Eczacılık Fakültesi öğrencileri, Türk Eczacıları Birliği Gençlik Komisyonu’nun öncülüğünde CİMER’e şikayet kampanyası başlattı. Öğrenciler, sayısı 57’ye ulaşan eczacılık fakültelerinin artık açılmaması gerektiğini dile getiren yüzlerce isteği CİMER’e iletti.

Eczacılık Fakültesi öğrencileri, Türk Eczacıları Birliği Gençlik Komisyonu’nun öncülüğünde CİMER’e şikayet kampanyası başlattı. Öğrenciler, sayısı 57’ye ulaşan eczacılık fakültelerinin artık açılmaması gerektiğini dile getiren yüzlerce isteği CİMER’e iletti.  Öğrenciler, konuya ilişkin düşüncelerini ise şu şekilde aktardı:

"İŞSİZLİK' KAVRAMINI BENİMSETECEK DURUMA GELDİ"

Hacettepe Üniversitesi'nden Buse Esra Mercan, “Eczacılık eğitimine başladığımız ilk günden beri bizlere aşılanan 'Toplumun en yakın sağlık danışmanı' sözü, maalesef eczacılık fakültelerinin sayısının artması ve niteliklerinin düşmesi; mesleğimizin itibarını zedelemekle kalmayıp, bizlere büyük bir "işsizlik" kavramını da benimsetecek duruma gelmiştir.”

"FAKÜLTELER ARTIYOR, İSTİHDAM AZALIYOR"

Mersin Üniversitesi'nden Zeynettin Aktürk, “Fakülteler artıyor, istihdam azalıyor! Türkiye'nin beyinleri gelecek kaygısı yaşıyor. Açılmakta olan yeni fakülteleri endişe içerisinde takip ediyoruz.”

"NİTELİKTE ARTIŞ BEKLERKEN, NİCELİKTE DÜNYA ÜÇÜNCÜSÜ OLDUĞUMUZ BU DURUMUN ÖNÜNE GEÇMELİYİZ"

İstanbul Üniversitesi'nden Çağla Çelikarslan, “Eczacılık fakültesinde öğrendiğimiz çok temel bir bilgi vardır: Dozu doğru ayarlanmamış her madde insan sağlığına zararlıdır. Eczacılık fakültelerindeki bu dozu ayarlanmamış artış da mesleğimize zararlıdır. Nitelikte artış beklerken, nicelikte dünya üçüncüsü olduğumuz bu durumun önüne geçmeliyiz.”

"ECZACILIK FAKÜLTELERİNİN BİR İTİBARININ KALMASI SÖZ KONUSU DAHİ OLAMAYACAKTIR"

Atatürk Üniversitesi'nden Serhat Yeter ise şu şekilde konuştu:  “Halihazırda eczacılık fakültelerinden mezun olan meslektaşlarımız dahi iş imkânı konusunda bu kadar düşünceli olurken, yeni eczacılık fakültelerinin açılması, hatta bu bile yetmezmiş gibi aktif fakültelerdeki kontenjanların artırılması da, hem mezun olmuş eczacıların hem de geleceğin eczacılarının psikolojilerini bozacak düzeyde kaygılı olmalarına sebep olmaktadır. Bu şekilde bir yol izlenmeye devam edildiği takdirde eczacılık mesleğinin, eczacılık fakültelerinin bir itibarının kalması söz konusu dahi olamayacaktır.”