Haber: Nurettin Aldemir

Aile hekimleri yurt genelinde özlük haklarının karşılanması talebiyle iş bırakma eylemi gerçekleştirdi. Taleplerini yineleyen aile hekimleri, "Taleplerimiz gerçekleşmezse daha etkili eylemler yapacağız. Haklarımızı alana kadar mücadeleye devam edeceğiz. Kararlıyız" dedi.

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Eskişehir Şubesi de, Aile Sağlık Merkezlerindeki (ASM) 17-18 Şubat tarihlerindeki iş bırakma eylemi ile ilgili açıklamada bulundu.

Açıklamayı SES Eskişehir Şubesi Eş Başkanı Birtürk Özkavak yaptı.

ses1

"YA TALEPLER KABUL EDİLECEK YA DA EYLEMLER ARTARAK DEVAM EDECEK"

İktidarın taleplere kulak tıkadığına dikkat çeken Özkavak, şu ifadeleri kullandı:

“Son yıllarda giderek artan sorunlar, ekonomik ve sosyal buhran, artan pahalılık düşük ücretler sağlık emekçilerini canından bezdirdi. Aylardır son derece naif bir şekilde taleplerini dile getirdiler. Fakat iktidar bu taleplere kör sağır tavrını sürdürüyor. Yandaşı sendikalar eliyle çalışanları oyalamaktan beklentiye sokmaktan başka bir şey yapmıyor.

Ancak tüm emekçiler için olduğu gibi sağlık ve sosyal hizmet emekçileri içinde ülke yangın yeri. Üstelik başka devasa sorunlarda birikmiş durumda. Artık dayanacak gücü kalmayan emekçiler için tek çıkar yol üretimden gelen gücünü göstermekti yüzden ASM’lerde çalışan binlerce sağlık emekçisi dünden itibaren ile 2 gün süreyle iş bırakma kararı almıştı. Ülkemizde çok büyük oranda katılım sağlanan iş bırakmanın bugün ikinci günü. Hatta birçok hastanede iş bırakıldığı bilgileri de bize ulaştı.

Eskişehir halkının bu eylem süresince bizlere gösterdiği destek takdire şayandır. Eskişehir halkının taleplerimizi desteklediğini biran önce çözülmesini istediğini biliyoruz. Çünkü taleplerimiz ortak. Biz halkımızın daha sağlıklı koşullarda sağlık hizmeti almasını, ücretsiz nitelikli ulaşılabilir bir hizmet almasını istiyoruz. Randevu almak için günlerce beklememesini, eczane eczane ilaç aramamasını, aşıya ve tüm koruyucu sağlık tedbirlerine ücretsiz ulaşmasını istiyoruz. Bugün eylemimizin 2. günü. Bugünde desteklerini bekliyoruz. Elbette yarında. Hep birlikte halkçı bir sağlık sistemi kurana kadar destek bekliyoruz.”

“SORUNLARIN TEMELİNDE ÖZELLEŞTİRME VAR”

Sorunların temelinde sağlık sisteminin özelleştirilmesinin geldiğini ifade eden Birtürk Özkavak, şu ifadeleri kullandı:

“Bu gün basın açıklaması yapmak için burasını seçtik. Burayı seçtik. Çünkü buradaki -şu an yıkılmış olan-bina çok uzun yıllardır çeşitli sağlı kurumları olarak Eskişehir halkına hizmet etti. En son olarak ta ASM olarak hizmet veriyordu. Ancak bu tarihi bina ‘depreme dayanıksız olduğu gerekçesiyle’ (onarılıp korumak yerine) birkaç yıl önce yıkıldı. Şimdi gördüğünüz gibi bir otoparka dönüştürülmüş kaderini bekliyor. Bu örneği vermemizin nedeni siyasi iktidar sağlık sorunlarını çözmek birinci basamağı geliştirmek iyi bir hizmet vermek derdinde değil. Tam tersine piyasaya bırakılmış, bir nevi özelleştirilmiş bir sağlık sistemi yaratıyor. Bugünkü sorunların temeli bu yaklaşımdır. Aile Hekimliği sistemi geldiğimiz noktada bütün sağlık sistemiyle beraber bir kangren haline dönüşmüştür. Sağlık hizmetlerinin parçalanması, bilimsel yaklaşımlardan uzaklaşılarak keyfi ve günübirlik uygulamalara gidilmesi sistemi yıkıma doğru götürmüştür, götürmektedir. Özellikle pandemi sürecinin yanlış ve bilim dışı uygulamalarıyla ekonomik krizin etkisiyle ve çıkarılan son ceza yönetmeliği ile sorunlar ayyuka çıkmıştır.

