Haber: Cevahir Topaloğlu
Karadeniz Rize'de, doğal güzellikler ve balıkçılıkla geçimini sağlayan yerel halk, Pazar ilçesi açıklarında yapılması planlanan kafes tipi balık çiftlikleri projesine karşı ayaklandı. Daha önce Fındıklı ve Ardeşen'de de benzer projelerin halkın tepkisiyle iptal edilmesinin ardından, şimdi de Balıkçılar Köyü sakinleri denizlerine sahip çıkıyor.
Projenin hukuki süreçleri devam ederken, şirketin aceleyle ve jandarma eşliğinde balık çiftliklerinin kurulumu için gerekli malzemeleri getirmesi, bölgedeki gerilimi tırmandırdı. Bu duruma isyan eden balıkçılar, "Hak, hukuk, adalet" sloganlarıyla limanda toplanarak basın açıklaması yaptı.
"Gümrükten Mal Kaçırır Gibi Apar Topar Geldiler"
Pazar Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı İsmail Hakkı Kambay, projenin mahkeme kararı beklenmeden başlatılmasına sert tepki gösterdi. "Mahkememiz devam ediyor. Bu raporun süresi bitmeden, hiçbir mahkemeye çıkılmadan, apar topar sanki gümrükten mal kaçırır gibi buraya gördüğünüz bu demir çapaları yerleştirdiler" diyerek sürecin hukuksuzluğunu vurguladı. Kambay, projenin sadece para ve güçlü olanlar için mi yapıldığını sorgulayarak, balıkçıların geçim kaynağı olan denizin ellerinden alınacağını belirtti.
"Denizimiz Bitiyor, Geçimimiz Tehlikede"
Rize Deniz Ürünleri Avcılar Üreticiler Birliği Başkanı Mustafa Kuru da projenin balıkçılık üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekti. Rize-Çayeli arasındaki avlanma alanlarının zaten bittiğini söyleyen Kuru, Balıkçı Köyü'nün son umut olduğunu ifade etti. "Biz buna karşıyız. Kurdurmamaya çalışacağız" diyen Kuru, Cumhurbaşkanı'na seslenerek balıkçıların bu duruma maruz bırakılmamasını istedi.
Siyasi Destek de Geldi
Balıkçıların eylemine CHP Rize Milletvekili Tahsin Ocaklı ve Sol Parti Meclis Üyesi Alper Taş da destek verdi. Ocaklı, AKP'li milletvekillerine ve yetkililere seslenerek bu hukuksuz duruma sessiz kalmamaları gerektiğini belirtti ve "Gücüm yetseydi bugün onların hepsini denize atacaktım" diyerek tepkisini dile getirdi. Alper Taş ise projenin, tüm yaşamını balıkçılık üzerine kurmuş bir halka danışılmadan, yalnızca bir avuç insanı zengin etmek için yapıldığını savundu.
