Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, dün, 2025 yıl sonu enflasyon tahminini yüzde 25-29 aralığından yüzde 31-33 aralığına yükseltildiğini açıkladı. Güncellenen rakamlara göre Ocak'ta emeklilerin maaşlarına yansıyacak artışın, seyyanen zam ya da refah payı yansıtılmazsa yaklaşık yüzde 15 civarında kalması, yeni en düşük emekli maaşında 2 bin 500 lira civarında bir artış tahmin ediliyor. Emekliler, içinde bulundukları durumu Esenyurt Meydanı'nda düzenledikleri basın açıklaması ile duyurdu, "Yıllarca bu ülkeye hizmet ettik; fabrikalarda, tarlalarda, atölyelerde, okullarda ve hastanelerde çalıştık. Bugün burada acı bir gerçeği dile getirmek için toplandık: Biz açız!.. Biz 'açız' derken bir slogan atmıyoruz, bir gerçeği haykırıyoruz" sözleriyle iktidara seslendi. ANKA mikrofonuna da konuşan emekliler, "Bıktık, seçim istiyoruz!" dedi.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, dün enflasyon raporuyla ilgili açıklama yaptı ve 2025 yıl sonu enflasyon tahminini yüzde 25-29 aralığından yüzde 31-33 aralığına yükseltildiğini duyurdu. Güncellenen rakamlara göre emeklilerin maaşlarına yansıyacak artışın, seyyanen zam ya da refah payı yansıtılmazsa yaklaşık yüzde 15 civarında kalması, yeni en düşük emekli maaşında 2 bin 500 lira civarında bir artış öngörülüyor. Emekliler, içinde bulundukları durumu Esenyurt Meydanı'nda düzenledikleri basın açıklaması ile duyurdu, "Yıllarca bu ülkeye hizmet ettik; fabrikalarda, tarlalarda, atölyelerde, okullarda ve hastanelerde çalıştık. Bugün burada acı bir gerçeği dile getirmek için toplandık: Biz açız!.. Biz 'açız' derken bir slogan atmıyoruz. Bir gerçeği haykırıyoruz" sözleriyle iktidara seslendi. ANKA mikrofonuna da konuşan emekliler, insanca yaşama yetecek maaş istediler.

Türkiye Emekliler Derneği Esenyurt Şube Başkanı Cafer Cengiz tarafından okunan basın açıklamasında "Bugün burada, milyonlarca emeklinin sesi olarak bir kez daha haykırıyoruz: Emekliler adalet istiyor, eşitlik istiyor, insanca yaşamak istiyor!" denildi. Açıklamada şu ifadeler öne çıktı:

İnsanca yaşanacak bir ücret olarak almak istiyoruz

"Bugün burada acı bir gerçeği dile getirmek için toplandık: Biz açız! Yıllarca bu ülkeye hizmet ettik; fabrikalarda, tarlalarda, atölyelerde, okullarda ve hastanelerde çalıştık. Vergimizi verdik, primimizi yatırdık, devletin çarkını biz döndürdük. Şimdi, ömrümüzün son döneminde emeğimizin karşılığını insanca yaşanacak bir ücret olarak almak istiyoruz.

Ne yazık ki bugün, emekli maaşları geçinmeye değil, hayatta kalmaya bile yetmiyor. Markette elimiz rafta kalıyor, kiralar maaşımızı aşıyor, ilaçlarımızı almakta zorlanıyoruz. Sofralarımızdan et, süt ve meyve eksildi. Birçok emekli torununa harçlık veremiyor. Bu tablo, bu ülkenin emeklisine yakışmıyor.

Yaşam mücadelesi veriyoruz

Bizler, bu ülkenin geçmişinde alın teriyle iz bırakmış, geleceğini inşa etmiş insanlarız. Yolları, okulları, fabrikaları, hastaneler biz yaptık. Bugün bu ülkenin her köşesinde bir emeklinin emeği, bir emeklinin alın teri vardır. Ancak bugün, geçim sıkıntısı, ilaç kuyrukları ve ağır kira yükleriyle yaşam mücadelesi veriyoruz. Oysa bir ülkeyi yönetenlerin en büyük görevi, geçmişine ve emek veren insanlarına sahip çıkmaktır. Bu nedenle bir kez daha sesleniyoruz: Biz siyasi değil, insani bir talebi dile getiriyoruz. Artık 'sabredin' değil, çözüm üretin diyoruz. Artık 'devlet zor durumda' değil, adaletli paylaşım sözünü duymak istiyoruz.

