İstanbul Çekmeköy’de, uzaklaştırma kararına rağmen boşanma aşamasında olduğu erkek tarafından silahla vurularak 18 günlük yaşam mücadelesini kaybeden üç çocuk annesi Suzan Elik için adalet arayışı yükseldi. Kadın Dayanışma Derneği üyeleri öncülüğünde Beylikdüzü’nde bir araya gelen kadınlar, “Kadınların yaşam hakkını korumayan kurumlar bu cinayetin sorumlusudur” dedi.

YAŞAM HAKKINI KORUMAYAN KURUMLAR CİNAYETİN SORUMLUSUDUR

Kadın Dayanışma Derneği avukatı Arzu Sena Topuz, Suzan Elik’in cinayetinin kurumsal ihmaller zinciri olduğunu söyledi. Topuz, Suzan’ın koruma kararı talep etmesine rağmen yaşam hakkının korunmadığını vurguladı.

"Suzan koruma altındaydı ama korunmadı. Kadınların koruma kararı talep ederken söyledikleri, ‘ivedi soruşturma’ ve ‘etkin koruma’ talepleri yerine getirilmedi. Yaşam hakkını korumak konusundaki asli sorumluluğunu yerine getirmeyen devlet, bu ihlalin baş sorumlusudur."

Kadın Dayanışma Derneği adına konuşan Damla Bozköy, Suzan Elik’in defalarca tehdit edilmesine ve şikâyet etmesine rağmen ölüme terk edildiğini belirterek, devlet kurumlarını görevi ihmal etmekle suçladı. Bozköy, bu durumun bir tesadüf değil, "bir düzen sorunu" olduğunu söyledi.

21 GÜNDÜR KATİL VE AZMETTİRİCİLERİ HÂLÂ YAKALANMADI

Suzan Elik’in kardeşi Nalin Özarslan, aile adına yaptığı konuşmada, cinayet zanlısının ve azmettiricilerin hâlâ yakalanamamasına tepki gösterdi.

"21 gündür katil Yunus Elik ve olaya azmettirdikleri kayınvalide, kayınpeder ve kardeşleri hâlâ yakalanmadı. Ablam üç çocuk annesiydi, koruma kararı vardı. Buna rağmen eşi ve ailesi tarafından arabayla takip edilerek başından vuruldu."

Özarslan, soruşturmanın derhâl etkin ve şeffaf yürütülmesini, tüm faillerin yakalanmasını talep etti ve adalet sağlanana dek susmayacaklarını söyledi.

Kadınlar, eylem boyunca "Boyun eğme katillerden hesap sor", "Kadınlar ayağa, bu düzeni yıkmaya" ve "Eşitlik, özgürlük kadınlara gelecek" sloganları attı.