Haber: FATOŞ ERDOĞAN

Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun 'kurul halinde çalışan kamu görevlilerine karşı görevlerinden dolayı alenen zincirleme hakaret' suçundan 1 yıl 3 ay 15 günden 4 yıl 1 aya kadar hapisle cezalandırılması talep ediliyor. Savcı, hapis cezasının yanı sıra İmamoğlu hakkında Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 'siyasi yasak' içeren 53. maddesinin de uygulanmasını da istiyor.

Bugün görülen duruşmada, savcı "yeni delillerin toplanması", "delillerin yeniden değerlendirilmesi" ve "esas hakkındaki mütalaa açısından incelenmesi" için süre verilmesini talep etti, tanıkların dinlenmesini istedi. Mahkeme, savcının talebinin ardından duruşmayı 21 Eylül tarihine erteledi.

Dokuz8Haber'in yerinde izlediği duruşmada dışarda büyük bir kalabalık beklerken Adliye içinde küçük salon verildiği için sorun yaşandı. İmamoğlu davasını izlemek isteyen çok sayıda gazeteci, milletvekili ve yurttaş salona giremedi. Yer yer arbede yaşandı. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na "siyasi yasak" talep edilen davaya CHP milletvekilleri Aykut Erdoğdu, Turan Aydoğan, Gökhan Zeybek ve Sibel Özdemir ile CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu da katıldı.

Uzmanlara göre Ekrem İmamoğlu'na iki yıldan fazla ceza gelir ve bu ceza onanırsa siyaset yasağı da gelebilecek. Haberimiz yayına girdiği dakikalarda duruşma henüz başladı ve Ekrem İmamoğlu duruşmaya katılmadı.

Duruşma sonrası açıklama yapan CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu "Bizi cezalarla boğarak çalıştırmamaya uğraşıyorlar. Yarın da davam var. İstanbullulardan davaya katılım değil, kapı kapı çalışmasını rica ediyorum" dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, Saray iktidarına "haksız, hukuksuz, temelsiz davalardan vazgeçmesini" tavsiye etti. Erkek "Adaleti çürüttükleri için aş, iş, ekmek azalıyor. İktidarın yapması gereken enflasyonla, işsizlikle, yoksullukla mücadele etmektir." diye konuştu.

NE OLMUŞTU?

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 4 Kasım 2019'da İmamoğlu’nun Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi’nde yaptığı konuşmayı hedef alarak “Avrupa Parlamentosu’na gidip, Türkiye’yi şikâyet eden ahmağa söylüyorum, bunun bedelini bu millet sana ödetecek” ifadesini kullanmıştı.

imamoglu2

İmamoğlu, gazetecilerin Soylu'nun bahsi geçen sözleriyle ilgili sorusu üzerine "31 Mart’ta seçimi iptal edenler, dünyada, Avrupa’da onların gözünde nereye düştüğümüze baksınlar. 31 Mart’ta seçimi iptal edenler ahmaktır, önce oraya bir odaklansın” diye yanıt vermişti.

"AHMAK KELİMESİNİN MUHATABI SÜLEYMAN SOYLU'DUR" DEMİŞTİ

Soruşturmanın davaya dönüşmesi sonrası İmamoğlu, ocak ayında görülen duruşmada kendisini şu sözlerle savunmuştu:

mahkeme-1

"Öncelikle burada verilen demeç bir soru üzerine verilen demeçtir. Sorunun temelinde İçişleri Bakanı'nın şahsıma yönelik açıklamalarında 'Ahmak' kelimesini kullanmasıdır. Söz konusu cevabım bu sorunun üzerine olmuştur. Dolayısıyla bana kullanılan bu 'ahmak' kelimesine karşılık olarak kullanılmış bir kelimedir ve muhatabı da Sayın İçişleri Bakanı'dır. Dolayısıyla asla YSK'yı veya üyelerini herhangi birisini muhatap olarak böyle bir beyanda bulunmadım.

Seçimin iptal etmesine yönelik bütün siyasi aktörler, hükümeti temsil eden siyasi kimlikler ve herkes bu konuda beyanda bulundular. YSK'nın ne yaptığı ya da ne kararlar verdiği benim sözümün muhatabı değildir. Benim irademi kendi ifadem tanımlar. İptal edenler ibaresinden ettirenleri kastettim. YSK üyelerini kastetmedim."