EŞİK, Karaca'nın Anayasa Mahkemesi'nin Can Atalay kararıyla ilgili tutumunun anayasal sorumluluk gereği olduğunu ve bu nedenle cezalandırılmasının kabul edilemez olduğunu belirtti.

EŞİK tarafından yapılan açıklamada, Gülizar Biçer Karaca'nın görev süresi boyunca anayasal sorumluluğuna, hukukun üstünlüğüne ve Meclis iradesine bağlı ilkeli duruşuyla sadece CHP'nin değil, demokrasiye ve adalete inanan milyonların da takdirini kazandığı ifade edildi. Karaca'nın, Anayasa Mahkemesi'nin Can Atalay hakkındaki hak ihlali kararını Meclis Genel Kurulu'nda okutarak anayasanın açık hükmünü yerine getirdiği ve halk iradesine, hukuk devletine ve anayasal düzene sahip çıktığı vurgulandı. Ancak bu demokratik ve meşru tutumu nedeniyle Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş tarafından cezalandırıldığı ve bir daha Genel Kurul'u yönetmesine izin verilmediği hatırlatıldı.

Bu tavrın yalnızca Gülizar Biçer Karaca'ya değil, anayasaya, hukuka ve Meclis'in bağımsızlığına yönelik açık bir müdahale olduğu belirtilen açıklamada, Karaca ve katip üyeler Sibel Suiçmez ile Elvan Gezmiş Işık'ın da TBMM yönetiminde uyumlu ve başarılı bir performans gösteren üç kadın siyasetçi olarak tarihe geçtiği kaydedildi.

EŞİK, CHP'nin hem demokrasiye hem de hukuka olan bağlılığını, aynı zamanda kadın temsiliyetine verdiği önemi gösterecek bir tutum almasını beklediğini ifade ederek, Gülizar Biçer Karaca'nın TBMM Başkanvekilliği ve Sibel Suiçmez ile Elvan Gezmiş Işık'ın katip üyelik görevlerine devam edebilmeleri için CHP tarafından yeniden seçilmesi çağrısında bulundu.

Bu çağrının yalnızca kişilere yönelik olmadığı, hukuk devleti ilkesine, demokratik temsil hakkına ve Meclis'in iradesine sahip çıkma çağrısı olduğu vurgulanan açıklamada, kadın siyasetçilerin TBMM yönetiminde görev almasının, TBMM'de eşitlik kadar, Türkiye siyaseti için de bir gereklilik olduğu belirtildi.