KENT HAKKI

Kadıköy'ün en eski eczacısı yaşamını yitirdi: Eczanesi yaşayan müze gibiydi

Kadıköy, önemli bir değerini daha yitirdi. Tarihi dokusu ve kendine özgü kokusuyla ziyaretçilerini büyüleyen Yeni Moda Eczanesi’nin sahibi Melih Ziya Sezer, 90 yaşında hayata gözlerini yumdu.

Abone Ol

İstanbul'da Kadıköy’ün en eski eczanesi Yeni Moda Eczanesi’nde 65 yılı aşkın süredir eczacılık yapan Melih Ziya Sezer, dün yaşamını yitirdi ve sonsuzluğa uğurlandı. 2 Eylül 1932 Birecik doğumlu Sezer, 5 yaşından beri Moda’da yaşıyordu. 

Mart ayından beri kalp yetmezliğinden tedavi gören ve eczanesi kapalı olan Sezer Kadıköy’ün tanınmış ve sevilen simalarından biriydi. Kadıköylüler semtin tarihinde olduğu kadar ulusal ölçekte de bir değer haline gelmiş olan Melih Ziya Sezer’e veda etti.

Babadan oğula üç kuşaktır eczacı bir ailenin ikinci kuşak temsilcisi olan Sezer, 1902’den beri faaliyet gösteren Yeni Moda Eczanesi’nin sorumluluğunu 1943 yılında babasının ölümünün ardından üstlenerek eczacılık mesleğini seçti. Melih Ziya Sezer, okulunu okurken de Yeni Moda Eczanesi’nin başına geçti.

YAŞAYAN MÜZE

1902 yılında Faik İskender Göksel tarafından kurulan Moda Eczanesi başlangıçta Eczane-i Saadet adıyla Kızıltoprak'ta faaliyete geçmişti. 1928'de eczane Moda'ya taşınan ve harf devrimiyle birlikte "Moda Eczanesi” adını alan eczane, 1937 yılında Melih Ziya Sezer’in babası tarafından satın alındı ve adının başına "Yeni" eklendi.

Yeni Moda Eczanesi, Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerine, Cumhuriyet'in kuruluşuna tanıklık eden çehresini korurken ahşap mobilyaları, eski ve kullanımda olan ilaç şişeleri ve içeriye girdiğinizde sizi karşılayan klasik müzik kasetleriyle canlı bir müze atmosferindeydi. Büyük bir titizlik ve bilgelikle üretimini sürdüren Melih Bey sayesinde, gerçekten fonksiyonlarıyla da yaşayan bir tarih özelliği gösteriyordu. İlaç imalatı için kendi laboratuvarı olan sayılı eczanelerden biriydi.

İstanbul’un en eski ikinci eczanesi olarak bilinen ve mart ayında Melih Bey hastalandığından beri kapalı durumda olan eczanenin kaderine oğlu Demir Sezer’in karar vereceği belirtiliyor. Ancak Kadıköylüler uygun formüller üretilerek bu tarihi değerin korunmasını istiyor.

"DOKTORUN HATASINI ECZACI, ECZACININ HATASINI MEZARCI TEMİZLER"

Mesleki titizliğini “Doktorun hatasını eczacı, eczacınınkini mezarcı temizler” sözleriyle vurgulayan Sezer, piyasalaşmanın görünmez elinin sektörü getirdiği yerin canlı tanığıydı.

Eczacılığın ticari tarafının yanında bir sanat tarafının olduğunu da vurgulayan ve buna yaslanarak mesleğini yapmakta direnen Melih Bey, bir müze niteliğine sahip eczanesinde majistral yapımını sürdürüyordu. “Majistral yapımının azalması, eczacılığa zarar verir mi?” sorusuna da “Veriyor tabi, eczacılık hem ticaret, ama daha çok sanat. Sanatı nerede, yaptığı majistrallerde” yanıtını veriyordu.

Ve ticari tarafına meydan okurcasına mesleğinin doğrularını savunmaktan da geri durmuyordu:

“Bazı hastalıklar hariç, onlara kullanmak lazım ama ne kadar az ilaç, o kadar sağlık. Benim inancım…”

AYNI ZAMANDA ŞAİRDİ

Eczacılık mesleğinin yanında şiirleriyle de tanınan Melih Ziya Sezer’in "Üç Yeşil Zeytin", "Pepe", "Bütün Şiirler", "Geçip Giderken" ve "Ve" adında 5 adet şiir kitabı bulunuyor.