Türkiye'de Babalık araştırması çarpıcı veriler ortaya koydu. Araştırmaya göre Türkiye'de babaların yüzde 91'le ezici çoğunluğu hala çocuk bakımını annenin görevi olarak kabul ederken, babaların özellikle 0-3 yaş çocukların fiziksel bakımında yeterli sorumluluk üstlenmediği görülüyor.
Babaların en az katıldığı bakım; çocuğu tuvalete götürmek, altını değiştirmek ve tırnaklarını kesmek olarak öne çıkıyor. Çocuğunu "sık sık" ve "her zaman" uykuya yatırdığını söyleyen babaların oranı ise yüzde 51. Çocuğu ve çocuğun yakın çevresini eğitim yoluyla destekleyerek gelişimine çok yönlü katkı sağlamayı hedefleyen Anne Çocuk Eğitim Vakfı (AÇEV), Türkiye'de babaların çocuk gelişimindeki rolüyle ilgili "Türkiye'de Babalık ve İlgili Babalığın Belirleyicileri" adıyla bir rapor yayımladı. 51 İLDEN 3235 BABAYI KAPSAYAN KAPSAMLI ARAŞTIRMA Rapor oluşturulurken Türkiye Babalık Araştırması’nda ülke çapında 51 ilden 3235 baba ile anket gerçekleştirildi. Ana kitlenin bölgesel dağılımında Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileri temel alındı. Babaların 40'ı ile derinlemesine görüşmeler yapıldı. Çalışmanın alan çalışması 2016 yılında yapıldı. Katılımcıların çoğu eşiyle birlikte yaşayan evli, 25-44 yaş aralığında ve 20-29 yaşlarında evli babalardan oluşuyor. Babalar arasında ikinci kez evlenmiş veya bekar/dul olanların oranı yüzde 2. Araştırma, Türkiye'de babaların çocuk bakımına bakışına yönelik oldukça çarpıcı veriler ortaya koyuyor. Örnek olarak 0-10 yaş çocuğu olan katılımcı babaların büyük bir bölümüne göre (yüzde 91) çocukların bakımından birincil sorumlu kişi eşleri: BABALAR YETERLİ SORUMLULUK ÜSTLENMİYOR Araştırmaya göre babalar, 0-3 yaş çocukların fiziksel bakımında yeterli sorumluluk üstlenmiyorlar. Katılımcıların en az katıldığı bakım; çocuğu tuvalete götürmek, altını değiştirmek ve tırnaklarını kesmek olarak öne çıkıyor. Çocuğunu "sık sık" ve "her zaman" uykuya yatırdığını söyleyen babaların oranı ise yüzde 51. Çocukların eğitiminde etkin rol oynama ve bireysel olarak sorumluluk üstlenme açısından bakıldığında, babaların ilgi oranları düşmektedir. Çocuklarının okul etkinliklerine hiçbir zaman katılmadığını belirten babaların oranı yüzde 13 iken, nadiren katılanların oranı ise yüzde 21’dir. [infogram id="03a6bcdf-3c02-4855-980b-673ffc6eceb0" prefix="s1c" format="interactive" title="babalar çocukların bakımına katılım"] EN AZ 10 BABADAN BİRİ ŞİDDET UYGULUYOR 4-10 yaş arasında çocuğu olan katılımcı babaların en sık uyguladığı cezalandırma yöntemi “yasaklama”dır. Çocuk babasına göre yanlış davrandığında, sevdiği bir şeyi yapması yasaklanmaktadır (“sık sık” ve “her zaman” yasak uygulanma oranı yüzde 33). İkinci grup cezalar sözel şiddeti (yüzde 24) ve uzaklaştırmayı (yüzde 18 - yüzde 19) içermektedir. Üçüncü grupta ise fiziksel şiddet içeren cezalar vardır (yüzde 12 - yüzde 13). [infogram id="246c561c-375d-4780-b86a-652343f12477" prefix="fyA" format="interactive" title="babalar çocuklarıyla ne yaptılar"] Çocuklarıyla ev içinde ve dışında da kaliteli zaman geçirmek ve onların gelişimlerini destekleyecek faaliyetlerde bulunmak, çocukların bütünsel gelişimleri açısından oldukça önemlidir. Babalar, işten geldikten sonra her ne kadar çocuklarıyla evde aynı ortamda bulunsalar da, genellikle yan yana televizyon izleyerek vakit geçirmekte, bunun aksine gelişimlerini destekleyecek birebir