Görevden alınan Savunma İstihbarat Ajansı Başkanı Korgeneral Jeffrey Kruse'un, 22 Haziran'da ABD'nin İran'daki nükleer tesislere yönelik hava saldırılarının Tahran'a önemli bir zarar vermediğine ilişkin raporların medyaya sızdırılması nedeniyle görevden alındığı iddia ediliyor. Demokrat Senatör Mark Warner, bu durumu "Trump yönetiminin istihbaratı sadakat testi olarak görme tehlikeli alışkanlığı" olarak nitelendirdi. Batı medyasına göre, Kruse'un yanı sıra, ABD Deniz Kuvvetleri Yedekleri komutanı ve Deniz Özel Harp Komutanlığı Başkanı da görevlerinden alındı.
John Bolton'a Soruşturma
Trump'ın ilk döneminde görev yapan ancak daha sonra muhalif bir duruş sergileyen eski Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton, evinde ve ofisinde FBI tarafından arama yapılmasıyla gündeme geldi. 2020'de yayımladığı kitabında Trump'ı sert bir dille eleştiren Bolton, o dönemde Beyaz Saray tarafından gizli bilgileri ifşa etmekle suçlanmıştı. Trump, aramalar hakkında yorum yapmaktan kaçınırken, Bolton'ı "pislik" olarak nitelendirdi. Başkan Yardımcısı JD Vance ise soruşturmanın gizli belgelerle ilgili olduğunu doğruladı.
"Cadı Avı" İddiaları ve Artan Görevden Almalar
Batı medyasında, bu artan görevden almalar, Trump yönetimine muhalif olduğu düşünülen mevcut ve eski yetkililerin cezalandırılması olarak yorumlanıyor. Son gelişmelerin bir "cadı avını" andırdığı yönündeki yorumlar yaygınlaştı. Nisan ayında Ulusal Güvenlik Ajansı (NSA) Direktörü Orgeneral Timothy Haugh görevden alınmış, ardından Genelkurmay Başkanı Hava Kuvvetleri Generali C.Q. Brown ve beş amiral ile general de görevden alınmıştı. Son olarak, Ulusal İstihbarat Direktörü Tulsi Gabbard, 37 mevcut ve eski ABD istihbarat yetkilisinin güvenlik izinlerinin iptal edildiğini duyurmuştu.





