Haber: Ali Taş

Attalos Heykeli önündeki basın açıklamasında ilk konuşmayı komite adına Türk-İş Bölge Temsilcisi ve Yol-İş Sendikası 1 No’lu Şube Başkanı Cemil Ünal gerçekleştirdi. Ünal, 1 Mayıs çağrısını yenileyerek, “Emek Platformu olarak her dönem bir araya geliyoruz. Emeğin yüce bir değer olduğunu, emeksiz hiçbir şeyin olmadığını anlatabilmek için işçisiyle, memuruyla bir arada olmak için 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü kutlamak için bir aradayız. Tüm katılımcılara ayrı ayrı teşekkür ediyorum ve tüm halkımızı alanlara davet ediyorum” dedi.

ON BİNLER ALANDA OLACAK

KESK Antalya Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Nurettin Sönmez ise “1 Mayıs yürüyüş ve mitingini DİSK, Türk-İş, KESK, Birleşik Kamu-İş, TMMOB ve işçileri, emekçileri, kadınları, gençleri, ötekileştirilenleri, işsizleri ve iktidarın uygulamalarından rahatsız olan bütün halkımızı 1 Mayıs meydanına bekliyoruz. İşçi sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü olan 1 Mayıs’ın ülkemizde güçlü bir tarihi vardır. Tüm engellemelere, yasaklamalara, baskılara rağmen başta Taksim olmak üzere ülkemizin meydanları dünyanın en kitlesel 1 Mayıs’larına tanık olmuştur. Bugün işçi sınıfının, emekçilerin sesine, sözüne, gücüne hem dünyada hem de ülkemizde her zamankinden daha fazla ihtiyaç var. Tüm dünyada işçi sınıfı sayısal olarak hızla büyürken, ücretli emek yaygınlaşırken; biz üretenlerin toplumsal zenginlikten aldığı pay azalıyor. Sermayeyi emek sömürüsü de doyurmuyor. Bu korkunç hikâyenin en kötü, en ağır süreçlerinden biri ülkemizde yaşanıyor. Sadece başkanlık rejiminin sonrasında, pandemide, ekonomik krizde ve depremde karşı karşıya kaldığımız hakikat belli. İnsanca çalışmamız ve insanca yaşamamız bir yana, hayatta kalmamızı bile sağlamaktan çok uzak bir düzenle karşı karşıyayız. İşçilerin, kamu emekçilerinin, gençlerin, kadınların, emeklilerin, çocuklarımızın geleceği için tarihsel bir dönemde 2023 Antalya 1 Mayıs çağrısı için bir aradayız” diye konuştu.

İŞSİZLİK ARTARAK DEVAM EDİYOR

Sönmez, sadece başkanlık rejimi boyunca 4 yılda 5,5 milyon işsize 3,5 milyon yeni işsiz daha eklendiğini belirterek, “Ücretlilerin sayısı hızla artarken, emeğin milli gelirden aldığı pay yüzde 38’den yüzde 25’e düştü; sermayenin payı yüzde 44’ten yüzde 57’ye yükseldi. İşçiden alıp patronlara verdiler, fakirden çalıp zenginin kasasını doldurdular, dar gelirliden alıp rantiyeye kaynak aktardılar, rant için kentleri ve doğayı betona boğdular, asırlık yardım kuruluşlarını bile depremde çadır satar hale getirdiler, doğal afetleri felakete çevirdiler. Sözün özü; evet, memleketi bir şirket gibi yönettiler. Memlekette hak aramayı, sendikalı olmayı, grev yapmayı engellediler, üstelik bu yaptıklarıyla övündüler. Şirket gibi yönettikleri ülkede salgında, depremde, ekonomik krizde en ağır bedelleri biz ödedik ama onların geliri de serveti de katbekat büyüdü. Memleketi şirket gibi yönetenler, bu memleketin tüm değerlerini üreten milyonları yoksullaştırdılar, güvencesizleştirdiler, geleceksizleştirdiler. Bizler bir olup karşılarına dikilmeyelim diye her alanda ayrımcılığı kışkırttılar, toplumsal cinsiyet eşitsizliğini derinleştirdiler. Eleştirenin, sorgulayanın, soru soranın, hak-hukuk-adalet isteyenin sesini kısmak için her yolu denediler. Bugün artık bir karar anındayız. İşçilere, kamu emekçilerine, emeklilere, doğaya, kadınlara, gençlere, çocuklara, bugünümüze ve geleceğimize büyük zararlar veren; bu ülkeye, bu halka zararlı başkanlık rejimine son vermek için yan yana, omuz omuzayız. Ve nasıl bir dünya, nasıl bir memleket, nasıl bir gelecek istediğimizi; umutlarımızı, taleplerimizi, haklarımızı 1 Mayıs meydanlarında buluşturacağız. 1 Mayıs birlik, dayanışma, mücadeledir”  dedi.

Yerel Medya Koordinasyonu