Çin'in egemenlik iddialarıyla Tayvan üzerindeki askeri, diplomatik ve ekonomik baskıyı arttırdığı ve son üç yıldır ada çevresinde hemen hemen her gün askeri operasyonlar gerçekleştirdiği bir dönemde atılan adım, "dikkat çekici bir hamle" olarak değerlendirildi.
Kararın, "Çin'in olası saldırılarına karşı Ada'nın savunma kapasitesini güçlendirmek" amacıyla alındığını belirten Tsai, ülkesinin barış istediğini ama aynı zamanda kendini savunabilmesi gerektiğini de dile getirdi.
Zorunlu askerlik süresinin uzatılması kararını "inanılmaz derecede zor" olarak nitelendiren Tsai, düzenlediği basın toplantısında "Tayvan yeterince güçlü olduğu sürece, tüm dünyada demokrasi ve özgürlüğün merkezi olacak ve savaş alanı haline gelmeyecektir." ifadesini kullandı.
Tsai, yedek askerlerin eğitimi dahil mevcut askeri sistemin, özellikle adaya hızlı bir saldırı başlatması halinde Çin'in yükselen askeri tehdidiyle başa çıkmak için verimsiz ve yetersiz olduğunu sözlerine ekledi.
Tayvan lideri şöyle konuştu:
"Tayvan dünyaya şunu söylemek istiyor: Demokrasi ve diktatörlük arasında demokrasiye olan inancımız tamdır. Savaş ve barış arasında, barışta ısrar ediyoruz. Anavatanımızı korumak ve demokrasiyi savunmak için cesaret ve kararlılık gösterelim."
Askerlerin Amerikan kuvvetleri tarafından kullanılan daha güçlü silahları kullanma gibi daha yoğun bir eğitimden geçeceğini de aktardı. Tayvan lideri buna savaş talimleri, Stinger uçaksavar füzeleri ve tanksavar füzelerinin de dahil olduğu belirtti.
