıcı, "Afganistan’dan geldim. Şükür Allah’ıma, bazen kurtarıyor, bazen kurtarmıyor. İşte alışkanlık bizimkisi. Bu sene kurtarması çok zor. Her şey pahalı" diye konuştu.