Bu ülkenin yükü değiliz; biz, bu ülkenin emeğiyiz, üretimiyiz, tarihiyiz

Biz, bu ülkenin yükü değiliz; biz, bu ülkenin emeğiyiz, üretimiyiz, tarihiyiz. Bizi yönetenlere hatırlatıyoruz: Emekliler bir yük değil, ülkenin omurgasıdır. Emekliler bir kalem harcama değil, yaşam hakkıdır. Emekliler bir istatistik değil, Cumhuriyet'in yaşayan hafızasıdır."

Talepler

Basın açıklamasında emeklilerin talepleri ise şöyle sıralandı:

"2008 SSK Yasası'yla ortaya çıkan mağduriyetler derhal giderilmelidir.

İntibak yasası çıkarılmalı ve emekliler arasında adil gelir dengesi sağlanmalıdır.

Tüm emekliler için insan onuruna yakışır bir yaşam standardı güvence altına alınmalıdır.

Sağlıkta Katkı Payı kaldırılmalı. Yıllarca prim ödeyen emekliler, bugün tedavi ve ilaçlara ulaşmakta zorlanmaktadır. Sağlık temel bir insan hakkıdır; emeklilerden katkı payı alınmamalıdır.

Her ilçeye huzurevi ve yaşam merkezi kurulmalı. Huzurevleri hem yetersiz hem de emekli maaşlarının çok üzerindedir. Her emekli, güvenli ve sosyal bir ortamda yaşama hakkına sahiptir. Her ilçede ücretsiz veya düşük ücretli emekli yaşam merkezleri kurulmalıdır.

Sonuç Olarak: Bu talepler birer lütuf değil, sosyal devletin emeklisine olan borcudur. Biz bu ülkenin çarkını döndüren elleriz; şimdi yalnızca onurlu, huzurlu ve sağlıklı bir yaşam istiyoruz. Bizler yardım değil, hak istiyoruz. Sadaka değil, adaletli bir gelir dağılımı istiyoruz. Bir ömür emek veren insanlar bugün geçim derdindeyse, orada adalet yoktur. Yetkililere sesleniyoruz: Biz 'açız' derken bir slogan atmıyoruz. Bir gerçeği haykırıyoruz. Emeklilerin yoksulluğu kader değildir. İnsanca yaşamak, her vatandaşın en temel hakkıdır."

ANKA'ya konuşan emekliler: Bıktık, seçim istiyoruz

ANKA'ya konuşan emekliler de gidişattan bıktıklarını ve seçim istediklerini söylediler, bir emekli çay içebilmek için kızından para aldığını belirtirken "bize gidin geberin" diyorlar dedi. Emeklilerin görüşleri şöyle:

"Bugün bakıyoruz memleketin durumu zor durumda yani biz artık bu yönetimden bıktık biz seçim istiyoruz biz emekli olarak biz artık 4. sınıf olduk eskiden 3 sınıf vardı şimdi dördüncü sınıf konumuna düştük onun içinde biz şu anda geçinemiyoruz. Emekliler gerçekten zor durumda biz bir yere gidip de bir çay icemiyoruz bir sohbet edemiyoruz sosyal hayatımız bitmiş artık. 4 tane torunum var dördü de okuyor. Ben 17 bin alıyorum, oğlum asgari ücretle çalışıyor 4 çocuğun okul masraflarını nasıl karşılayacak? Zengin zengin oluyor fakir fakir oluyor bunun içinde bu iktidardan bir an önce kurtulmak istiyoruz, bizlere bir umut yok, gençlerin önü açılmıyor, gençler işsiz, gençler kötü yollarda bunların durması lazım."

