Muğla’nın Milas ilçesine bağlı Akbelen’de zeytin ağaçlarının sökümüne başlanması ve buna karşı çıkan köylülerin gözaltına alınması tepkilere yol açtı.
İzmir Barosu, yaşanan sürece ilişkin yaptığı açıklamada, “Zeytin ağaçlarını savunan köylülerin susturulmaya çalışılması, yaşanan doğa kıyımına bir de hukuk dışı baskı eklemiştir. Anayasa’nın 56. ve 169. maddeleri ile 3573 sayılı Zeytincilik Yasası hiçe sayılarak yapılan bu yok ediş suçtur” ifadelerini kullandı.
Sabah saatlerinde güvenlik güçlerinin yoğun şekilde sevk edildiği bölgede, zeytin ağaçlarının kesimine karşı çıkan İkizköy Muhtarı Nejla Işık ile birlikte üç köylü gözaltına alındı.
Zeytinliklerin madencilik faaliyetlerine açılmasına imkan tanıyan yasa düzenlemesine karşı tepkiler ülke genelinde sürerken, İzmir Barosu doğa tahribatına karşı hukuki mücadelenin süreceğini duyurdu.
İzmir Barosu’ndan yaşananlara ilişkin yapılan yazılı açıklamada, Zeytincilik Yasası'na işaret edilerek, yapılan işlemin suç teşkil ettiği belirtildi.
Baro tarafından yapılan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Akbelen direnişinin sembol ismi Zehra Nine’nin ölümünün ertesi günü, şafak vakti jandarma eşliğinde Akbelen’e girilerek zeytin ağaçları kökünden kesilmeye başlanmıştır. Bu vahim müdahale, yalnızca doğaya değil, hukuka ve toplumsal vicdana da yapılmış ağır bir saldırıdır. Üstelik bugün yapılan işlem, zeytin ağaçlarının sökülüp yeniden dikilmesine uygun olmayan bir dönemde gerçekleştirilmiş, böylece 'yeniden dikeceğiz' söyleminin bir yalandan ibaret olduğu bir kez daha ortaya çıkmıştır. Mahkeme süreci beklenmeden, köylünün ve halkın iradesi hiçe sayılarak gerçekleştirilen bu katliam, doğa, hukuk ve vicdan katliamıdır. Zehra Nine’nin mirasına, köylülerin iradesine ve toplumun geleceğine yönelmiş bu saldırı asla kabul edilemez.
“YAŞANAN DOĞA KIYIMINA BİR DE HUKUK DIŞI BASKI EKLEMİŞTİR”
Üstelik Akbelen’de yaşanan bu hukuksuzluk sırasında Milas Jandarma Komutanlığı tarafından Nejla Işık, Halil Şallı, Seçil Şallı ve Serpil Şallı gözaltına alınmıştır. Zeytin ağaçlarını savunan köylülerin susturulmaya çalışılması, yaşanan doğa kıyımına bir de hukuk dışı baskı eklemiştir.
Zeytin, bu toprakların bereketi ve yaşam kaynağıdır. Onu yok etmek; köylünün ekmeğini, halkın geleceğini yok etmektir. İzmir Barosu olarak altını çiziyoruz: Anayasa’nın 56. ve 169. maddeleri ile 3573 sayılı Zeytincilik Yasası hiçe sayılarak yapılan bu yok ediş, suçtur. Doğaya, köylünün iradesine ve hukuka yönelen bu saldırının karşısında durmaya; hem yargı önünde hem kamuoyu nezdinde mücadele etmeye devam edeceğiz."
Baro tarafından yapılan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Akbelen direnişinin sembol ismi Zehra Nine’nin ölümünün ertesi günü, şafak vakti jandarma eşliğinde Akbelen’e girilerek zeytin ağaçları kökünden kesilmeye başlanmıştır. Bu vahim müdahale, yalnızca doğaya değil, hukuka ve toplumsal vicdana da yapılmış ağır bir saldırıdır. Üstelik bugün yapılan işlem, zeytin ağaçlarının sökülüp yeniden dikilmesine uygun olmayan bir dönemde gerçekleştirilmiş, böylece 'yeniden dikeceğiz' söyleminin bir yalandan ibaret olduğu bir kez daha ortaya çıkmıştır. Mahkeme süreci beklenmeden, köylünün ve halkın iradesi hiçe sayılarak gerçekleştirilen bu katliam, doğa, hukuk ve vicdan katliamıdır. Zehra Nine’nin mirasına, köylülerin iradesine ve toplumun geleceğine yönelmiş bu saldırı asla kabul edilemez.
“YAŞANAN DOĞA KIYIMINA BİR DE HUKUK DIŞI BASKI EKLEMİŞTİR”
Üstelik Akbelen’de yaşanan bu hukuksuzluk sırasında Milas Jandarma Komutanlığı tarafından Nejla Işık, Halil Şallı, Seçil Şallı ve Serpil Şallı gözaltına alınmıştır. Zeytin ağaçlarını savunan köylülerin susturulmaya çalışılması, yaşanan doğa kıyımına bir de hukuk dışı baskı eklemiştir.
Zeytin, bu toprakların bereketi ve yaşam kaynağıdır. Onu yok etmek; köylünün ekmeğini, halkın geleceğini yok etmektir. İzmir Barosu olarak altını çiziyoruz: Anayasa’nın 56. ve 169. maddeleri ile 3573 sayılı Zeytincilik Yasası hiçe sayılarak yapılan bu yok ediş, suçtur. Doğaya, köylünün iradesine ve hukuka yönelen bu saldırının karşısında durmaya; hem yargı önünde hem kamuoyu nezdinde mücadele etmeye devam edeceğiz."