Siyaset Bilimci Doç. Dr. Derya Kömürcü, Yöneylem Sosyal Araştırmalar Merkezi tarafından 2021 yılı içinde gerçekleştirilen araştırmalardan yola çıkarak Türkiye siyasetine dair değerlendirmelerde bulundu.

"İKTİDAR HER HAMLESİYLE SİYASETSİZLİĞİN SİYASETİNİ ÖN PLANA ÇIKARIYOR"

Sosyal medya hesabı Twitter üzerinden değerlendirmelerini paylaşan Doç. Dr. Kömürcü, "Türkiye’de siyaset giderek daha dar bir alan hapsediliyor. İktidar her hamlesiyle siyasetsizliğin siyasetini ön plana çıkarırken, muhalefet bunu aşacak hamleleri yapmaya, yurttaşları siyasal aktörler haline getirmeye çekiniyor ya da yetersiz kalıyor" ifadelerine yer verdi.

"CUMHURBAŞKANLIĞI İÇİN MÜCADELE VERİLEN BİR SEÇİM OLACAK"

Doç. Dr. Kömürcü'nün değerlendirmelerinin tamamı şu şekilde:

"Türkiye’de siyaset giderek daha dar bir alan hapsediliyor. İktidar her hamlesiyle siyasetsizliğin siyasetini ön plana çıkarırken, muhalefet bunu aşacak hamleleri yapmaya, yurttaşları siyasal aktörler haline getirmeye çekiniyor ya da yetersiz kalıyor. Önümüzdeki seçim, partilerden çok liderlerin yarıştığı, Meclis çoğunluğundan çok, Cumhurbaşkanlığı için mücadele verilen bir seçim olacak. TBMM, partiler, milletvekilleri, bakanlar önemini yitirirken, lider öne çıkıyor. Ve bu durum, siyasetin alanını daha da daraltıyor.

Cumhurbaşkanlığına dair seçmen tercihlerinde Erdoğan % 30-35, muhalefet adayı % 50-55 aralığına yerleşmiş görünüyor. Muhalefetin adayının kim olacağına göre kararsızım ve oy kullanmayacağım diyenlerin oranında 5 puana yakın bir oynama gözlemleniyor.

Kasım 2021:

1-4

"AKP VE MHP'NİN OY ORANLARINDA FARK YARATAN BİR ERİME"

AKP ve MHP’nin oy oranlarında radikal olmayan, küçük ama istikrarlı ve biriktiğinde fark yaratan bir erime olduğu görülüyor. 2 istisna, felaketler sırasındaki kötü yönetim nedeniyle Ağustos ve Türk lirasındaki değer kaybı nedeniyle Aralık’taki 3 puana yakın oy kayıpları oldu.

2-2

"CHP'NİN İLK KEZ OY KULLANACAK GENÇ SEÇMEN KİTLESİNDE DİKKAT ÇEKİCİ BİR ARTIŞ VAR"

Sıklıkla dile getirilen, iktidarın oy kaybettiği ama muhalefetin oylarının artmadığı iddiası gerçek değil. İktidarın kaybettiği miktarda olmasa da hem CHP’nin hem de İYİ Parti’nin oy oranında 24 Haziran 2018’le kıyaslandığında kayda değer bir artış olduğunu tespit ediyoruz. CHP’nin ilk kez oy kullanacak genç seçmen kitlesi içindeki oyunda dikkat çekici bir artış gözlemleniyor.

"HDP'NİN YÜZDE 10 ÜZERİNDE OYU VAR"

HDP seçmeninin bir kısmının kendini gizleme eğiliminde olduğunu; HDP’ye oy veren sosyalist seçmenin bu dönemde kendi sol partilerini desteklediğini; ve araştırmaların yurtdışı seçmenleri hesaba katmadığını dikkate aldığımızda HDP’nin % 10’un üzerinde olduğu söylenebilir.

