CHP'li değilim, hiç bir zaman da olmadım...
Ama olup bitenleri gören, anlayan biriyim!

Daha önce yazdım…

Hiç bir CHP’li bu adaylara oy vermez!

“Kim yaptı bu listeleri” dedim!

Ve haliyle sizler gibi ben de aynı tepkiyi gösterdim!

Ama meğer listeleri siz yapmışsınız!

Nereden bileydim!

***

Evet!

CHP’nin bugün burun kıvırdığınız aday listeleri sizin eseriniz!

Hani, adayları görünce size,

“Cumhurbaşkanlığında Kemal Kılıçdaroğlu’na tamam…

Ama ben bu CHP listesine oy vermem!

Oyumu TİP’e vereceğim” dedirten!

Ki, çok haklısınız!

Ama gözünüzden kaçan bir şey var!

Gerçi sizden bir şey kaçmaz ya!

“Sizden saklamaya çalıştıkları şeyler var” diyelim!

***

Türkiye’nin bu ucube tek adam diktatörlüğünden kurtulması gerektiğini söyleyen siz değil misiniz?

Soğanı 30 lira, doları-mazotu 20 lira yapan…

Paramızı pula çeviren,

Mutfakta yangın çıkaran…

21 yıldır size bağırıp çağıran, “sürtük” diyen, kaç çocuk yapacağınıza karar veren…

Deprem felaketinde Türkiye yıkılırken,

Üç gün boyunca ortada görünmeyen,

Tek adam talimat vermeden yangınları bile söndürmeyen,

Bu ucube rejimden kurtulmak isteyen siz değil misiniz?

***

Bunun için kurulan 6’lı masayı alkışlayan siz…

Altılı masanın kurmaylarından Meral Akşener masadan kalkınca çılgına dönen, umutları sönen…

Meral hanımı masaya geri döndüren siz,

Sizin tepkiniz…

Bütün umudunu, ülkenin geleceğini altı masaya bağlayan sizsiniz!

***

İyi de

Bugün “oy verin” diye önünüze sürülen,

CHP listeleri,

Tıpatıp altılı masanın kendisi!

Siz, 14 Mayıs’ta aday listesindeki o isimlere değil, altılı masaya, o masada alınan mutabakat metinlerine ve Türkiye’nin, çocuklarınızın geleceğine oy vereceksiniz!

***

Dahası,

Bu bir seçim değil…

Bu bir referandum!

Bu bir fırsat!

Ya güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçeceğiz…

Ya da bu deli gömleği giydirilmiş tek adam rejimine devam edeceğiz!

Karar sizin!

***

Ancak bunun için,

listedeki isimlere bakmadan,

duygusal davranmadan, “Bu adam burada ne arıyor, buna oy vermem” demeden,

oylarınızı bölmeden altılı masaya oy vermelisiniz!

Bunun dışında kullandığınız bütün oylar,

İster TİP’e ister İP’e, kime verirseniz verin, Millet İttifakına verilmeyen her oy

uygulanan bu seçim sistemi yüzünden çöpe bile gitmiyor!

“21 yıl sonra belki değişir, Türkiye rahat bir nefes alır” diye umutlandığınız mevcut iktidar partisinin hanesine yazılıyor!

Bunu böyle bilin!

***

Ayrıca,

CHP Listelerinde yer alan,

Demokrat Parti, Deva, Gelecek ve Refah Partisinden adaylar…

İttifak gereği ve ülkenin kurtuluşu için ehveni şer dedikleri CHP listesindeler…

Ya onlara oy verecek olan seçmenler,

Milliyetçi, muhafazakar, mütedeyyin insanlar…

Yıllardır karşı çıktıkları, hatta nefret ettikleri altı okun üstüne mühür basmak zorundalar!

Size kolay geliyor?

Oysa onlar için hiç de kolay değil!

Ancak söz konusu vatansa, duygusallığa yer yok!

Onlar da bunun bir referandum olduğunu, o seçimin bu seçim olmadığını bilerek oy kullanacaklar...

***

Öte yandan,

Kendi gönlünüzdeki adaylara oy vereceğiniz seçimler de elbet gelecektir,

İnanın o günler de çok uzak değil…

Benim çok net tahminlerim var!

Ama adaylara bakarak, gönlünüzden geçen isimlere oy vermeniz gereken o seçim kesinlikle bu seçim değil!

Önce ülkeyi normale döndürelim!

Yoksa görüp göreceğiniz bu son seçim!

Aksi takdirde bundan sonraki seçimler sadece bazı ülkelerde olduğu gibi formaliteden ibaret olacak!

Buna pek çok örnek verilebilir! İktidar partileri yüzde 80 civarında oy alır ve sürekli iktidarda kalır!

Bilemiyoruz artık kerameti nedir?

***

Bir şey daha var,

Mesela,

14 Mayıs’ta

Yapılanın adı “Genel Seçim” değil de “Referandum” olsa!

Ve size sorsalar;

-          Güçlendirilmiş parlamenter sistem mi?

Yoksa şimdiki,

-          Cumhurbaşkanlığı Başkanlık sistemi mi?

Deseler…

Yüzde 70’le seçimi kaybedecekler!

Bunu çok iyi biliyorlar!

Ama yaptıkları hokkabazlıklar sayesinde şu an neredeyse el ele baş başalar!

***

Demem şu ki;

Kafanızı karıştırmak için ellerinden geleni yapıyorlar, yapacaklar!

Size, “Sıradan bir seçime gidiyoruz, adaylara bakıp oy verin” diyorlar…

Oysa bu koskoca bir yalan! Oyuna gelmeyin!

Bu oyunu bozmak için,

Gidin sandık başına,

Bakmayın listede kim olduğuna…

Altılı masanın adaylarının yer aldığı bölüme gözünüzü kapatıp oy verin…

İki arada bir derede kalmayın sakın, ya da mevcuttakine de oy verecekseniz,

O tercih de sizin!

***

Cumhurbaşkanı olarak da iki kişi yarışacak...

Ama ortada dört isim var… İkisi tavşan aday!

Tavşanların kim olduğunu, seçimin iki kişi arasında geçeceğini bütün dünya biliyor…

Orada da amaç aynı; kafaları karıştırmak!

Ki, bazen gerçekten özellikle de gençlerin kafası karışabiliyor!

Kafası karışan kesim genellikle M’arem İnce’nin bu halkı bir gecede nasıl sattığını bilmeyen gençlerden oluşuyor!

Hani “15 yaşın altındakiler oy kullansa kesin kazanırım!” diyor ya…

Vallahi doğrudur!

Çünkü gençler, o geceyi bilmiyor!

***

Daha sandıklar sayılmadan, bilmem kaç yıldızlı otelde viskiyi fazla kaçırıp uyandığında

“Adam kazandı” diye havlu atıp halkını satan adam!

Yine karşımızda ve yine aynı tavşan!

Kaç havuca gittiği ise şimdilik bilinmiyor!

***

Dediğim gibi...

Bu bir referandum…

M’arem İnce!

S.Oğan…

Falan, filan…

Hepsi yalan!

Önünüzde sadece iki seçenek var!

Ya Demokrasi, Cumhuriyet…

Eşiklik, özgürlük,

Hak, Hukuk, Adalet…

Ya da Türkiye’yi Araplaştıran,

Ortadoğu’ya çeviren bu garabet sisteme devam!

Karar sizin!