Bektaş, "900 milyar TL'nin yüzde 40'ını sübvanse edecek; yaklaşık 360 milyar TL. 360 milyar TL'lik tutarı devlet, TOKİ aracılığıyla müteahhitlere aktaracak… Bu kadar adaletsizliğin olduğu yerde, seçim arifesinde ‘Türkiye bütçesinin neredeyse üçte birinin ben müteahhitlere aktaracağım’ diye, bir katalog satışı ile yüzyılın projesi olarak ilan ettiler” diye konuştu.

Erol Bektaş, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıkladığı yeni sosyal konut projesini ANKA Haber Ajansı'na değerlendirdi. Bektaş, sosyal konut projesi için başvuru ücreti alınmasına ilişkin, "Aslında sosyal konut projesi olmadığını başvuru ücretiyle gösterdi. İlk etapta, iki yıl sonra teslim edilmek üzere 250 bin adet konut, 100 bin adet iş yeri ve arsa... Bunlarla ilgili başvurularda konutlarla ilgili her vatandaş 500 TL; iş yerleriyle ilgili olarak da 2 bin TL başvuru esnasında ödeme yapacak. Sosyal bir projede böyle yüksek, taksiye bindiğinizde taksimetrenin aç-kapa ücreti gibi bir ücret alınmasının, sosyal bir proje olmasını zedelediğini düşünüyorum" dedi. 

"DÜNKÜ HESAPLAMALARIMA GÖRE 500 MİLYON TL"

Bektaş, sosyal konut projesinin sosyal bir proje olduğunu düşünmediğini ifade ederek, "Tabii biz dahil herkes, yoksul kesimin konut sorununun giderilmesini ister. Bir sosyal devlet de anayasa gereği bunu gidermek zorundadır zaten. Ancak dikkatimi çeken şu ki bu proje ile ilgili olarak başvuran vatandaşlarımızdan, benim dünkü hesaplamalarıma göre 500 milyon TL civarında bir başvuru ücreti toplayacağı gözüküyordu. Bunun giderek de artacağını düşünüyorum. Daha ortada konut yokken başvuru ücreti olarak bu kadar yüksek meblağların alınması bile iyi niyetli bir proje olarak görmememe sebep oldu" diye konuştu. 

"DEVLETİN 20 MİLYAR TL'Yİ AŞAN TUTARDA PEŞİNAT TOPLAYACAĞI GÖZÜKÜYOR"

Bektaş, başvuru sayısının 1,5 milyonu geçtiğinin anımsatılması üzerine, "Bu rakam çok ciddi bir rakam. Ben, 500 milyon TL'yi söylerken bunu dünkü tahminlerime göre söylemiştim. Ama söylediğiniz rakamlarla başvuru ücretinin bile 750 milyon TL'ye yükseldiğini kabaca hesaplayabiliyorum. Peşinat meselesi, bu projenin ne amaçla yapıldığını gösteren ana temayı oluşturuyor. Kabaca bir hesap yaptığımızda, burada ortalama fiyatın 750 bin TL olduğunu varsayarsak ve konutların hepsine de talep geldiğine göre kabaca bu katalog satıştan, ortada herhangi bir konut yok, devletin yaklaşık 20 milyar TL'yi aşan tutarda peşinat toplayacağı gözüküyor" dedi. 

"YA VERGİLER YOLUYLA YA BORÇLANMA YOLUYLA TOPLUMUN SIRTINA KAMBUR BİNDİRİLECEK"

Projenin kendisine itirazının olmadığını belirten Bektaş, "Projenin uygulanamayacağına dair kaygılarımız var. Ülke bir seçim sathı mailinde. Seçim sathı mailindeki bir ülkede neredeyse Türkiye bütçenin yarısı kadar büyüklükteki 900 milyar TL tutarındaki bir yatırımın yüzde 40'lık kısmının devlet tarafından finanse edilecek olması, toplumsal mutabakatı ve güçlü bir iktidarı gerektirir diye düşünüyorum. Bu projenin finansmanı nasıl sağlanacak? Finansmanı sağlanmış mı? Eğer projenin finansmanı sağlanmamışsa ki şu ana kadar bununla ilgili bir açıklama yok, bütçede buna ayrılmış bir rakam da yok, muhtemelen gelecekte ya vergiler yoluyla ya borçlanma yoluyla toplumun sırtına büyük bir kambur bindirilecek" diye konuştu. 

"360 MİLYAR TL'LİK TUTARI DEVLET, TOKİ ARACILIĞIYLA MÜTEAHHİTLERE AKTARACAK"

Bektaş, "900 milyar TL'nin yüzde 40'ını sübvanse edecek; yaklaşık 360 milyar TL. 360 milyar TL'lik tutarı devlet, TOKİ aracılığıyla müteahhitlere aktaracak. Ülkenin bu kadar gelir dağılımı adaletsizliğinin zirve yaptığı -ki en zenginler ile yoksullar arasında 23 kata, servet eşitsizliği de 91 kata ulaşmış durumda- bu kadar adaletsizliğin olduğu yerde, seçim arifesinde ‘Türkiye bütçesinin neredeyse üçte birini ben müteahhitlere aktaracağım’ diye, bir katalog satışı ile yüzyılın projesi olarak ilan ettiler" eleştirisini yaptı. 

"TOKİ KONUTUNUN PEŞİNATINI EMEKLİ İKRAMİYESİ İLE VEREMEYECEĞİMİZ BİR TÜRKİYE'YE EVRİLDİK"

Yurttaşların alım gücüne değinen Bektaş, "20 yıl önce bir vatandaşımız, emekli olduğunda emekli parası ile çok rahatlıkla bir ev alabiliyordu, hatta dört gözle emekli olmayı bekliyordu insanlar. Maalesef bugün geldiğimiz noktada, bu TOKİ konutunun peşinatını bile bir emekli ikramiyesi ile veremeyeceğimiz bir Türkiye'ye evrilmiş durumdayız" dedi. 

"KONUT FİYATLARI 5-10 KAT ARTTI"

Sosyal konut projesine başvuru sayısı üzerine ise Bektaş, "1,5 milyon başvuru gelmiş iki günde. Ardında yatan gerçeklik ne? Üç yıl önce 250 bin TL'lik konutun bugün 2,5 milyon TL olduğunu söylersek herhalde abesle iştigal etmemiş oluruz. Bu gösteriyor bize, Türkiye'de son üç yılda konut fiyatlarının neredeyse 5-10 kat arttığını. Kiraların aynı şekilde arttığını ve ev sahipleri ile kiracılar arasında davaların dolup taştığını görüyoruz. İki günde 1,5 milyon başvuru, bize bir gerçeği gösteriyor. İnsanlar, Türkiye siyasetinde iktidarın ve ekonominin geleceğine güvenmiyorlar. Bugünden geleceğe doğru fiyatların çok daha yükseleceğini, enflasyonun çok daha artacağını düşünüyor olsa gerek ki ‘acaba bize de çıkar mı, biz de böyle bir ürünü piyasa koşullarının altında alabilir miyiz’, umut ediyorlar" diye konuştu.