Haber: Sabri Kırdar

Bu rapor tanıklığın raporudur diyen Şükran İçöz  “Depremin 1. yılının değerlendirmesini sunduğumuz bu rapor yalnızca gözlemlerinizden süzülen bir izlem raporu değildir. Sağlık ve sosyal hizmet emekçileri depremin ilk anından birinci yılına kadar geçen süreçte hem depremin yıkıcı etkilerinin öznesi olmuş hem de tanıklık rolünün sorumluluğu ile hareket etmiştir” dedi.


Dayanışmayı Temel Aldık


Şükran İçöz “çünkü böylesi bir toplumsal travmada tanıklık etmek dayanışmayı, yanında olmayı, harekete geçmeyi, sorgulamayı, değiştirmeyi ve hesap sormayı gerektirir. SES depremin tanığıdır ve ilk ilke olarak dayanışmayı temel almıştır. 


SES örgütlü olduğu her ilde gönüllü çağrılarına cevap veren sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinden oluşan ekiplerle deprem illerine gelmiş toplumun yaralarını sarmak için seferber olmuştur. Dayanışma olması gereken ve en iyi bildiğimiz şeydi. 


Yıkımın etkilerinin bu kadar ağır olmasının önemli etmenlerinden biri de sağlık sisteminin kendisiydi. Hastaların müşteri olduğu, toplumun potansiyel hasta olarak görüldüğü, sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin köle düzeniyle çalıştığı sağlık sistemi karşısında yıllardır mücadele etmekteyiz. Depremin hemen sonrasında kurulan SES-TTB koordinasyon merkezleri aynı zamanda başka türlü bir sağlık sisteminin mümkün olduğunu söyleyenlerin mücadelesinin pratikte sınanmasıydı. 
Mevcut sağlık sisteminin işleyişinde, iş akışının kuralları neyse onu yapmak zorunda bırakılan sağlık emekçileri, yapması gerekeni ihtiyaca göre belirleyip ortak karar mekanizmasını işlettiler. Mesleki ve hiyerarşik bölünmeyle birlikte işkolundaki sınıf içi parçalanmışlık aynı zamanda ortak mücadelenin de önündeki en büyük engellerden biriyken, koordinasyon merkezlerinde farklı meslek grupları birlikte ekip olarak dayanışma içinde çalıştı, aynı amaç için ortak mücadele ruhu yakalandı. Sağlık ve sosyal hizmet emekçileri sistemin edilgen unsuru olmaktan, eleştirisini yaptığı sağlık sistemi karşısında kurucu bir özne olarak yer aldı” dedi.


Afetler ülkesi başka bir afeti benzer sağlık sistemi ile karşılayamaz


Başka türlü bir sağlık sistemi mümkündür demenin en iyi yolunu yaparak eyleyerek gösterdik diyen Şükran İçöz  “Sağlık ve sosyal hizmetlerin parçalanmışlığı bir başka çarpıcı olgu olarak karşımıza çıktı. Barınma, beslenme, ısınma, eğitim, güvenli alan, sosyalleşme, ulaşım, bakım hizmetleri, işsizlik, temiz hava, hijyen, altyapı, temiz içme ve kullanma suyu, elektrik, yapılaşma gibi tüm alanların aslında sağlıklı olabilme hali ile doğrudan ilgili olduğu deneyimlendi. Sağlığın yalnızca tedavi edici hizmetler olmadığı, diğer tüm toplumsal bileşenleri ile birlikte kurgulanması gerektiği yine depremin birinci yılında çıkarmamız gereken önemli derslerden biri olarak karşımızda duruyor. Afetler sonrası kentin sağlık ve sosyal hizmet ihtiyacının karşılanabilmesi için önce hizmet verenlerin yaşamsal ihtiyaçlarının giderilmesi gerektiği vurgulanması gereken önemli noktalardan biri olarak karşımızda duruyor. 


SES olarak bu süreçte sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin barınma, çalışma, yaşam koşulları ile ilgili sorunları gündeme getirsek de  yeterli ve gerekli çalışmalar ne yazık ki sağlanamamıştır. Bu konuda mücadelenin büyütülmesi gerekmektedir. Afetler ülkesi başka bir afeti benzer sağlık sistemi ile karşılayamaz.
Harekete geçen her bir SES üyesinin kolektif emeğini mücadelenin rehberi olarak okuma görevimiz hâlâ devam ediyor. 1. Yıl Raporu’nun yıkımın etkilerinin devam ettiği kentlerin, insanların SES’i olmasını temenni ediyoruz” dedi.

Rapor: https://www.ttb.org.tr/haber_goster.php?Guid=d7a43ffe-c4ea-11ee-9a28-93f71dac0820