Çalışanlar mutsuzdur. Pahalılık yoksulluk artan şiddet angaryalar mobbing derecesine varan baskılar çalışanları bezdirmiştir. Çalışanların reel gelirleri düşmüş, maaşlara yapılan sözde artışlar yetmemiştir. Çalışma koşulları ağırlaşmıştır.

İğneden ipliğe her şeyin zamlanması sağlık hizmeti sunumunu da çok olumsuz etkilemiştir. Buhranın derinleşmesi ASM giderlerinin olağanüstü artması büyük sıkıntılar yaratmaktadır. Kira giderleri,  sarf malzemesi giderleri, elektrik, doğalgaz, su, temizlik giderleri, personel giderleri ve onlarca kalem gider sürekli artmaktadır. Cari gider ödemelerine yapılan gerçekçi olmayan artışlar masrafları karşılamaktan çok uzaktadır.

Ekonomik sorunların yanı sıra tüm sağlık kurumlarında ve yanı sıra ASM’lerde devasa sorunlar birikmiştir. Ancak ne yazık ki hükümet sorunları çözmek yerine çalışanları cezalandıracak, daha da güvencesiz bırakacak uygulamalar getirmektedir. Sistemle ilgili yapısal sorunların tüm boyutlarıyla yeniden gözden geçirilmesi gerekmektedir. Halkın sorunlarını önceleyen kamusal ve koruyucu hekimliği önceleyen bir sağlık sistemine her zamankinden daha çok ihtiyacımız vardır.”

“İNSANCA YAŞAYACAK TEMEL ÜCRETLER İSTİYORUZ”

Aile hekimlerinin talepleri ise şöyle sıralandı:

“Günlerdir dile getirdiğimiz taleplerimizi eylemlerimizin 2. Gününde bir kez daha dile getirmek isteriz

1.Bütün birinci basamak çalışanlarına insanca yaşayacak emekliliğe yansıyacak temel ücretler istiyoruz. Mobbinge keyfiyete yandaş sendika baskısına kuralsız ve güvencesiz çalışmaya antidemokratik uygulamalara, sağlıksız çalışma ortamlarına son verilmesini istiyoruz.

2.Cezalandırma yönetmeliği geri çekilmelidir. ASM’lerin çalışması performans kriterlerine göre değil bilimsel ve halkın sağlık ihtiyaçlarına göre olmalıdır.

3.ASM binaları kamusal olarak belli standartlarda bölgesel planlamalar ile yapılmalıdır. Tüm donanımı kamusal kaynaklarla yapılmalı her türlü iç donanımı sağlanmalıdır. Yeni açılacak bölgelerde çalışanların ücretlendirmesi reel koşullara göre hesaplanarak derece kademelerine göre uygun maaş almaları sağlanarak mağduriyetleri engellenmelidir.

4.Bu günlerde en önemli sorunlardan biri Cari Gider Ödemeleridir. Zamlar karşısında eriyen ve hizmet sunumunu olumsuz etkileyen Cari gider ödemeleri gerçek enflasyon oranında artırılmamıştır. Çok ivedi şekilde en az iki katına çıkarılmalıdır. Gerçek enflasyon oranında sürekli güncellenmelidir. Uzun vadede tüm giderler kamu tarafından karşılanmalı birinci basamak hizmetleri desteklenmelidir.

5.Giderek artan şiddet olaylarına karşı etkili caydırıcı bir şiddet yasası istiyoruz.

6.Tüm ASM’lerde sözleşmeli olarak çalıştırılan personel kadrolu güvenceli olmalıdır. Bu sağlanana kadar tüm çalışanların ücretleri devlet tarafından karşılanmalıdır.

Son olarak da 'eylem yapacağız iş bırakacağız' diye karar alan ancak üyeleriyle, çalışanlarla zerre iletişim içine girmeyen, tüm sağlık ve sosyal hizmet emekçileri pahalılık ve zamlar altında ezilirken, ortalarda hiç görünmeyen, sesi çıkmayan sözde yetkili sendikalara sesleniyoruz. Sahi siz neredesiniz? Bir sendika böyle günlerde çalışanlarla yan yana olmazsa ne işe yarar? Aslında biz sizin tek işinizin çalışanları satmak oyalamak ve maniple etmek olduğunu biliyoruz. Ve emin olun çalışanlarda artık bunu biliyor ve gerçek mücadeleci sendikanın yani SES'in yanında saf tutuyor.

Bir kez daha ifade ediyoruz. Taleplerimiz gerçekleşmezse daha etkili eylemler yapacağız. Haklarımızı alana kadar mücadeleye devam edeceğiz. Kararlıyız.”