Bartın’ın Amasra ilçesinde meydana gelen ve 42 işçinin ölümüne yol açan maden kazasının nedenlerini belirlemek için çalışan TBMM Araştırma Komisyonu’nda, kaçak maden ocakları ile ilgili dikkat çekici açıklamalar yapıldı.

Komisyonda konuşan Maden Mühendisleri Odası Zonguldak Şube Başkanı Çağlar Özgür, hayati öneme sahip iş güvenliği uzmanlarının statüsüne değindi. İşçilerin yaşamlarını koruyacak önlemleri belirlemek ve uygulanmasını denetlemekle görevli uzmanların işletme çalışanları arasından patron tarafından seçildiğini aktaran Özgür, “Bu durum, çalışan mühendisleri yönetimin baskısına açık hale getirmektedir” dedi. Özgür, “Bu durum, iş güvenliği uzmanlarının görevlendirildikleri birimlerde, iş sağlığı ve güvenliği yönünden kontrol ile gözetim süreçlerinde belirledikleri noksanlıkları tespit ve öneri defterine yazmaktan imtina etmelerine neden olmaktadır. Bu uygulama, etkin bir iş sağlığı ve güvenliği sisteminin kurulması ve sürdürülmesi açısından önemli bir zafiyet oluşturmaktadır” diye konuştu.

KAÇAK MADENLER

Birgün'den Hüseyin Şimşek'in haberine göre; Maden Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Yüksel ise yeni facialara davetiye çıkarabilecek kaçak madenler hakkındaki tespitlerini aktardı. Bazı evlerin bahçelerinde bile kaçak maden ocakları olduğunu bildiren Yüksel, şunları anlattı: “Ülkemizde bir Zonguldak'ta böyle bir sorun var, bir de Şırnak'ta…Kömürler yüzeye çok yakın. Aslında havza kurulduğunda orası yerleşime kapatılmış olmasına karşın daha sonraki yıllarda kömür madeninin üzerine kent kuruldu, yerleşim yapıldı. İnsanların bahçelerindeki mostralardan kömür ocaklarına giriş var. Zonguldak halkı da anadan, dededen itibaren hepsi madenci olduğu için yani bahçelerindeki kömür mostralarını bulduklarında buralarda küçük çaplı günde 2 tonluk, 3 tonluk üretimler yapmaktadırlar. Kaçak ocaklarda işçi çalıştıranlar bile başladı. Şırnak'ta da oradaki kömür, asfaltit ocaklarında küçük çaplı kömür ocakları, yer altı kömür ocakları bulunmaktadır, kayıt dışı olduğu için sayıları hakkında net bir bilgi veremem ama sayılarının bir hayli fazla olduğunu söyleyebilirim.” Açıklamalarında, “Kazada siyasi sorumluluk vardır” ifadesini neden kullandıklarını da açıklayan Yüksel, “Amacımız, benzer facialar bir daha yaşanmasın. Yasal mevzuatı düzenleyenler de siyasi iradedir” dedi.

SANSÜR İÇİN DİL DÖKTÜ

AKP Antalya Milletvekili Kemal Çelik ise siyasi sorumluluğa ilişkin ifadelerin Maden Mühendisleri Odası’nın kazaya ilişkin tamamlamak üzere olduğu raporlarda yer almamasını istedi. AKP’li Çelik, “Bunlar genel kuraldır, her bürokratın siyasi sorumlusu vardır. Genel bir şeydir yani bunu rapora yazmaya gerek yok” diye konuştu.