ADEN (AA) - ŞUKRİ HÜSEYİN - Suudi Arabistan ve Umman heyetinin "Yemen'de ateşkes anlaşmasını yenileme ve kalıcı siyasi çözüme ulaşma" hazırlıkları kapsamında İran destekli Husilerin kontrolündeki başkent Sana'ya gerçekleştirdiği ziyaretin, ülkede yıllardır devam eden iç savaşın seyrini değiştirebileceği öngörülüyor.

Bir süredir bu konuda görüşmeler gerçekleştiren ve taraflarla bir araya gelen Suudi Arabistan ve Ummanlı heyetler, Yemen'de ateşkesin yenilenmesine yönelik uluslararası ve bölgesel çabalar kapsamında 8 Nisan'dan bu yana Husilerin kontrolündeki Sana'da bulunuyor.

Riyad heyetine Suudi Arabistan'ın Yemen Büyükelçisi Muhammed Al Cabir başkanlık ediyor.

Heyetler, Sana'da Husilerin Yüksek Siyasi Konsey Başkanı Mehdi el-Meşat ile görüştü. Barışın tesis edilmesi konusunun değerlendirildiği görüşmede, Husilerin Müzakere Heyeti Başkanı Muhammed Abdusselam ile bazı yetkililer de hazır bulundu.

Umman ve Suudi Arabistan'dan ise söz konusu görüşmeyle ilgili herhangi bir açıklama yapılmadı.

Yemen hükümetinden üst düzey bir yetkili, 7 Nisan'da AA muhabirine yaptığı açıklamada, "ateşkesin 6 ay ila 1 yıl süreyle uzatılması, ateşkes anlaşmasının insani ve ekonomik boyutu içerecek şekilde genişletilmesi, ardından da savaşın sonlanması için doğrudan siyasi diyalog sürecinin başlatılması" konularında Husilerle anlaşmaya varıldığını belirtmişti. Ancak resmi makamlardan şu ana kadar bu yönde bir açıklama yapılmadı.

- Temkinli iyimserlik

Yemen hükümetinden adının açıklanmasını istemeyen üst düzey bir yetkili, mevcut koşulların artık barış görüşmelerine başlamak ve ülkeyi savaş girdabından çıkarıp siyasi çözüme ulaştırmak için elverişli olduğunu söyledi.

Söz konusu yetkili; bölgesel ve uluslararası toplumun gösterdiği çabaları, Yemen hükümetinin güçlü barış arzusu ve verdiği tavizleri, halkın çektiği büyük acıları "Yemen'deki iç savaşın sona ermesinin önünü açan etkenler" olarak nitelendirdi.

Ancak yapılan anlaşmalara uyma konusunda Husilerin sicilinin bozuk olduğunu ve bunun son haftalarda ciddi şekilde şekillenen barış fırsatlarının önünde gerçek bir engel teşkil ettiğini belirten Yemenli yetkili, yine de "temkinli bir iyimserlikle" siyasi çözüme ulaşmayı umduklarını ifade etti.

Yemen halkının barış ve çözüme olan umutları, ülkedeki çatışmalarda etkin olan Suudi Arabistan ile İran'ın 7 yıllık bir kopuşun ardından diplomatik ilişkilerin yeniden başlatılması konusunda Çin'in arabuluculuğuyla anlaşmaya vardığı 10 Mart'tan bu yana arttı.

- "Yemen için önemli bir dönemeç"

Yemenli siyasi analist Yasin et-Temimi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Yemen'in, Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyon güçlerinin askeri girişimlerinin sonlanacağı yeni bir aşamanın eşiğinde, çok önemli bir dönemeçten geçtiğini ifade etti.

Temimi, Yemen hükümetinin Husilerle vardığı söylenen anlaşmaya ilişkin ise "Anlaşmanın göstergeleri, bu anlaşmanın, Yemen'de devletin geri dönüşünü ve ülke sahnesindeki endişeleri ortadan kaldırmayı garanti eden referanslara dayalı olduğuna işaret etmiyor." ifadelerini kullandı.

- Dışlamadan vazgeçilmeli

Brüksel merkezli sivil toplum kuruluşu "Uluslararası Kriz Grubu" bünyesinde Yemen uzmanı Ahmed Naci ise bugünlerde yaşanan hareketliliğin, geçen dönemlerde Husiler ile Suudi Arabistan arasındaki görüşmelerde kaydedilen ilerlemenin bir neticesi olduğunu belirtti.

Riyad ile Tahran arasında diplomatik ilişkilerin yeniden başlatılmasının da şüphesiz bu hareketliliği hızlandırdığını vurgulayan Naci, "Yemen'deki askeri yaklaşımların, 9 yıllık çatışmanın ardından başarısızlığını kanıtladığı düşünüldüğünde ülkedeki savaşla ilgili atılacak her türlü siyasi adım ilkesel olarak doğru yönde atılmış adımlardır." dedi.

Naci, bu konuda önemli olanın "ötekileştirmeden uzak durmak" olduğuna dikkati çekerek, "Savaşın karmaşıklığı karşısında çatışmanın temelinde yatan nedenlere gerçek çözümler bulunmasının, ötekileştirme ve dışlamadan vazgeçilmesinin, çatışan tarafların kazanımlarını bir kenara bırakmasının gerekli olduğunu anlamak önemli." dedi.

- Sürenin yetersizliği

Askeri ve güvenlik uzman Ali ez-Zeheb ise uzlaşı görüşmeleri için geçen 6 aylık süreye işaret ederek, bu sürenin, yerine getirilmesi gereken görevler düşünüldüğünde pek de yeterli olmadığını söyledi.

Zeheb, teorideki adımların pratikte uygulamaya geçildiğinde pek çok engel ve zorlukla karşılaşılacağı değerlendirmesinde bulundu.

Çatışmanın taraflarının özellikle de Husilerin, barışın sağlanması konusunda gerçek niyetler taşımadığını öne süren Zeheb, Husilerin takip ettiği ideoloji ve politikanın, kadim Yemen tarihinde tanık olunan politikalardan çok farklı olduğunu dile getirdi.

"Husiler imzaladıkları herhangi bir anlaşmada vaatlerinden hızla cayar." diyen Zeheb, Husilerin "otoritenin yalnızca kendilerine ait olduğunu ve kimsenin buna itiraz hakkı bulunmadığını" düşündüğünü savundu.

Zeheb, ateşkesin uygulanması konusunda karşı karşıya kalınacak engeller ve zorluklar göz önüne alındığında, Yemen krizi için "kapsamlı ve sürdürülebilir bir çözüm" hakkında konuşmanın şimdilik erken olduğunu söyledi.