Emek Partisi (EMEP) Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili İskender Bayhan, Türk Standardları Enstitüsü (TSE) çalışanlarının grevinin yasaklanmasını Meclis gündemine taşıdı. Bayhan, 2 bin 745 işçiyi kapsayan grevin, Cumhurbaşkanı kararıyla "jet hızıyla" yasaklandığını belirterek, bu uygulamanın 23 yıllık bir politikanın devamı olduğunu savundu.
"Grev Hakkı Neden 'Milli Güvenlik Tehdidi' Sayılıyor?"
Bayhan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan'ın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde, "23 yılda 200 bin işçinin grev hakkının Cumhurbaşkanı kararnameleriyle gasp edildiği" iddiasını dile getirdi. Grev yasağının gerekçesi olarak gösterilen "genel sağlık ve milli güvenliği bozucu" ibaresine tepki gösteren Bayhan, işçilerin anayasal haklarının neden bu şekilde tehdit olarak algılandığını sordu.
Bayhan, Orta Vadeli Program'ın grev yasakları ve düşük ücret politikalarıyla uygulandığını öne sürerek, 12 Eylül darbesinin yıl dönümünde yapılan bu yasağın, darbeler sonrası kurumsallaşan sermayeyi koruma politikalarını bir kez daha gösterdiğini belirtti.
Bakan Işıkhan'a Yöneltilen Sorular
EMEP'li Bayhan, önergesinde Bakan Işıkhan'a şu soruları yöneltti:
-
İşçilerin anayasal hakları neden "milli güvenlik tehdidi" olarak görülmektedir?
-
TSE'de çalışan 2 bin 745 işçinin grevi neden gece yarısı kararıyla yasaklanmıştır?
-
Son 23 yılda 200 bin işçinin grev ve toplu sözleşme hakkının gasp edilmesini bakanlığınız nasıl değerlendirmektedir?
-
Meclis'e sunulan "Barajsız sendika, yasaksız grev, güvenceli iş" kanun teklifi hala yasalaşmayı beklemektedir. Bu konuda ne yapılması planlanmaktadır?