Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Merkezi (DİSK-AR) tarafından hazırlanan "Asgari Ücret Araştırması 2026" raporuna göre, Türkiye’de özel sektörde çalışan her iki işçiden birinin asgari ücret ve altında ücret aldığı belirtildi. TÜİK 2024 Hanehalkı İş Gücü Araştırması'nın mikro verileri kullanılarak hazırlanan çalışmada, özel sektör çalışanlarının yüzde 46,7’sine tekabül eden 8,4 milyon işçinin asgari ücret ve altında gelir elde ettiği vurgulandı. Asgari ücretin yüzde 5 fazlası ve bu seviyenin altında çalışanların oranının ise yüzde 49,6’ya yükseldiği ifade edildi.
3,6 MİLYON İŞÇİ YASAL ASGARİ ÜCRETİN ALTINDA ÇALIŞIYOR
Raporda sunulan verilere göre, 3,6 milyon işçinin yasal olarak belirlenen asgari ücretin dahi altında bir kazançla çalıştırıldığı kaydedildi. İlgili dönemdeki asgari ücretin yarısı olan 8 bin 500 lira ve altında gelirle yaşayanların sayısının 1,6 milyona ulaştığı, bu tablonun her 100 işçiden 9’unun derin yoksulluk koşullarında hayatını sürdürmeye çalıştığını gösterdiği belirtildi. Asgari ücretin aynı zamanda bir kadın işçi sorunu olduğu vurgulanan çalışmada, kadın çalışanların yüzde 60,1’inin asgari ücret ve altında gelir aldığı bilgisine yer verildi. Asgari ücretin yüzde 5 fazlası ve altında ücret alan kadınların oranının yüzde 63,7 olduğu, buna karşın asgari ücretin iki katından fazla kazanan kadınların oranının yalnızca yüzde 7,3 seviyesinde kaldığı bildirildi.
KAYIT DIŞI ÇALIŞANLARIN YÜZDE 83,5’İ ASGARİ ÜCRET VE ALTINDA GELİR ALIYOR
Çalışmada, kayıt dışı istihdam edilen işçilerin asgari ücret yoksulluğundan en ağır etkilenen kesim olduğu ifade edildi. Kayıt dışı çalışanların yüzde 83,5’inin asgari ücret ve altında, yüzde 85,3’ünün asgari ücretin yüzde 5 fazlası ve altında, yüzde 91,7’sinin ise asgari ücretin yüzde 20 fazlası ve altında ücret aldığı belirtildi. Her 10 kayıt dışı işçiden 4’ünün asgari ücretin yaklaşık yarısı olan 8 bin 500 lira ve altında bir gelirle çalışmak zorunda kaldığı, bu durumun ücretleri aşağı çeken ve yoksulluğu derinleştiren temel unsurlardan biri olduğu vurgulandı.
Veriler, asgari ücret ile ortalama ücretler arasındaki farkın hızla kapandığını da ortaya koydu. 2012 yılında brüt asgari ücretin ortalama brüt ücretin yüzde 44’ünü oluşturduğu, bu oranın 2022 yılında yüzde 64’e yükseldiği ifade edildi. Ortalama ücretin asgari ücrete oranının ise aynı süreçte 2,25 kattan 1,56 kata gerilediği kaydedildi. 2025 yılı için net 22 bin 104 lira olarak belirlenen asgari ücretin açlık ve yoksulluk sınırının altında kaldığı belirtilen raporda, Kasım 2025 itibarıyla asgari ücretin açlık sınırının yüzde 18, yoksulluk sınırının ise yüzde 76,2 altında olduğu bilgisi paylaşıldı. Hükümetin asgari ücret tespit sürecini tek taraflı yürüttüğü ifade edilen çalışmada, asgari ücretin toplu pazarlık, sendikal örgütlenme ve adil bir vergi sistemiyle desteklenmesi gerektiği vurgulandı.




