DERLEME: Dokuz8Haber

İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün görüştüğü Afganların birçoğu İran sınırından Türkiye’ye geçmek için birden fazla girişimde bulunmuş ancak Türkiyeli yetkililer tarafından en az bir, bazen birden fazla defa geri itilmişler; genellikle resmi kayıt işlemleri ya hiç yapılmamış ya da kısmen yapılmış ve bu kişilerin sığınma talebinde bulunmalarına fırsat verilmemiş. 

İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün görüştüğü ve İran sınırında Türkiyeli görevlilerle karşılaşan tüm "bekar" erkekler ve erkek çocuklar Türk yetkililerin kendilerini veya beraberlerindeki diğer kişileri darp ettiğini veya bu kişelere başka şekillerde kötü muamelede bulunduklarını ya bizzat yaşamış ya da buna tanık olmuşlar. Bunların birçoğu da Türkiye'nin İran sınırına yaklaştıklarında ya da bu sınırı geçmeye çalıştıkları sırada Türkiyeli sınır yetkilileri tarafından kendilerine ateş açıldığını bildirdi.

GAZETECİYİM DEDİM, DİNLEMEDİLER, DEMİR ÇUBUKLARLA DÖVDÜLER

Paktia Eyaleti'nden gelen 25 yaşındaki Bedar, Taliban'ın Afganistan'ı ele geçirmesinden kısa bir süre sonra, 30 Ağustos 2021'de İran'dan Türkiye'ye geçtikten hemen sonra başlayan geri itilme deneyimini şöyle anlatıyor: "Onlara gazeteci olduğumu, hayatımın tehlikede olduğunu ve Türkiye'de kalmayacağımı, Avrupa'ya gitmek istediğimi söyledim ama beni dinlemediler. Bizi coplarla ve inşaatlarda kullanılan türden demir çubuklarla dövdüler. Ellerime, kollarıma ve bacaklarıma vurdular. Kanayan açık yaralarım vardı. Bir noktada Afganlara ve Pakistanlılara birbirlerini dövmelerini emrettiler.” Bedar, Türkiyeli sınır muhafızlarının karşı tarafta İranlı muhafızların olmadığından emin olana dek beklediklerini ve ardından kendisiyle birlikte 29 kişiyi daha sınırdan geri ittiklerini anlattı.

GERİ DÖNÜŞ KAĞIDINI İMZALAMAYINCA KANLAR İÇİNDE KALDI

Gaznili, 27 yaşındaki Abdul Sami, Türkiyeli yetkililere defalarca Afganistan'a dönmekten korktuğunu ve sığınma talebinde bulunmak istediğini söylemesine rağmen, 7 Mayıs 2022'de Afganistan'a sınır dışı edilmiş. Tuzla Geri Gönderme Merkezi'ndeki Türk yetkililer kendisine gönüllü geri dönüş belgesini imzalamasını söylediklerinde, "Afganistan'da sorunlarım olduğunu ve imzalayamayacağımı söyledim. Bunun üzerine bana küfrettiler ve ayakta duran adamlardan biri kafama, sırtıma ve bacaklarıma lastik veya plastik bir copla vurdu, ayakta duran diğeri de bana eliyle vurdu. Yüzüme vurdu ve burnumu kanattı.” Ertesi gün Abdul Sami yaklaşık 200 kişiyle birlikte geri gönderme merkezinin avlusuna götürülmüş ve gönüllü geri dönüş için kağıtlara parmaklarını basmaları söylenmiş. “İlk başta hepimiz reddettik,“ diye anlatıyor Abdul Sami, “Bir adam kağıdı yırttı. Onu alıp bir odaya götürdüler; geri getirdiklerinde yüzü kanlar içindeydi.” Ertesi gün hepsi kelepçelenerek İstanbul Havalimanına götürülmüşler. “İsimlerimizi tek tek okudular, seyahat belgelerimizi damgaladılar ve bizi Ariana Havayolları’nın Kabul’a giden uçağına bindirdiler.”

KÖLE GİBİYİM

Taliban'ın Ağustos 2021 başında Baglan’ı ele geçirmesinin ardından buradan kaçan 26 yaşındaki Habibullah, Türkiye'den İran'a birçok kez geri itildikten sonra, İstanbul'a gelip, bir tekstil fabrikasında çalışmaya başlamış. Kendisine ayda 2,500 Türk Lirası (yaklaşık 138 ABD Doları) ödenirken, Türkiyeli çalışanlara yaklaşık 6,500 Türk Lirası (yaklaşık 360 ABD Doları) ödendiğini, Türkiyeli işçilerin sağlık sigortalarının da olduğunu söyledi. Yakalanmaktan korktuğu için fabrikadan nadiren ayrılıyormuş. "Bir köle gibi çalıştığım yerde yaşıyorum.”

Şİİ OLDUĞUM İÇİN ÇOK KORKTUM

Safdar Ali, Ocak 2022'nin sonunda Afganistan'dan kaçmış 20 yaşında Gazneli bir Şii Hazara. Safdar Ali, İran'dan Türkiye'ye üçüncü geçiş denemesinde, Türkiye'nin doğusunda yer alan Tatvan'daki otobüs terminaline kadar gelmiş ve burada yakalanmış. Bir otobüse bindirilerek, 23 Suriyeli ve sekiz Afgan ile birlikte Suriye sınırına götürülmüş. Safdar Ali, hiçbir işlem görmediğini, fotoğrafının çekilmediğini, parmak izinin alınmadığını, ancak sınırdan geçirilerek Heyet Tahrir el-Şam’ın (HTŞ) kontrolündeki bir bölgeye itildiğini söylüyor. HTŞ, İslamcı Sünni silahlı gruplardan oluşan bir koalisyon ve Suriye'nin kuzeybatısındaki toprakları kontrol eden hükümet karşıtı ana silahlı grup. HTŞ’nin ana omurgasını, daha önce Şam'ın Fethi Cephesi ya da El Nusra olarak bilinen ve Levant'taki El Kaide ile bağlantılı olan Suriyeli, silahlı bir muhalif grup oluşturuyor. “Şii olduğum için çok korktum" diye anlatıyor Safdar Ali.

HORTUMLA DÖVÜLDÜM

Taliban'ın Afganistan'ı ele geçirmesinden bir ay sonra ülkeyi terk eden 15 yaşındaki Kabilli Omid, Türkiye'den İran'a üç kez geri itilmiş. Şubat 2022'nin sonundaki ilk denemesinde, jandarmanın kendisini lastik bir hortumla dövdüğünü anlattı. “Onlara 15 yaşında olduğumu söyledim ama beni yetişkin erkeklerle aynı şekilde dövdüler. Eğer konuşan olursa, onu daha çok dövüyorlardı.” Omid ikinci denemesinde de jandarmaların kendisini dövdüklerini söyledi. Omid, 2022 yılının Mart ayının ortalarındaki dördüncü girişiminde Ağrı'da yakalanmış ve yetkililer çocuk olduğunu tespit ederek onu bir çocuk yurduna yerleştirmişler. Görüşme sırasında İstanbul'da kaçak olarak yaşayan ve Avrupa'ya geçmeyi planlayan Omid, "Afganistan'a asla geri dönmem" diyor.