Bu sene rezil olduğum kadar hiç bir sene rezil olmamışım

"Seçim zamanı kapımıza gelip de emeklilerden oy istemesinler madem kimse emeklileri düşünmüyor o zaman biz de onları düşünmeyiz. Bir senedir borç altından çıkamadım çok şükür ki 2 tane çocuğum var onlar bana bakıyor. Eğer onlar bana bakmasaydı... Bodrum katında bir evim var bankalar onu da elimden almıştı. Yani emeklilerin sonu mezarlıktır, emekli olduğunuz gibi 1 maaşı alın diğer maaşı almadan 'gidin geberin'... Resmen bunu bize diyorlar. Bana göre enflasyon şu an yüzde 60-90'ı geçmiştir, bu sene bir kilo evime balık götüremiyorum, canım meyve çekiyor yanından geçiyorum fakat alamıyorum, cebime bakıyorum param yok, alamıyorum, kredi kartı kullanıyorum faize girdiği için onunla da alamıyorum. Allah sonumuzu hayır etsin başka ne diyebilirim? 62 yaşındayım 10 seneden fazladır emekliyim bu sene rezil olduğum kadar hiçbir sene de mağdur olmamışım. Şu an burda bir çay içecem vallahi de akşam kızım cebime para koymuş. 20-25 sene devlete hizmet ettik, prim ödedik ama şu anda aydan aya kendimizi zor atıyoruz, enflasyon yüksek diyorlar savaşa girmediniz, kriz gelmedi bir şey olmamış nasıl olur da enflasyon yüksek oluyor. Çalın çırpın emeklilerden kesin asgarî ücretlerden kesin Allahu Teala kimseye bırakmaz"

Bu düzen böyle gitmez

"Yüzde 15 te yapılırsa mümkün değil geçen gün bir yağ aldım 510 liraya, bu emeklinin neyine yeterli olacak? Gidişat hiç iyi değil, Allah cümlemize yardım etsin, millet hepsi darda. İki tane çocuğun kiracı asgari ücret alıyorlar 18 bin lira kira veriyorlar, bu kiralar ne olacak, bu çocukların durumu ne olacak, buna bir cevap bekliyorum çok sıkıntılı bir durumdayız, mağduruz. Çocuğum bebeğine bez mi alsın faturalarını mı ödesin, yol ücretini mi ödesin, doğalgazı var daha ne sayayım illa hırsızlık mı yapalım, bu düzen böyle gitmez inşallah bir düzene girerler"

"Emekli olduğum zaman ne kadar maaş alacağımı bilerek emekli oldum, ben memur emeklisiyim bir memur bugün kaç lira alıyorsa ben onlardan sadece aile zammı denilen ve çocuk yardımı denilen yardımların dışında maaşlarımızın aynı olması gerekiyor, onu bilerek emekli oldum. Ben emekli olurken bunları araştırıyorum emekli olurken geçilebileceğimi biliyorum. Şimdi asgari ücretten daha az maaş alıyorum ben ilk emekli olduğumda asgari ücretin 2,5 katı maaş alıyordum. Şimdi asgari ücretin altında maaş alıyorum.
Nasıl ifade edeyim bizden çalınıyor farklı bir yöntem deneyerekten bizleri mağdur ediyor"

Artış en azından yüzde 50'nin üzerinde olmalıdır

"Emekliler bu ülkenin en mağdur kesimi oluşturan sınıftır o nedenle emeklinin maaşı asgarî ücretinin üstü olmalıdır. Eğer açlık sınırının altında yurttaşına maaş veren bir hükümet varsa orada adalet beklenemez, onun için emekliye %15 artış değil emeklinin artışı en azından bugünkü şartlarda %50'nin üzerinde olmalıdır biz emekliler olarak bu ülkede enflasyonu TÜİK'in açıkladığı rakama inanmıyoruz... Biz emekliler olarak parasını peşin ödedik gün sayısını koydular devlet bir sözleşme yapmış şu kadar çalışacaksın ben de seni emekli edeceğim, biz o prim sayısını peşin ödedik bir gün eksiğimiz olsa. O sözleşme içinde tek bir eksiğimiz olsa devlet bize emekli yapmazdı her emekli primini günü gününe ödemiş parasını, peşin ödemiş parasını... Peşin ödediğimiz kendi paramızı alıyoruz devlet bize ekstra hediye etmiyor. Biz kendi paramızı alıyoruz, bugünkü emekli maaşları bugünkü devletimiz bizden kestiklerini bizden kısıtıklarını iş adamlarını aktarıyor, bizden alıyor onlara veriyor yüzde yirmilik kesimi besliyor %80'lik kesimi ve açlığa talim ediyor biz bu düzenin bu sistemin değişmesini istiyoruz"

"Ekmek 1 liraydı şimdi 15, 20 lira, bir simit 20 lira yani emekli bu durumda nasıl halinden memnun olacak? Halimizden memnun değiliz... Refah payı verse ne olur vermese ne olur 10 kuruş verecek öbür taraftan 20 kuruş yine bizim cebimizden çıkaracak"