Duruşmanın ardından açıklama yapan köylülerin avukatı İsmail Hakkı Atal, madencilik faaliyetlerinin çevresel tehdidine dikkat çekti:
"Toprağımızı, suyumuzu, havamızı siyanürlü altın madenlerinden korumak bir milli güvenlik meselesidir. Devletin beka meselesidir. Devlet yöneticilerinin bunu öğrenmesi gerekmektedir."
"Cumhur İttifakı Bir Yandan Açılım Yaparken, Bir Yandan Siyanürlü Maden Ruhsatı mı Verecek?"
Avukat Atal, maden arama izninin Çal Baba İnanç Merkezi gibi Alevilerin 500 yıldır kutsal saydığı bir alanın hemen yanında verilmesini eleştirdi. Atal, siyasi iktidarın çelişkili politikalarını da gündeme taşıdı:
"Cumhur İttifakı bir taraftan Alevi açılımı yaparken bir taraftan da Alevilerin inanç merkezleri üzerine siyanürlü altın madeni ruhsatları mı verecek?"
Atal, maden arama ruhsatıyla gerçekleştirilmek istenen siyanürlü altın madenciliği projesinin, yakınlardaki Güzelce Barajı’ndan beslenen 31 köyün de içinde olduğu ovalara zarar vereceğini dile getirdi.
Köylülerden Kararlılık Mesajı
Mahalle muhtarları da yaşam hakları için mücadele edeceklerini belirtti. Killik Köyü Muhtarı Yener Şahin, "Toprağın üstü altından kıymetlidir. Bu davamızı sonuna kadar takip edeceğiz. Vazgeçmek yok" dedi.
Mahkeme, davanın konusuz olduğu yönündeki davalı şirket ve Valilik avukatlarının reddi talebini değerlendirerek kararını açıklayacak.