Türk Tabipleri Birliği (TTB), İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına ilişkin, İsrail Tabipleri Birliği'ne bir mektup gönderdi. TTB, mektupta İsrailli meslektaşlarına hekimlik vicdanını hatırlatarak, "Tıp mesleği insanlara herhangi bir ayrım gözetmeksizin yardım etmeyi ve onların haklarını korumayı gerektirir. Biz hekimler, her koşulda hükümetlerin politikalarından bütünüyle bağımsız olarak tutum alırız" ifadelerine yer verdi.
"1500'den Fazla Sağlık Çalışanı Öldürüldü, Hastanelerin Yüzde 94'ü Kullanılamaz Halde"
TTB, Ekim 2023'ten bu yana süren saldırılarda en az bin 500 hekim ve sağlık çalışanının hasta ve yaralılara hizmet sunarken öldürüldüğünü, Gazze'deki 36 hastanenin yüzde 94'ünün İsrail ordusunun saldırıları sonucu kullanılamaz hale geldiğini belirtti. Bu eylemlerin uluslararası insancıl hukuk kurallarının açıkça ihlali olduğunu vurgulayan TTB, saldırıları "insanlığa ve insanlığın ortak değerlerine karşı işlenmiş ağır suçlar" olarak değerlendirdi.
"Kıtlığın Sona Erdirilmesi İçin Ablukaya Son Verilmeli"
Açıklamada, Gazze'de açlık ve kıtlığın insan eliyle yaratıldığının Birleşmiş Milletler tarafından da teyit edildiğine dikkat çekildi. TTB, 71 bin çocuk ve 17 bin annenin acil beslenme tedavisine ihtiyaç duyduğunu belirterek, kara harekâtının bu insani dramı daha da ağırlaştıracağını ifade etti.
TTB, İsrail Tabipleri Birliği’ne yönelik çağrısında şu talepleri sıraladı:
-
Sağlık personeli ve kuruluşlarına yönelik tüm saldırıların derhal durdurulması.
-
Tutuklu tüm sağlık çalışanlarının serbest bırakılması.
-
Tıbbi yardımların Gazze'ye engelsiz biçimde girişine izin verilmesi.
-
Kıtlığın sona erdirilmesi için ablukaya derhal son verilmesi.
-
Hekimlerin işkenceye karıştığı iddialarının soruşturulması.
TTB, bu talepler yerine getirilmediği sürece İsrail Tabipleri Birliği ile iletişim ve işbirliği kurmayacağını ilan etti.