etkinlik pek yapmamaktadırlar. Babaların, çocuklarının gelişimini destekleyici birçok etkinliği 0-3 yaş grubundaki çocuklarıyla daha az yaptığı görülmektedir. Ev dışında ise çoğu baba, çocuklarıyla beraber kültürel ve sportif etkinliklere katılmamaktadır. [infogram id="b15109ad-ff49-47dd-9c19-703869e0dddf" prefix="Oxf" format="interactive" title="babalar çocuklarıyla ne yaptı 4-10 yaş"] Katılımcı babaların yüzde 51’i 0-3 yaş grubu çocuklarıyla sohbet ederken, bu oran 4-10 yaş grubu çocuklarında yüzde 86’dır. Benzer şekilde, 0-3 yaş grubundaki çocuklarıyla kitap okuma oranı yüzde 23 iken, 4-10 yaş grubunda yüzde 48’dir. [infogram id="db20fc20-e644-4461-8d5d-10b3fe69d9b1" prefix="sau" format="interactive" title="babalar çocuklar ev dışı zaman"] Babalar, ev dışında da, genellikle sokakta dolaşarak (yüzde 76), akraba ziyaretlerine giderek (yüzde 73) veya AVM’ye giderek (yüzde 62) çocuklarıyla beraber zaman geçirmektedirler. Katılımcı babalar, müze/galeri gezmek, çocuğa uygun sinema veya tiyatroya gitmek ve spor yapmak gibi faaliyetleri çok az yapmaktadırlar. Birçok baba çocuğu ile sohbet etmeyi sanki çocuğuna bir hayat dersi vermek, kendi öğrendiklerini paylaşmak için bir fırsat olarak algılamaktadır. [infogram id="21a55674-cbef-437d-befc-eeb1c60d347d" prefix="Gkn" format="interactive" title="babaların ihtiyaç duyduğu politikalar"] BABALAR EN ÇOK HANGİ KONULARDA EĞİTİM İHTİYACI DUYUYOR?  Katılımcılara, ilgili birer baba olabilmek için ne tür eğitimlere ihtiyaç duydukları da sorulmuştur. Babaların verdiği cevaplar belirtilme sıklıklarına göre sıralandığında, çocukların zihinsel gelişimlerinin (yüzde 35) ve ruhsal sorunlarının (yüzde 33) en çok önemsenen ve eğitim desteğine ihtiyaç duyulan konular olduğu anlaşılmaktadır. BABALIK İZNİ BABALIĞI ETKİLEYEN ÖNEMLİ BİR DEĞİŞKEN Araştırmada çalışma yaşamında babalık izni kullanıp kullanmamak babalığı etkileyen önemli bir değişken olarak ortaya çıkmaktadır. Katılımcı babalardan, ücretli/ maaşlı olarak çalışanların %44’ü babalık izni kullandığını belirtmiştir. Babalık izni kullanılmamasında en öne çıkan nedenler bilgi eksikliği ve işyerlerinin bu izni vermeyişidir. Yasal olarak Devlet Memurları Kanunu’na göre baba olan kamu çalışanının babalık izin hakkı 10 gün iken, İşçi Kanunu’na tabi olarak çalışan erkek babanın izin hakkı 5 gündür. Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslara göre eşi doğum yapan sözleşmeli çalışan 4/B’li personele eşinin doğum yapması durumunda 2 gün babalık izni verilmektedir. BABALAR İLGİLİYSE ÇOCUK PSİKOLOJİK OLARAK DAHA UYUMLU OLUYOR 'Türkiye’de Babalığı Anlamak Serisi' kapsamında hazırlanan rapora göre “İlgili babalık”, babanın çocuğun bakım ve gelişiminde sorumluluk üstlendiği, çocuğun gelişimi için ortam ve fırsat sağladığı, çocukla karşılıklı ve yakın ilişki kurduğu, çocukla vakit geçirdiği, çocuğu dinlediği, çocukla ilişkisinde ve çocuğun desteklenmesinde etkin yöntemler kullandığı babalık modelidir. İlgili babalık üstüne yapılan araştırmalara göre, sıcak, duyarlı ve ilgili babalarla büyüyen çocuklar, psikolojik olarak daha uyumlu olmakta, daha az davranış problemleri göstermekte ve akranlarıyla daha iyi iletişim kurmaktadır. Rapora göre özellikle gelişimin çok hızlı olduğu 0-3 yaşları arasında, babaların çocuk bakımına katılması ve çocukla yakın ilişki kurması çocuk gelişimi açısından oldukça önemlidir.