Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkan Yardımcısı İbrahim Çanakcı, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı yüzde 64,5 oranındaki enflasyon verilerine ilişkin; “Bir de hükümet yıllık enflasyon oranında baz etkisiyle ortaya çıkan düşüşü sanki fiyatlar da düşmüş gibi, sanki alım gücü de iyileşmiş gibi, sanki hayat pahalılığı son bulmuş gibi sunmaya çalışıyor. Böyle bir durum söz konusu değil. Yıllık enflasyon baz etkisiyle düşüyor ama fiyatlar artmaya devam ediyor. Fiyatlarda herhangi bir gerileme söz konusu değil” dedi.

TÜİK, bugün tüketici fiyat endeksinin (TÜFE) aralık ayında yüzde 1,18 arttığını açıkladı. Bu artışa rağmen kasımda yüzde 84,39 olan yıllık enflasyon baz etkisiyle yüzde 64,27’ye gerilmiş oldu.

DEVA Partisi Ekonomi ve Finans Politikaları Başkanı İbrahim Çanakcı, TÜİK’in açıkladığı enflasyon verilerini ANKA Haber Ajansı’na değerlendirdi.

TÜİK ile beraber enflasyon verilerini İstanbul Ticaret Odası’nın, Enflasyon Araştırma Grubu’nun (ENAG), Tüketici Derneği’nin açıkladığı enflasyon rakamları hatırlatan Çanakçı, “TÜİK’in enflasyon rakamlarının piyasadan ve bağımsız tahminlerden tamamen kopuk hale geldiğini görüyoruz. TÜİK enflasyonu yüzde 64,3 olarak ölçerken ENAG’ta yüzde 137 civarı bir enflasyon var, İTO’da yüzde 93, market endeksinde yüzde 110’ün üzerinde artış söz konusu. Bunlar TÜİK’in verilerinin inandırıcılığını yitirdiğini ortaya koyuyor, öncelikle bunun altını çizmek isterim” dedi.

Enflasyondaki düşüşün baz etkisiyle yaşandığını ve bu durumun fiyat artışlarına yansımayacağını belirten Çanakcı, şunları söyledi:

“YILLIK ENFLASYON BAZ ETKİSİYLE DÜŞÜYOR AMA FİYATLAR ARTMAYA DEVAM EDİYOR”

“Bir de hükümet yıllık enflasyon oranında baz etkisiyle ortaya çıkan düşüşü sanki fiyatlar da düşmüş gibi, sanki alım gücü de iyileşmiş gibi, sanki hayat pahalılığı son bulmuş gibi sunmaya çalışıyor. Böyle bir durum söz konusu değil. Yıllık enflasyon baz etkisiyle düşüyor ama fiyatlar artmaya devam ediyor. Fiyatlarda herhangi bir gerileme söz konusu değil. Böyle bir tabloyla karşı karşıyayız. Hükümet rakam oyunlarıyla, verilerde teknik olarak ortaya çıkan birtakım düşüşlerle enflasyon sorununu hallettiğini, enflasyonun boynunun kırıldığını ileri sürüyor ama markete, pazara gittiğiniz zaman vatandaşımız bunu gayet iyi biliyor.

Bu yılın ikinci yarısında enflasyon TÜİK’e yüzde 14,5 oldu. Bu tabii çok yetersiz. Asgari ücrete yüzde 54,5 oranında bir artış yapıldı. Biraz önce ifade ettiğim gibi TÜİK’in hem aylık hem yıllık hem de altı aylık enflasyon verileri bağımsız tahminlerden çok çok geride. Çok çok düşük. ENAG’ın hesaplamalarına göre 2022 yılının ikinci yarsındaki enflasyon yüzde 38 civarında, yine market endeksi yüzde 36,4; İTO yüzde 24,6…TÜİK yüzde 14,5 diyor. En düşük rakamları bile alsanız TÜİK’in 10 puan üzerinde, 20 puan üzerinde bir enflasyon söz konusu. İktidar memurlara, emeklilere artış yaparken bunları dikkate almak durumda. Dolayısıyla ikinci yarı enflasyonu yüzde 15,4 çıktı, ‘bunu vereyim, bunun üzerine üç puan, beş puan refah payı ekleyim’ diyerek hareket edemez.”

“BİRKAÇ AY SONRA GELDİĞİNDE GÖRECEĞİZ YİNE GIDA ENFLASYONU ARTMAYA DEVAM EDECEK ÇÜNKÜ BÜTÜN GÖSTERGELER BASTIRILMIŞ DURUMDA”

Ücretlilere, emeklilere ve memurlara verilen zamların birkaç ay sonra enflasyon karşısında korunamayacağını dile getiren Çanakcı, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Birkaç ay sonra geldiğinde göreceğiz yine gıda enflasyonu artmaya devam edecek çünkü bütün göstergeler bastırılmış durumda. Bu hükümet maaşları enflasyonun peşinde koşturmaya çalışarak bir iş yapmış gibi gözüküyor ama çözüm değil. Hem enflasyonu düşüreceksiniz tek haneye hem maaşlar da anlamlı bir artış yapacaksınız hem de ekonomide güvenin, verimliliğinin, istikrarın olduğu bir iklim oluşturacaksınız ki bu sarmaldan Türkiye çıkabilsin çalışanlarımız başta olmak üzere refahı ve alım gücünün iyileştiğini hissedilmesin.”