Ege ve Akdeniz’de yangınlar, Karadeniz’de ise seller yurttaşları evsiz bıraktı. Evi, işyeri, ahırı yangın ve sel felaketlerinin ardından zarar gören afet mağdurları ne olacağından bir haber.

Öte yandan yurttaşlar, iktidarın afetlerden ders çıkarmadığını ve evleri dere yataklarına kurmak istediklerini söylüyor.

Birgün'den Yaren Çolak'ın haberine göre; Sinop’un Ayancık ilçesindeki Babaçay köyünde 41 ev selden yıkıldı.

Köy sakini Serkan Şen, söz konusu evlerin yerine yapılacak binalar için belirsizlik olduğunu söyledi: “Aradan 14 gün geçti, hâlâ hiçbir yetkili gelip bizimle konuşmadı. Ne olacak bilmiyoruz. Muhtarın dediğine göre site yapılacakmış ancak yetkili kimseden açıklama yok. Köy yerinde köylünün tavuğu, ahırı, bahçesi olur. Orada site gibi bir şey yaptığında köylü olmuyoruz ki.”

TOKİ MAĞDURİYETE DEĞİL TAPUYA BAKIYOR

Babaçay Köyü’nde inşaatın TOKİ eliyle gerçekleşeceğini ancak köylünün mağdur edilmek istendiğini belirten Şen, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ben zaten evimi yeni yapmıştım, hâlâ kredisini ödüyorum. Şimdi TOKİ’nin yapacağı sitenin maliyetini nasıl ödeyeyim? Ayrıca biz babamla altlı üstlü oturuyorduk. Ancak tapumuz tek. Bize böyle de bir mağduriyet yaşatacakları söyleniyor. Köyde hemen hemen tüm evler böyle ancak bizim mağduriyetimize değil tapuya bakıyorlar.”

YİNE AYNI YERE BİNA

Daha öncede bölgede sel felaketi yaşandığına dikkat çeken Şen, evlerin yine dere yatağına yapılmak istendiğini kaydetti: “3-4 defa afet görmüş yerde tekrar ev yapılmak isteniyor. Ne kadar set yapsak olmaz. Selin önünde set durmaz. Konteynerleri de oraya koydular. Hepimizi toplayıp taleplerimizi dinleyip, yapmalıydılar. Ancak sesimiz duyulmuyor. Köyün neredeyse yüzde 80’i orada yaşamak istemiyor. Afet bölgesine tekrar ev yapılmak istenmesi nasıl bir şey ben bunu kabul etmiyorum.”

Muğla’nın Marmaris ilçesine bağlı Osmaniye köyünün sakini Selahattin Aydın’ın evi, orman yangınları sonucu kül oldu. Yangının üzerinden bir ay geçtiğini belirten Aydın, evlerine ne olacağına dair bilgi verilmediğini dile getirdi: “’Yapılacak evlerin yüzde 60’nı devlet, yüzde 40’ını da biz ödeyeceğiz’ deniyor. Ben nasıl ödeyeyim? Evim, kovanlarım, çamlarımız yandı. TOKİ’den kimse gelip bana bir öneri sunmadı.”

ÖNCE İMZA ŞARTI

Antalya Manavgat'ta yaşayan Avukat Umut Çiftçi, AFAD ekiplerinin yangından zarar gören yurttaşlara inşaat yapım maliyetlerinin yazılmadığı, rakam ve içerikleri doldurulmamış 'Talep ve Taahhütname' ile 'Afet Borçlandırma Senedi' adlı evrakları imzalatmak istediğini öne sürdü. Halk TV’den İsmail Saymaz’ın haberine göre, Çiftçi, "Vatandaş kaç lira ödeyeceğini sorduğunda 'Daha belli değil' deniyor. Vatandaş rakam yazılmamış borçlandırma senetlerine imza atması için iknaya çalışılıyor. İki ay içerisinde imza atmazlarsa hiçbir şeyden yararlanamayacakları ve evlerinin yapılmayacağı söyleniyor" dedi.