"İYİ PARTİ'YE YÖNELİŞ VAR"

AKP ve MHP’den kopan seçmenin DEVA ve Gelecek partilerine yönelmekten imtina ettiği, Yeniden Refah’a bir ilgi olduğu, esas olarak da İYİ Parti’ye yöneliş olduğu görülmektedir. DEVA ve Gelecek partilerinin Millet İttifakı dışında yer alarak oy oranlarını arttırmaları zor.

"TİP SON 1 YIL İÇİNDE CİDDİ ŞEKİLDE GÖRÜNÜR HALE GELDİ"

Türkiye siyasetinde yeni bir aktör olarak Türkiye İşçi Partisi’nin araştırmalarda son bir yıl içinde ciddi şekilde görünür hale geldiğini tespit ediyoruz. Özellikle siyasetin sıkıştığı dar alanın genişlemesi anlamında TİP’in önemli bir potansiyele işaret ettiği söylenebilir.

KARARSIZLARIN OYLARI

Kararsızlar yıl içinde %10-17 aralığında seyretmiş olsa da bu seçmen kümesine "yakın hissettiği parti" ve ittifak tercihi sorulduğunda oran oldukça düşüyor. Kararsızlığın bir boyutu ittifak içindeki partiler arasında karar verememekle ilgili; diğer bir boyutu da oy tercihini açıklamaktan çekinmekle ilgili. Bununla birlikte 3 kararsız seçmenden 1’inin daha önce AKP’ye oy vermiş olduğu görülüyor.

"TÜRKİYE'NİN EN ÖNEMLİ SORUNU EKONOMİK KRİZ"

Araştırma bulguları, Türkiye’nin en önemli sorununun ekonomik kriz olduğunu gösteriyor. İktidar hangi konuyu gündeme getirirse getirsin, hem halkın gündemi, hem en çok konuşulan konu olarak, hem de en acil çözüm beklenen sorun olarak ilk sırada ekonomik kriz yer alıyor.

3-2

"İKİ HANEDEN BİRİNDE EN AZ BİR İŞSİZ VAR"

Ekonomik kriz, hanehalkı ekonomisi üzerinde tahribata yol açıyor. Seçmenlerin yarısı geçtiğimiz ay içinde ödeyemediği bir faturası ya da karşılayamadığı bir temel ihtiyacı olduğunu ifade ediyor. İki haneden birinde en az bir işsiz olduğu görülüyor.

4-1

"TÜRKİYE KÖTÜ YÖNETİLİYOR"

Türkiye hemen her ay yeni bir gündem maddesiyle birlikte ciddi bir yönetim krizi yaşıyor. Pandemiden aşı tedarikine, ekonomi yönetiminden yangınlarla mücadeleye kadar pek çok konunun ele alınış biçimi seçmen nezdinde her ay Türkiye’nin kötü yönetildiği fikrini pekiştiriyor.

5-1

Türkiye’nin kötü yönetilmesini seçmen doğrudan “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi” ile ilişkilendirmektedir. Ciddi bir çoğunlukla halkın tercihi parlamenter sisteme geri dönmektir. Eylül 2021:

6-2

"ERDOĞAN'IN CUMHURBAŞKANI OLMASINA KARŞI OLAN SEÇMEN KÜMESİ HER GEÇEN GÜN GENİŞLİYOR"

Türkiye’nin kötü yönetildiği kanaati ve "başkanlık sistemi"nden memnuniyetsizlik, seçmenlerin parti tercihinden çok cumhurbaşkanlığı seçimine dair oy tercihlerine yansımaktadır. Erdoğan’ın yeniden cumhurbaşkanı olmasına karşı olan seçmen kümesi her geçen gün genişlemektedir.

7-1

Partiler söz konusu olduğunda AKP ve MHP’den kopan seçmenler ağırlıklı olarak kararsız ve oy kullanmayacaklar içinde konumlanırken, cumhurbaşkanlığı seçiminde daha net bir biçimde Erdoğan karşısındaki adayın yanında konumlanabilmektedirler.