Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, belediye gelirleri arasında yer alan Eğlence Vergisi’nin sıfırlanmasıyla ilgili “Seçime dönük şeyler. Bu tip düzensiz ve tutarsız kararları beklemeyiz” değerlendirmesinde bulunarak, asıl sorunun enflasyon olduğunu “Yüksek enflasyon şartları en büyük kayıp. Bir tane vergi kalemini koymuşsun, kaldırmışsın çok odaklanacak bir şey değil” yorumunu yaptı.

Antalya Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, eğlence mekanlarından alınan Eğlence Vergisi 1 Ocak 2023 itibariye sıfırlanmasını ANKA Haber Ajansı’na değerlendirdi. Belediyeleri yakından ilgilendiren bu düzenlemeye ilişkin “Seçime dönük şeyler. Bu tip düzensiz ve tutarsız kararları beklemeyiz. Tamamen seçime endeksli. Sürekli tüketim vergisine dayalı vergilendirme var, çok adaletsiz bir vergilendirme sistemimiz var. Arada belli vergi kalemlerini kaldırıp, belli kalemlerin konulması seçime dönük mini hareketler. Kurumsal bir devlette böyle habire değişen istikrarsız şeyler olmaz” dedi.

Uysal sadece Eğlence Vergi’nin sıfırlanmasıyla belediyelerin gelirlerinin kısılmadığını, ayrıca Emlak Vergisi’nin de enflasyonla orantılı artırılmadığını kaydederek, “Belediyelerin en önemli gelirleri büyük oranda ülkemizde Emlak Vergileri, bu mesela enflasyona oranla artmıyor. Çünkü 4 yılda bir belirleniyor. En büyük kayıp oralarda. Yüksek enflasyon şartları en büyük kayıp. Bir tane vergi kalemini koymuşsun, kaldırmışsın çok odaklanacak bir şey değil” diye konuştu.

“HERKESİN KAZANABİLECEĞİ BİR SİSTEM KURMAK MÜMKÜNDÜR”

Uysal, Türkiye’deki vergilendirme sisteminin de adaletsiz olduğunu şöyle açıkladı:

“İyi olmak kolaydır, adaletli olmak zordur diye bir laf var. Kazanandan vergi almak, kazanmayandan almamak esastır. Dünyadaki bütün medeni vergi sistemleri böyle. Dolaylı tüketim vergisi, doğrudan tüketime dayalı vergiler en adaletsiz vergilerdir. Çünkü bir insanın tüketeceği şey en zenginde de en fakirde de birbirine yakın olabilir ama kazançlar arasında kat be kat fark vardır. Bu tip genel yaklaşımlar vergilendirmede bizce doğru değil. Genel vergi koymak, genel vergiyi kaldırmak doğru değil. Çünkü bütün kurumlar planlı hareket etmek zorunda. Bir yıl önceden gelirlerini ve giderlerini öngörebilmeleri lazım. Bunu habire koyup yeniden kaldırmanın bir manası yok. Biz de kurum olarak belli bir zarara uğruyoruz. Ama şu var. Vergi yükünün toplumdan hafifletilmesine kesinlikle karşı değiliz, adaletli bir şekilde vergi alınırsa zaten vergi kaybı olmadan, daha çok kazanandan daha çok, daha az kazanandan daha az gibi bir sağlam sistem kurulursa, toplamda vergi miktarı düşmeden, çok daha adil, herkesin kazanabileceği bir sistem kurmak mümkündür. Dünyada örnekleri de vardır.”

“AKLI BAŞINDA MEMLEKET KAMU YARARININ ÖNÜNE SİYASETİ KOYMAZ”

“Hiçbir aklı başında memleket kamu yararının önüne siyaseti koymaz. Şu an belediyelerle ilgili konuştuğumuz şeylere bakın, siyaset siyaset siyaset. Kamu yararı gözetilirse. Belediyeler hizmet kurumları. O parti, bu parti diye bakmaz ciddi devletler. Ama biz siyasetin köşesine sıkışmışız devlet olarak. Kendi ayağımıza sık babam sık. O parti belediyeyi niye kazanmış, görevden alırım ha, almam ha. Alınsın ha. Ceza verilsin ha. Belediyeler hizmet kurumları o parti, bu parti diye belediyelere bakan ülkeler, kamu yararının önüne siyaseti koyan ülkeler dünyanın hiçbir yerinde ilerleyemez. Bizim kadar da kamu yararının önüne siyaseti koyan bir ülke daha da yoktur.”