Husiler, ABD'nin, İran’daki üç nükleer tesisi vurmasının ardından Kızıldeniz’deki Amerikan savaş gemilerini hedef alacaklarını duyurdu. Hamas ise saldırıyı “tehlikeli bir tırmanış” ve “hegemonya dayatma politikası” olarak nitelendirerek, İran'la tam dayanışma içinde olduklarını açıkladı.
Yemen'deki Husilerin Askeri Sözcüsü Yahya Seri, ABD’nin, İran’ın üç nükleer tesisine yönelik saldırılarının ardından Kızıldeniz'deki Amerikan gemilerini ve savaş gemilerini hedef alacaklarını bildirdi. Seri, "İran'a karşı İsrail düşmanını destekleyen ve İsrail düşmanının tüm bölgeyi kontrol etmesini sağlamayı amaçlayan herhangi bir Amerikan saldırısı ve saldırganlığı karşısında sessiz kalmak mümkün değildir” dedi.
Hamas da ABD’nin İran’a yönelik saldırısını kınayarak, şu açıklamayı yaptı:
"Bu acımasız saldırganlık tehlikeli bir tırmanış, haydut Siyonist işgalin gündemlerinin körü körüne takibi anlamına gelmektedir. Bunu, orman kanununa dayalı bir saldırganlık olan güç mantığı yoluyla hegemonya dayatma politikasının bariz bir örneği olarak görüyoruz. İslam Cumhuriyeti'ndeki kardeşlerimizle, hem liderleri hem de halkıyla dayanışma içinde olduğumuzu ve İran'ın egemenliğini ve halkının çıkarlarını savunma ve bu saldırganlığa karşı koyma kabiliyetine olan güvenimizin tam olduğunu teyit ediyoruz."
Filistin’deki Hamas, Yemen’deki Husiler ve Lübnan’daki Hizbullah, İran’ın Orta Doğu’daki “vekilleri” olarak adlandırılırken, başta İsrail ve ABD olmak üzere çok sayıda Batı ülkesi de bu grupları, “İran destekli terör örgütleri” olarak nitelendiriyor.