Yunan Basınından PressProject'in yaptığı habere göre, Yeni Demokrasi Partisi (Nea Dimokratia) lideri ve Başbakan Miçotakis, Atina’daki Maximos Sarayı’nda rektörlerle yaptığı toplantıda, iki ay içinde güvenlik planlarını hazırlamayan üniversite yönetimlerine karşı sert yaptırımlar uygulanabileceğini söyledi.
Hükümetin sunduğu güvenlik paketinde, elektronik giriş kartları ve gözetim kameralarının yanı sıra, her üniversitede disiplin kurulları kurulması öngörülüyor. Ancak kamuoyunda en çok tartışma yaratan başlık, polis ile üniversite yönetimleri arasında doğrudan iş birliği protokolünün hazırlanması.
Miçotakis, "Üniversite yönetimlerini, “Rektörler ve yönetimler için yaptırımlar uygulanacaktır; bu yaptırımlar görevden alınmalarına kadar gidebilir” ifadeleriyle tehdit etti.
Hükümet, gerektiğinde polis devriyelerinin kampüs içine çağrılabileceği özel bir protokol hazırlıyor. Bu model, geçtiğimiz yıllarda büyük tartışma yaratan “üniversite polisi” uygulamasının doğrudan bir devamı olmasa da, birçok çevre tarafından akademik özerkliğe tehdit olarak görülüyor.
Miçotakis’in bu yeni hamlesi, ülkede bir süredir devam eden yükseköğretim “güvenlik” adı altındaki uygulamaların devamı niteliğinde. Hükümet, Mart 2024’te, Yunanistan Anayasası’nın 16. maddesini fiilen esneterek özel üniversitelerin açılmasına izin veren yasa tasarısını parlamentodan geçirmişti.
Bu değişiklik, ülke genelinde büyük protestolara yol açmış; yaklaşık 150 fakülte işgal edilmiş ve on binlerce öğrenci sokaklara dökülmüştü.
Gazetenin bugün yayımlanan haberinde, Yunanistan Öğrenci Federasyonu (EFEE), hükümetin yeni güvenlik düzenlemelerine tepki göstererek şu açıklamayı yaptı:
“Bu müdahale akademik özerklikle bağdaşmaz. Üniversiteler polis denetimine açılıyor. Polis işbirliği adı altında eğitim özgürlüğü kısıtlanmak isteniyor.”
"Özgürlük Polisle korunmaz”
Öğrencilerin yanı sıra akademisyenler de güvenlik önlemlerine karşı çıkıyor. Yunanistan Üniversite Öğretim Üyeleri Federasyonu (POSDEP), 1 Haziran’da yayımladığı bildiride şu ifadeleri kullandı:
“Akademik özgürlük polis tehdidi altında olamaz. Üniversite disiplin işlevleri öğretim üyeleri ve özerk kurullar tarafından yürütülmelidir. Polisi kampüse çağırma yetkisi hükümete değil, akademik organlara aittir.”
Yeni güvenlik planı, Yunanistan’da sol muhalefet partileri tarafından da sert şekilde eleştiriliyor.
Muhalefet sözcüleri, hükümetin üniversiteleri doğrudan polis denetimine açarak “polis devleti” eğilimlerini güçlendirdiğini savunuyor.