Haber: Fatoş Erdoğan

Barış İçin Akademisyenler, “Bu suça ortak olmayacağız” başlıklı bildiriye imza attıkları için Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) ile ihraç edilmelerinin 6. yılı dolayısıyla basın açıklaması yaptı.

Eğitim Sen İstanbul 6 Nolu Şube’de düzenlenen basın açıklaması öncesinde söz alan Eğitim Sen 6'nolu Üniversiteler Şube Başkanı Beyzade Sayın, yaşanan hak ihlallerine dikkat çekti.

11 Ocak 2016 tarihinde ihraç edilen akademisyenlerin başına gelmedik olay ve haksızlık kalmadığını belirten Sayın, süreç içinde akademisyenlerin ağır ceza mahkemelerinde yargılandığını ve bu 6 yılın 2,5 senesinin adliye önünde geçtiğine dikkat çekti.

"BARIŞ MASASINA GERİ DÖNÜLMESİ ÇAĞRISI YAPTIK, HEDEF GÖSTERİLDİK"

Basın açıklamasını, KHK ile ihraç edilen Barış Akademisyenleri Aslı Aydemir ve Ali Ekber Doğan beraber okudu.

"11 Ocak 2022 Bugün Barış Bildirimizin 6. yıl dönümü. 7 Haziran 2015 seçimlerinin hemen ardından ülke yangın yerine dönmüştü; özellikle Kürt illerinde ağır hak ihlalleri yaşanıyordu. 'Bu Suça Ortak Olmayacağız' başlıklı bildiriyi imzalamakla, iktidarın yeniden savaş politikalarına yönelmesine itiraz ettik ve barış masasına geri dönülmesi çağrısında bulunduk.

İktidarın bu çağrıyı şiddetle reddetmesiyle birlikte; hedef gösterildik, gözaltılar, linç girişimleri, tehditler, tutuklamalar ve işten çıkarmalarla karşı karşıya kaldık.

khk (2)

"SİYASİ İKTİDAR TARAFINDAN 'SİVİL ÖLÜM'E MAHKUM EDİLDİK"

15 Temmuz 2016 sonrasında ilan edilen OHAL dönemi KHK’larıyla 406’mız kamu görevinden men edildi. Özel yaşam, aile yaşamı, seyahat, çalışma, sosyal güvenlik ve benzeri yurttaşlık haklarımız ihlal edildi. İşsizlik ve sosyal güvencesizlik başta olmak üzere halen devam eden bu ihlallerle tüm KHK’lılar gibi bizler de tek adam rejimi kurmak isteyen siyasal iktidar tarafından 'sivil ölüm'e mahkum edildik.

İktidarın savaş politikasını eleştirdik diye örgüt propagandası yapmakla suçlandık, ağır ceza mahkemelerinde yargılandık; hukuksuzca cezalandırılan, hatta hapis yatan arkadaşlarımız oldu. 11 Ocak 2016’dan beri maruz kaldığımız baskı, yıldırma ve cezalandırmalar Anayasa Mahkemesi‘nin ifade özgürlüğü ve akademik özgürlüklere sahip çıkan kararı ile bir nebze olsun hafifledi; hakkımızdaki ağır ceza  davaları beraatle sonuçlandı.

"OHAL KOMİSYONU'NUN VERDİĞİ RET KARARLARINI REDDEDİYORUZ"

KHKlarla ihraç edilen 130 bini aşkın yurttaş gibi bizler de göreve dönüş için OHAL icadı OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonu’na başvurmaya mecbur edildik. Bunun bir hukuk yolu olmadığını biliyorduk. Tam tersine, yıllarca hukuka erişimimize engel olan Komisyon 28 Ekim 2021 tarihinden itibaren başvurularımızın neredeyse tamamıyla ilgili ret kararı verdiğini bizlere tebliğ etti. Komisyon verdiği redlerle, Anayasa Mahkemesi’nin kararını görmezden geldi ve Anayasayı tanımadığını ilan etti. Bu ciddi bir hukuk skandalıdır. Bu basın açıklamasının ardından avukatlarımızla birlikte, Komisyonla ilgili savcılığa suç duyurusunda bulunacağımızı da kamuoyuna duyurmak isteriz.

OHAL Komisyonunun ret kararı iktidarın barış akademisyenlerine karşı hak ihlallerinin devamı konusundaki ısrarını gösteriyor. Baştan sona haksız ve hukuksuz olan bu kararlar, siyasi iktidarın bize yaşatmak istediği 'sivil ölüm"e karşı demokratik dayanışmanın, üniversite özerkliğinin yok edilmesine karşı mücadelenin ve akademik özgürlükleri savunmanın yaşamsal önemini bir kez daha hatırlatıyor.

Sonuç olarak, OHAL Komisyonu’nun anayasal suç işleyerek verdiği ret kararlarını reddediyoruz. Gasp edilen  haklarımızı geri almak, toplumdan doğadan barıştan yana bilgi üretmeye devam etmek, özerk-demokratik üniversiteyi kurmak  için mücadeleyi sürdürdüğümüzü kamuoyuna bir kez daha ilan ediyoruz."

Savcılığa yarın suç duyurusunda bulunacaklarını ve TBMM’de CHP, HDP ile TİP milletvekillerinin katılımıyla açıklama yapacaklarını belirten akademisyenler, katılım çağrısı yaptı.