Dinç ailesinin avukatı Kemal Özdemir tarafından paylaşılan HSK toplantı tutanağında, hakimin, sanığı "tutuklanmasından 4 gün sonra tensip ile şüpheli ve haksız şekilde tahliye ederek yerleşik yargı uygulamalarına aykırı davrandığı" iddia edildiği ve bu nedenle oy birliğiyle inceleme kararı alındığı kaydedildi.

Baba Dinç: "38 Metre Sürüklendi, 50 Km Hızla mı Gitti?"

Kızını kaybeden baba Yunus Dinç, ilk duruşma sonrası yaptığı açıklamada, tahliye ve soruşturmadaki eksikliklere isyan etmişti:

"50 km ile giden bir araç 38 metre [sürüklenmesine] bir insanın nasıl sebep olabilir? Bizim isyanımız buna. Biz kızımızın adaletini istiyoruz, başka bir şey istemiyoruz."

Baba Dinç, olay yerindeki MOBESE kameralarının "çalışmıyor" denilmesini sorguladı: "İstanbul’un sahil yolunda 1,5 km içerisindeki 3 ayrı MOBESE kameralarının bir aracın şoför koltuğunu çekememesi ne demektir?"

Tehdit ve İftira İddiaları

Anne Özlem Dinç, aile olarak tehdit mesajları aldıklarını söyledi:

"Dün akşamdan itibaren tehdit mesajları almaya başladık aile olarak. Bizi kızımızın yanına gömeceklerini söyleyen tehdit mesajları aldık. Korkmuyorum, ben son nefesime kadar kızım için adalet çağrısında bulunacağım."

Aile, sanık tarafının "davayı kapatmamız için teklif ettikleri parayı kabul etmedik diye" kızlarının "intihar meyillisi" olduğu yönünde iftiralarla karşılarına dikildiğini de belirtti.