Ege'de Son Söz'ün sorularını yanıtlayan Perinçek, MHP ile ilgili, "MHP ile dış ve güvenlik politikalarında neredeyse yüzde 100'e yakın düşünüyoruz. Çok doğru ve cesurca bunu yapıyorlar. AKP'den daha tutarlı ve kararlı yanları var. Biz bundan çok büyük bir sevinç duyuyoruz" diyen Perinçek, "Türkiye'nin 15 Temmuz'da NATO'dan çıktığını" da savundu.

Perinçek, "Peki Bahçeli artık yoldaşınız mı" sorusuna şu yanıtı verdi: "Yunus Emre'nin ve Hacı Bektaşi Veli'nin Türkçesi ile söylersem yoldaş. Stalin'in, Lenin'in tabiri ile söylerseniz yoldaş değil. Yoldaş kavramını çok severim, çok güzel bir kavram. Ama o bizim sosyalizm çıkmadan en eski dilimizde var. Divan-ı Lügat-ı Türk'te de var yani..."

"SADAT ABARTILI"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun seçim güvenliği hakkında dikkatleri çevirdiği SADAT konusunda, "Millet İttifakı'nın paramiliter gruplar iddiası, SADAT ile ilgili aldıkları tavırlar var. Bunu nasıl görüyorsunuz" sorusuna şu yanıtı verdi: "Bunlar çok abartı. Burada Tayyip Erdoğan'ı devirmek için gerektiğinde silah kullanma gibi ABD projeleri de var. Bunu sahnelerken karşı tarafın da silahsız olması öngörülüyor. Karşı taraf 'bunlar silahlanıyor' diye görüyor. AKP kendi gençlerini silahlandırıyor gibi söylemler var. Bunlar gerçekçi değil. Ama şu abartı değil. ABD, Türkiye'yi zayıf görürse Ege'de ve Akdeniz'den Yunanistan ile İsrail'i kullanarak kendi 6. Filo'sunu da devreye sokarak bir silahlı güç kullanma ihtimali abartı değil, gerçek. Adamlar silahları yığıyorlar. Erdoğan son olarak restleri çekti. Bunu görmemiz lazım."

"DEMİREL KAMUCUYDU"

Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Bahçeli hakkında "Yunus Emre'nin ve Hacı Bektaşi Veli'nin Türkçesi ile söylersem yoldaş" dedi. Perinçek, Süleyman Demirel'in Turgut Özal'a hazırlattığı, ancak 12 Eylül 1980 darbesinden sonra uygulanabilen neoliberal ekonomi politikalarını eleştirerek bu kararların mimarı olan Süleyman Demirel'in ise "kamucu" olduğunu savundu.

"1980'e kadar Türkiye ekonomi programı Atatürk'ün çizgisinde gitti. 24 Ocak kararlarına kadar" diyen Perinçek, "Türkiye 1945'ten sonra Atlantik sistemine bağlandı, ama hala gümrükler vardı, ithal ikamesi politikaları uygulanıyordu. Demirel kamu iktisadi teşebbüsleri açıyordu. İplik, şeker fabrikası açıyordu. Demirel de AP de kamucuydu. Yaptıklarına bakılırsa durum böyle" ifadelerini kullandı.