DEM Parti Erzurum Milletvekili Meral Danış Beştaş, TBMM'de toplanan Milli Dayanışma Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu'nda sunum yapan hukukçuların önerilerini eleştirdi. Beştaş, ceza hukukçularının özellikle "pişmanlık" ve "denetimli serbestlik" konularına odaklanmasını, mevcut barış ve siyaset sürecinin ruhuyla uyumlu bulmadığını belirtti.
Meral Danış Beştaş'ın hukukçuları eleştirdiği önerilerin haberini okumak için tıklayın:
"Pişman Olsalardı Gelirlerdi"
Danış Beştaş, örgüt mensuplarına yönelik pişmanlık dayatmasının güncel durumu yansıtmadığını savundu. Türkiye'nin aradığı barışın, meseleyi pişmanlık parantezine alarak çözülemeyeceğini vurguladı:
"Zaten örgüt mensupları pişman olup gelselerdi bugüne kadar bu çatışma devam ediyor olmayacaktı. Burada mesele pişman olup olmama meselesi değil. (...) 11 Temmuz'da bir silah bırakma etkinliği oldu ve o insanlar Türkiye'ye gelmediler. Tırnak içinde söylüyorum. Pişman olsalardı gelirlerdi, 'pişmanız yararlanırız' derlerdi."
Hukuktan Beklenti: Siyaset Zeminini Açmak
DEM Parti Milletvekili, komisyonun görevinin, "en çok nasıl içeride tutarız, nasıl onurunu incitiriz, nasıl nedamet getirtiriz" gibi teknik ceza hukuku yaklaşımlarından ziyade, siyaset yapma talebinin hukuki zeminini oluşturmak olduğunu ifade etti.
Dünyadaki benzer çatışma çözümü örneklerini hatırlatan Beştaş, Endonezya'daki AÇE örneğinde silahlı militanların siyasi parti kurmaya teşvik edildiğini belirtti.
Beştaş, hukukçulardan beklentilerini net bir dille aktardı:
"Hocalarımızın bu perspektifle pişmanlık, nedamet, onuru yok eden, gururu inciten milyonlarca yurttaşın iradesini görmezden gelen 100 yıllık ezberleri tekrar eden bir yer dışında akademiden, hukuk disiplininden açıkçası önümüzü açan önerileri, hazırlığı varsa bunu duymak isteriz."
Danış Beştaş, bu meseleyi pişmanlık parantezine almanın, komisyonun temsil ettiği siyasi irade açısından geri bir adım olacağı uyarısıyla sözlerini tamamladı.
