Özer, 30 Ekim 2024’te "örgüt üyeliği" suçlamasıyla tutuklanmış, bu dosyadan 14 Temmuz 2025'te tahliye kararı almasına rağmen, 20 Ocak 2025’te verilen ikinci tutuklama kararı nedeniyle cezaevinde kalmaya devam etmişti.
"Lehime Olan Sayıştay Raporları İddianameye Alınmadı"
Başkan Özer, ikinci iddianameye yönelik eleştirilerini şöyle sıraladı:
-
Delil Yokluğu: "İddianamede benim ihaleye fesat karıştırdığıma dair tek bir eylem, tek bir beyan, isnat ve somut delil yok. Olamaz, çünkü olmayan şeyin delili de olmaz."
-
Lehine Raporlar: Savcılığın talebiyle hazırlanan Sayıştay Uzmanı Denetçisi ve İçişleri Bakanlığı Baş Kontrolü raporlarında hakkında şüpheli olarak bile adının geçmediğini belirtti ve bu lehine raporların iddianameye alınmamasını eleştirdi.
-
Takipsizlik Kararı: Kendisi hakkındaki "rüşvet" iddiasından da takipsizlik kararı verildiğini kaydetti.
Özer, Türkiye’nin en iyi ceza hukuku profesörlerinin dahi, hukuksuz tutukluluğunun artık bir saat bile izah edilebilir bir yanının kalmadığını söylediğini aktardı. Özer, iddianamenin kabulü sonrasında hazırlanacak "Tensiple" tahliye edilmeyi beklediğini ve adaletin tecelli edeceğine olan inancının tam olduğunu belirtti.



