Halkların Demokratik Partisi (HDP) 4’üncü Olağanüstü Kongresi, Dünya Ticaret Merkezi’nde gerçekleştirildi. HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar, kongrede konuşma yaptı.

Pervin Buldan'ın açıklamasının satır başları şöyle:

"Bu kongreyi gerçekleştirirken küçük bir kongre yaptığımızın bir değişikliğe, dönüşüme gittiğimizin farkındayız ama HDP toprağa düşen cemre gibi umudun içinde filizlenen bir sevgi fidanıdır. Bu fidanı yıkmak isteyenler, bu fidana göz dikenler, bu toprağın içinden fışkıran bu cemreyi yok etmeye çalışanlar iyi bilsinler ki, operasyonlarla kayyımlara, kayyım darbeleriyle, kumpas davalarıyla, kapatma davalarıyla bu mücadeleyi bitiremeyeceklerini bilsinler. Bütün bu operasyonlara karşı dimdik ayakta olduğumuzu görsünler, bilsinler. Mücadelemiz her yerdedir, meydanlardadır, sokaklardadır, tarlalardadır, cezaevlerindedir, mahkeme salonlarındandır ve bu ülkede barışı talep eden, demokrasiyi savunan her insanın yüreğindedir, kalbindedir. Yaşamın her alanındadır. O yüzden diyoruz ki bizleri bitirmeye çalışanlara bizleri yok etmeye çalışanlara dimdik ayakta olduğumuzu göstermenin bir andıdır. 

"ÇÖZÜMÜN YOLUNU TIKAYAMAZSINIZ"

Ülke olarak ağır bir süreçten geçtiğimizin farkındayız. Ülkenin her alanında krizlerin ve kaosların ortaya çıkmasının birçok nedeni vardır. Kürt sorunu, eşitlik sorunu, tecrit sorunu, kayyım darbesi, kadın kırımı, talan sorunu, yolsuzluk sorunu, gerçek adalet ve gerçek demokrasi sorunu, bu ülkenin başlıca sorunlarının başında gelir. Bunun için mücadeleyi büyütmek dimdik ayakta tutmak, bu sorunları gidermek açısından oldukça önemlidir. HDP bunun için kurulmuş bir partidir. Onurlu barış mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz. Kürt sorununun demokratik yollarla çözümü müzakere ve diyalog yollarıyla çözülmesi için mücadelemize daha sıkı sarılıp bu mücadeleyi büyüteceğiz. Mutlak tecrit karşısında mücadeleyi daha kararlı yürüteceğimizin sözünü veriyorum. İmralı’da Sayın Öcalan’a mutlak tecrit uygulayan devlet aklı bilsin ki çözümün ve barışın yolunu asla tıkayamazsınız. Biz tecridi mücadelemizle yıkacağımızın sözünü bir kez daha haklarımıza vermek istiyoruz. 

"MÜCADELEYİ BÜYÜTECEĞİZ"

Barışta ısrar eden bir halka karşı tecrit uygulanmasını kabul etmiyoruz. Çünkü Sayın Öcalan'a uygulanan tecrit aynı zamanda barışa, demokrasiye, ülkenin geleceğine uygulanan bir izolasyondur, tecrittir. Bu ülkede bütün halkların, kimliklerin, inançların, anadil hakkı ve inanç özgürlüğü için mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğimizi belirtmek istiyorum. Engelli arkadaşlarımızın mücadelesinde yanlarında olacağız. Kürdün, Alevi’nin, Ermeni’nin, Süryani’nin, Êzidî’nin, Roman’ın, Çerkes’in, Laz’ın, Pomak’ın hakları için mücadeleyi daha da büyüteceğimizin sözünü veriyoruz. Sivil demokratik çoğulcu bir anayasanın bu ülkede yer bulmasının mücadelesini vereceğimizin sözünü veriyorum.  Yoksulluk ve sefalet dayatmasına karşı eşit bölüşüm için emeğin hakkı için emekçilerle 1 Mayıs'ta olduğu gibi yürümeye işçinin emekçinin yanında olacağımızın sözünü veriyoruz. Kayyım rejimine karşı büyük bir mücadele yürüyeceğimizi, kayyumları sandıklarda da meydanlarda da yok edeceğimiz sözünü veriyoruz. Doğanın talanı karşısında Cudi’de, Akbelen’de bir ağacın direnci gibi dirileceğimizin sözünü veriyorum. Bu yüzden gerçek muhalefet odağı olan HDP’nin temsil ettiği çizgi bu meselelerin özünde yatıyor. 

Kürt halkını tanımayan ve onların her kesimi ve temsilcisini tanımayanlara karşı birlik ve beraberlik içinde olmaya davet ediyorum. Demokratik birliğin kaçınılmaz olduğunu önemle belirtmek istiyorum. Newroz duruşuyla, iradesiyle birlik olalım, bu ülkede Kürt halkını yok sayanlara karşı, Kürt halkını bitirmeye çalışanlara karşı, dilimizi, kültürümüzü inkar edenlere karşı Kürt halkının birliğini zaman yaymadan kuralım ve buna öncülük edelim. Her bijî yekitiya gelê kurd diyene kadar bu mesele üzerinde duralım. Sevgili kadınlar HDP gerçek bir kadın partisidir. Kadınlar HDP ile büyük kazanımlar elde etti ve çok büyük mücadeleler elde etti. Elbette büyük kazanımlarımız oldu. Tarih kadınlarla yol alacak kadınlar yaşamın her alanında öncülük etmeye yol almaya yol aramaya devam edecek. İnsanlara cesaret vermeye devam edecek. Her ne olursa olsun kadınlar artık durdurulamayacak bir değişim gücüdür. Değiştireceğiz, inşa edeceğiz ve kazanacağız. Jin jiyan azadî sloganını dünyanın her yerinde dillendirip yankılandıracağız.

