CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı, “Biz bu ülkenin güzel insanlarını seviyoruz, insanları ayırmıyoruz. Hangi partiye oy verirse versinler, sonuçta hepsi bu ülkenin güzel insanları ama biz herkesi kucaklayacağız, herkese aynı gözle bakacağız, kendi iktidarımızda kimseyi ötekileştirmeyeceğiz. Ama hırsıza hırsız diyeceğiz hesabını soracağız. Bu ülkeye yargı üzerinden bu kötülükleri yapanları yargıya havale edeceğiz, ama o talimatla çalışan bir yargı olmayacak” dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Oğuz Kaan Salıcı, Kocaeli Çayırova’da üye katılım töreninde konuştu. Salıcı, şunları söyledi:

“BİZ, BİZE YAPILAN SALDIRILARDAN DOLAYI BİR MİLİM BİLE GERİ ADIM ATMAYACAĞIZ”

“Bizim milletvekillerimiz hapistelerdi, CHP aday gösterdi normalde onların milletvekilliği döneminde salıverilmeleri gerekirken; Tuncay Özkan’ın, Mehmet Haberal’ın, Mustafa Balbay’ın tutuklulukları devam etti, hepsi aklandı. Eren Erdem, Parti Meclisi üyesiyken hapse atıldı. Hepsinden öte Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, Artvin’de terör saldırısına maruz kaldı, Çubuk’ta linç girişimi…Biz, bize yapılan saldırılardan dolayı bir milim bile geri adım atmayacağız.

Biz 31 Mart seçimlerinde iktidara İstanbul’da o kadar büyük bir hasar verdik ki onlara o kadar büyük bir darbe vurduk ki bunun intikamını almak için bunun acısıyla hala uğraşıyoruz. Önce 31 Mart seçimine ‘Çaldılar’ dediler, seçmenin evine kadar girdiler. 6 Mayıs’ta yargıya verilen talimatın sonucunda yargının vermiş olduğu kararla iptal ettiler.

“TÜRKİYE’DE YARGININ BAĞIMSIZ OLDUĞUNU HERHALDE SADECE SARAYDA YAŞAYANLAR İNANIYOR”

İstanbul seçimlerinin kazanılmasında öne çıkan iki kişiden biri olan İstanbul İl Başkanımız Canan Kaftancıoğlu’na dava açtılar. Yargılandı, ceza verdiler, siyasi yasak kondu. Ama biz biliyoruz ki bu mücadele bedel ödemeyi gerektiren bir mücadele. Bu mücadele iktidara giderken kolay olmayacak. Ekrem İmamoğlu’na dava açtılar. Tarihe ‘ahmak’ davası diye geçecek. Muhtemelen hukuk fakültelerinde ‘hukuki süreçler nasıl yürümez, adaletsizlik nasıl bir adaletsizliktir’ başlığına örnek olacak. Şimdi Ekrem İmamoğlu’nu mahkum ettiler. Ne diyorlar; ‘Türkiye’de yargı bağımsız. İstinaf süreci var, Yargıtay süreci var’ diyorlar. Türkiye’de yargının bağımsız olduğunu herhalde sadece sarayda yaşayanlar inanıyor.

“BU ÜLKEYE YARGI ÜZERİNDEN BU KÖTÜLÜKLERİ YAPANLARI YARGIYA HAVALE EDECEĞİZ AMA O TALİMATLA ÇALIŞAN YARGI OLMAYACAK”

Biz bu ülkenin güzel insanlarını seviyoruz, insanları ayırmıyoruz. Hangi partiye oy verirse versinler, sonuçta hepsi bu ülkenin güzel insanları ama biz herkesi kucaklayacağız, herkese aynı gözle bakacağız, kendi iktidarımızda kimseyi ötekileştirmeyeceğiz ama hırsıza hırsız diyeceğiz hesabını soracağız. Bu ülkeye yargı üzerinden bu kötülükleri yapanları yargıya havale edeceğiz ama o talimatla çalışan bir yargı olmayacak.

“EĞER SİZ MAFYANIN BİR PARÇASIYSANIZ KESİN O FOTOĞRAF ALBÜMÜNDE ONUNLA BİR FOTOĞRAFINIZ VARDIR”

Bu ülkenin bir İçişleri Bakanı var, Süleyman Soylu diyorlar, ona İçişleri Bakanı diyor. Süleyman Soylu’nun geniş bir fotoğraf albümü var. Eğer siz mafyanın bir parçasıysanız kesin o fotoğraf albümünde onunla bir fotoğrafınız vardır. Ama eğer sen Darıca’da, Çayırova’da kendi helal kazancıyla yetişen bir vatandaşsan senin bu albümde yerin yoktur, Süleyman Soylu seninle fotoğraf çektirmez. Onun için onun o geniş fotoğraf albümünden dolayı her mafya babasıyla, uyuşturucu babasıyla olan fotoğrafından dolayı biz fotoroman Süleyman diyoruz.”