Atatürk Havalimanı'nda düzenlenen TEKNOFEST'te konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İsrail Başbakanı Netanyahu'nun “Kudüs bizim şehrimiz” sözlerine ilişkin açıklamalarda bulundu.
Erdoğan, "Kudüs'ü savunmak barışın ve insanlığın ortak değerlerini savunmaktır. Çıkmış bir de utanmadan halen kitabenin peşine düşüyor. Değil size o kitabeyi, Kudüs’ü Şerif’e ait tek bir çakıl taşını dahi vermeyiz." ifadelerini kullandı.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, "Burası bizim şehrimiz sayın Erdoğan. Sizin değil, bizim şehrimiz. Her zaman bizim şehrimiz olacak. Bir daha bölünmeyecek" demişti. Netanyahu'nun bu sözleri, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Ekim 2020'de yaptığı bir konuşmadaki ifadelerine istinaden söylediği düşünülüyor.
Erdoğan, o dönem TBMM'de yaptığı konuşmada Kudüs'te Osmanlı döneminden kalan izlere dikkat çekmiş, "Yani Kudüs bizim şehrimizdir, bizden bir şehirdir" demişti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 18 Eylül'de günü katıldığı bir programda da bu konuya değindi.
"Biz, bize sataşanların daha iki, üç nesil önce geldiği topraklarda yüzyıllar boyunca hüküm sürdük, tüm cihana nizam verdik, adaletin kılıcı olduk" diyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Biz bu coğrafyada ne misafiriz ne de işgalciyiz. Bu coğrafyada ev sahibiyiz. Bin yıldır buradayız. Kıyamete kadar da burada olacağız."
Erdoğan, 16 Eylül'de basına yansıyan açıklamalarında da Netanyahu'yu Hitler'e benzetmişti.
Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Sözcüsü Ömer Çelik Netanyahu'nun Erdoğan'a yönelik sözlerinin "yok hükmünde" olduğunu söylemişti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan İstanbul’daki Atatürk Havalimanı'nda düzenlenen TEKNOFEST programına katıldı.
Programda konuşan Erdoğan şunları kaydetti:
"Milli teknoloji hamlemizin genç akıncıları milletimizin gurur kaynağı olmayı sürdürüyor. Bütün kalbimle inanarak söylüyorum. Sizin gibi zihni ve ufku açık merakı diri, şahsiyeti ile hem de geliştiği ürünlerle göz kamaştıran genç arkadaşlarımızı gördükçe inanın istikbale daha bir güvenle bakıyoruz. Alanlara, meydanlara, şehirlere ve ülkelere sığmayan coşkunuz için teknolojiye olan tutkunuz için her birinize teşekkür ediyorum. Sınırlarımızı aşan bu başarı tablosunu fikir ve icatları ile süsleyen siz genç kardeşlerime şükranlarımı sunuyorum. Hayallerinizin peşinden koşma iradesi gösterdiğiniz için sizleri ayrı ayrı tebrik ediyorum.
Küresel bir markaya dönüşen TEKNOFEST bugüne kadar 11 milyon ziyaretçiyi ağırladı. Bu ziyaretçilerin önemli bir kısmı gençlerimizdi. TEKNOFEST’in yine rekorlar kırmaya devam edeceğine inanıyorum. Vakti ve imkanı olan tüm vatandaşlarımızı, gençlerimizi TEKNOFEST 2025’in havasını solumaya bu güzellikleri yerinde görmeye davet ediyorum.
Türkiye olarak teknolojide ve savunma sanayiinde çok farklı bir ivme yakalamış durumdayız. Bölgemizden başlayarak tüm dünyada artık Türk savunma sanayiinin hamleleri konuşuluyor. Tüm ambargolara rağmen elde ettiğimiz kazanımlar asla tesadüf değildir. Türkiye’nin yerli ve milli teknolojide eriştiği bu nokta, birileri tarafından bize gençler altın tepsi ile sunulmadı. Biz buralara dişimizle tırnağımızla geldik. Alın teri, yürek teri dökerek geldik. Gecemizi gündüzümüze katarak geldik. Çok bedel ödedik hedeflerimize aramıza hiçbir engelin girmesine izin vermedik. Türkiye’nin başarılarının gerisinde zorluklar, baskılar, tehditler karşısında yılmadan mücadele eden vatan evlatlarının tertemiz emekleri vardır. Ürettiğimiz her üründe, geliştirdiğimiz her teknolojide ülkesi için tüm varlığını ortaya koyan fedakar insanların gayretleri vardır.
