Mezopotamya Ajansı’nda yer alan habere göre, İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi, Dicle Nehri’nin yatağında barındırdığı risklerden kaynaklı kurulmasına karşı çıkılan 4 bin 200 hanelik “Çadır Kent”in yerinin değiştirilmesi talebiyle Diyarbakır Valiliğine başvurdu. Eleştirilere rağmen çalışmaları devam eden çadır kentin, yaşam ve sağlık hakkı başta olmak üzere çeşitli hak ihlallerine yol açabileceği ve yeni mağduriyetler ile travmalara neden olacağını belirten İHD, yaptığı yazılı açıklamada İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü’ne iptal başvurusunda bulunulduğunu belirtti.

İHD’nin basına yansıyan bilgiler üzerine konu ile alakalı araştırma, keşif ve gözlem çalışması yapıldığının belirtildiği açıklamada, çadır kentin kurulduğu alanın Dicle Nehrinin hemen kenarında olmasından kaynaklı hayati derecede risk teşkil ettiği hatırlatıldı. Yerleşkenin değiştirilmesi konusunda Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Diyarbakır İl Koordinasyon ve Tabip Odası başta olmak üzere ilgili birçok meslek kuruluşu ve uzman tarafından yetkili birimlerin uyarılmasına rağmen herhangi bir değişikliğe gidilmeyerek ciddi felaketlere yol açabilecek bu karardan vazgeçmeye çağırdı.

Alanın barındırdığı risklerin sıralandığı açıklamada şöyle denildi:

“* Alan 2011 yılına kadar Büyükşehir Belediyesi tarafından hafriyat alanı olarak kullanılıp dolguyla yükseltildiği için asbest riski bulunmaktadır,

* Söz konusu yer nehir yatağı olduğu için sık sık sel taşkınına uğramaktadır,

* Dicle ve Kral Kızı Barajlarına ait kapakların kopması veya taşması halinde su yaklaşık 6 saatte çadır kent alanına varmış olacak ve insanların tahliyesi imkânsız olacaktır,

* Çadır Kent alanı özelikle kış aylarında yoğun sisli bir bölge olup vadi özelliği nedeniyle aşırı rüzgâr almakta olup kent merkezine göre hava sıcaklığı farkı bulunmaktadır,

* Çadır Kentin kurulduğu alanının sazlık bölge olması nedeniyle yaz aylarında sivrisinek ve haşere yoğunluğu fazla olmakta, bu özelliği nedeniyle başta sıtma olmak üzere birçok hastalığın insanlarda görülme olasılığı bulunmaktadır,

* Söz konusu alanda Mevsimsel yağış durum nedeniyle sık sık su taşkını yaşanacaktır,

* Çadır Kent Alanının kentten uzak olması nedeniyle sağlık, gıda, ulaşım gibi temel ihtiyaçların karşılanması zorlaşacak; ayrıca eğitim, iş ve sosyal yaşam konusunda sorunlar ortaya çıkacaktır,

* Söz konusu alan nehir yatağı olduğu için çadır kentte yaşayacak çocukların boğulma riski oluşacaktır.”