HEDEP Eş Genel Başkanı Tulay Hatımoğulları Oruç, "Kadınları bölmeye karşı mücadeleyi tüm kadınlar olarak ortak vereceğiz. Biz kadınlar özgürlüklerimiz için bir arada olmalıyız." dedi.

Oruç, "25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü" dolayısıyla HEDEP Kadın Meclisi üyelerinin katılımıyla yapılan partisinin TBMM Grup Toplantısı'ndaki konuşmasında, bir 25 Kasım'a daha savaşların gölgesinde, her türlü eşitsizliğe maruz kalarak girdiklerini söyledi.

İktidarın, 21. yüzyılda kadınları eve hapsetmek istediğini ileri süren Oruç, Türkiye'de cezasızlık sisteminden dolayı her gün bir kadının yaşamını yitirdiği iddiasında bulundu.

Kadının yaşam hakkı için mücadeleden bir an bile geri durmadıklarını kaydeden Oruç, "Bu mücadele başarıya ulaşana dek 'Kadın, yaşam, özgürlük' sloganları sokaklarda yankılanmaya devam edecek." ifadelerini kullandı.

Kadınların dünya ölçeğinde giderek yoksullaştığını ve mevcut sermayenin yüzde 99'unu erkeklerin yönettiğini belirten Oruç, kadınların yoksulluğuna merdiven altı işçilik, evden parça başına güvencesiz ve düşük ücretle çalışmanın eklendiğini söyledi.

"Evde pişmeyen yemeğin hesabı bizlerden soruluyor." diyen Oruç, şöyle devam etti:

"Evde pişmeyen yemeğin hesabını bizlerden değil sistemden soracaksınız. Çocuğumuzun yatağa aç girmesinin sebebi de sitemden kaynaklıdır. Pandemiyle beraber iş yükümüz daha da ağırlaştı. Evde yaşlı ve hasta bakımı tamamen bizim üzerimize kalmış durumda. Deprem bölgesindeki hayatı inşa etmek çadırda, konteynerde yaşamak zorunda olan kadınlara kaldı. Hayatın gerçekleri böyleyken Meclis'teki bütçe görüşmelerinde kadının adı yok. Bu bütçede çocuk, farklı cinsel yönelimlere sahip insanlar yok, engelli yok, engelli kadınlar ise hiç yok. Deprem, formalite icabı var. Bu bütçe, toplumsal cinsiyete ve insana duyarlı olmayan bir bütçe. HEDEP olarak, kadın bakanlığı kuracağız ve biz kadınlar; hakkımız olanı bütçeden alacağız."

Oruç, iktidarın son seçimlerden sonra kadınları daha da ayrıştırmak için politika geliştirdiğini, başörtüsü, kılık kıyafet, etek boyu ile kadınlar arasında nifak tohumu ekmeye çalıştığını iddia etti.

Başörtüsü ve etek boyunun kimsenin siyasi malzemesi olamayacağını söyleyen Oruç, "Başörtüsü mücadelesi veren kız kardeşlerimizle vakti zamanında Türkiye kadın hareketi ve Kürt kadın hareketi ortak bir dayanışma gösterdi. Biz HEDEP olarak aynı noktadayız. Herkesin kılık kıyafetinde özgür olma hakkı vardır. Bunu hiç kimse bir siyasi malzeme haline getirmeye kalkmasın. Kadınları bölmeye karşı mücadeleyi tüm kadınlar olarak ortak vereceğiz. Biz kadınlar özgürlüklerimiz için bir arada olmalıyız. Ant olsun ki en büyük kariyerimizi erkeklerin saltanatını yıkarak yapacağız." diye konuştu.

- "Belediyelerin elimizden nasıl alındığını tek tek anlatalım"

Tulay Hatımoğulları Oruç, yerel seçimlere yaklaşıldığını, herkesin de seçim yarın yapılacakmış gibi hareket etmesi gerektiğini ifade etti.

HEDEP'in hizmet verdiği belediyelerin yönetiminin kayyumların elinden tekrar alınması için çalışacaklarını kaydeden Oruç, yok edilmeye çalışılan belediyeleri yeniden inşa edeceklerini ve bunun için büyük kararlılıkla hazırlanılması gerektiğini belirtti.

Herkesin mahallesinde, sokağında çalınmadık kapı bırakmamasını isteyen Oruç, şunları söyledi:

"Belediyelerin elimizden nasıl alındığını tek tek anlatalım. Belediyelerimizi AKP'nin atanmışı yönetemez, bunları anlatalım. AKP ile ortakları buna önem vermiyor olabilir. Kürtler bu ülkenin kadim halkı, asli yurttaşıdır. Ankara'da, Konya'da yapılan seçimler için seçilmiş belediye başkanı için 'Bu belediyeyi yönetemez' diyorlar mı? Ama Kürt halkının seçmiş olduğu belediye için bu hakkı kendilerinde görüyorlar. Bu haklarının olmadığını tek tek halkımıza anlatmalıyız. Bunun için kendi içimizde büyük bir birlik kurmalıyız. Bizler mutlaka başaracağız, yeter ki gece gündüz demeden emek verelim, çalışalım." (AA)