"SAVUNMA İHRACATINDA DÜNYANIN EN BÜYÜK 11’İNCİ ÜLKESİ KONUMUNDAYIZ"
Savunma ihracatında dünyanın en büyük 11’inci ülkesi konumundayız. İHA ve SİHA teknolojisinde dünyada ilk 3’teyiz. Tasarımda, seri üretimde, kendi savaş gemisini denize indiren 10 ülkeden biriyiz. İHA ve SİHA’larımızla tamamı yerli üretim uçak ve helikopterlerimizle Gök Vatan’da çıkarma gemilerimiz, insansız deniz araçlarımız, fırkateynlerimiz, karakol ve mayın gemilerimizle Mavi Vatan’da yeni nesil insansız araçlarımızla, tanklarımız ve otonom zırhlı muharebe araçlarımızla kontrol, radar ve elektronik harp sistemlerimizle karada gücümüze güç katıyoruz.
"ÇELİK KUBBE’Yİ ENVANTERİMİZE KATARAK TARİHİ BİR EŞİĞİ DAHA GERİDE BIRAKTIK"
Son olarak 27 Ağustos’ta toplam 47 araçtan oluşan Çelik Kubbe’yi envanterimize katarak tarihi bir eşiği daha geride bıraktık. Savunma sanayii destanımızı yazmaya daha yeni başladık. Sadece savunma sanayii alanında değil yapay zeka teknolojilerinde de atılımların hazırlığı içindeyiz. Türkiye’nin sosyal medyası elektronik sosyal hizmete girdi. KIZILELMA'mız olan Türkiye Yüzyılı’nın inşası başlamıştır. Kutlu bir yolculuğun ortasındayız. Şimdi yeni adımları atıyoruz. Artık bundan geriye dönüş olmayacak. Emin adımlarla hedefe doğru yürüyoruz ve yürüyeceğiz. Bu mücadele kervan inşallah kazasız, belasız menziline ulaşacaktır.
"DEĞİL SİZE O KİTABEYİ, KUDÜS’Ü ŞERİF’E AİT TEK BİR ÇAKIL TAŞINI DAHİ VERMEYİZ"
Türkiye artan gücüyle mazlumlara umut zalımlara korku veriyor. İlk kıblemiz Kudüs’ü şerifle ilgili hadsiz ifadeler kullanarak kendince bir şeyler deniyor. Biz elbette onların ne yapmaya çalıştığının bilincindeyiz. Elinde 65 bin Gazzeli mazlumu kanı olan canilere şunu söylüyorum. Kudüs Müslümanlarla birlikte tüm insanlığın onurudur. Kudüs'ü savunmak barışın ve insanlığın ortak değerlerini savunmaktır. Çıkmış bir de utanmadan halen kitabenin peşine düşüyor. Değil size o kitabeyi, Kudüs’ü Şerif’e ait tek bir çakıl taşını dahi vermeyiz.
"BAĞIMSIZ VE EGEMEN BİR FİLİSTİN DEVLETİ KURULUNCAYA DEK MÜCADELEMİZ SÜRECEK"
Bu can bu tende olduğu müddetçe ecdadın emanetlerine sahip çıkacak Kudüs’ten elimizi hiç çekmeyeceğiz. İşgalciler istemese dahi biz Müslümanlarla birlikte tüm inançların hakkını savunmaya devam edeceğiz. Hangi sinsi hesabı yaparlarsa yapsınlar 1967 sınırları dahilinde başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız ve egemen bir Filistin devleti kuruluncaya dek mücadelemiz sürecek. Sokaklarından süt ve bal akan kutsal şehre kalıcı huzuru yarın gelecek. Buradan 23 aydır maruz kaldıkları onca barbarlığa rağmen topraklarını terk etmeyen Gazzeli kardeşlerimizi bir kez daha hürmetle selamlıyorum."