Bu çatı altında mücadele yürütmekten HDP fikriyatının bir emektarı, bir ferdi olmaktan her zaman büyük bir onur duydum. Bu dava son nefesini verenlerin dahi borçlu gidiyorum diyenlerin davasıdır. İşte ben de son nefesimi verene kadar mu mücadelenin bir ferdi olarak, sizlerle birlikte mücadele etmeye, bu yolda yürümeye ant içtim, bu mücadelenin parçası olmaya ant içtim. Bizler her zaman şunun farkındaydık; ne yaparsak yapalım az kalır eksik kalır. 5 yıla yakındır bu partide eş başkanlık görevini sürdürüyorum. Şimdi büyük bir değişim ve dönüşüm zamanıdır dedik. Son seçimde aldığımız oy hiç birimizin kabul edeceği bir oy değildir. Yeterli değildir, eksiktir, azdır. Eleştirilerinizi gözden geçirme adına, buluşmalarımızı, toplantılarımıza, halk ile bir araya gelmeyi, yapılarımızla, il ve ilçe yöneticilerimizle, kadın ve gençlik meclislerimizle, parti meclisimizle, halkımızla yaptığımız buluşmaların sonucunda bugün 4. Olağanüstü Kongremizi gerçekleştiriyoruz.

Bana yoldaşlık eden, bütün süreç içinde yanımda olan, bana arkadaş olan, bana can, olan yol gösteren başta cezaevindeki arkadaşlarımız olmak üzere, kadın arkadaşlarıma, barış annelerine, halkıma bütün arkadaşlarıma sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. Her daim yanında olacağımın sözünü veriyorum. Bu onurlu mücadele kesinlikle kazanacaktır. Zalimler kaybedecek, mazlumlar kazanacaktır. Hepimizin yolu açık olsun.”

mithat

SANCAR: "HDP YENİ YOLLAR AÇMAYI BAŞARDI"

Pervin Buldan'ın ardından kürsüye çıkan Mithat Sancar da şunları söyledi:

"Son seçimlerde aldığımız sonuçların bizleri başarılı göstermeyeceğinin farkındayız, farkındaydık. Hedeflerimiz vardı, hedeflerimize ulaşamadık hedeflerimize ulaşamamış olmanın muhasebesini yapmak bir tarihsel, ahlaki ve vicdani siyasi mecburiyetti. Seçimlerin hemen ertesinde halklarımıza verdiğimiz sözü yerine getirmek için elimizden gelen çabayı harcadık.  Dedik ki 15 Mayıs sabahı, bir muhasebe, eleştiri, özeleştiri süreci başlayacaktır ve bu yol kongreye giden bir süreç olarak işleyecektir. Bunu 15 Mayıs sabahı söyledik. Bu sürede bütün parti çalışanlarımız ellerinden gelen gayreti yürüttüler. İl ve ilçe örgütlerimizle, halkımızla, çeşitli çevrelerle buluşarak değerlendirmeler yaptık. 

"BU ÜLKEYİ HDP FİKRİYATININ YAŞANDIĞI BİR GELECEĞE TAŞIYACAĞIZ"

HDP fikriyatı bu ülkeye, Ortadoğu'ya ve hatta dünyaya örnek olacak özelliklere sahiptir. Bütün farklılıkları eşit bir şekilde bir araya getiren büyük bir mücadele birlikteliğinin adıdır HDP. Farklılıklarımız zenginliğimizdir. Farklılıklarımızı aynılaştırmak, söz konusu olamaz. Bileşenlerimizle bireylerimizle, bütün mücadele arkadaşlarımızla, farklılıklarımızı koruyoruz ama aynı hedefler, aynı ilkeler, aynı değerler etrafında yürümeyi de biliyoruz. İşte HDP’nin büyüklüğü ve biricikliği esas olarak buradan geliyor. HDP bir arada durmaz, yürümez diyenler, hep bu planların peşinde koştular. Çünkü biz bu ülkeyi de tıpkı HDP fikriyatının yaşandığı bir geleceğe taşımak için yola çıktık. 

"HDP AĞACINI KORUMALIYIZ"

Bu kongre başlattığımız sürecin finali değildir. Bu kongre, başlattığımız muhasebe süreci duraklarından biridir. Bundan sonra birikimimizi, mücadele tecrübemizi ve güçlerimizi, Yeşil Sol Parti’ye yığacağız ama HDP ruh olarak da kurum olarak da buradayız. HDP’ni ruhu başka yerlerde yeniden doğmayı başaracak şekilde güçlüdür, köklüdür ve onu savunanların inancıyla büyüme konusunda en ufak bir sıkıntıya asla gelmeyecektir. Büyüyeceğiz, büyümek zorundayız. Zam, zulüm, zindan rejiminin bu ülkeye yaşattığı bütün kötülüklere karşı toplumsal mücadele alanları bizleri bekliyor. Bundan sonra çeşitli toplumsal kesimlerle, bütün toplumsal mücadelelerle şimdiye kadar yeterince başaramadığımız birlikteliği kurmak en önemli hedefimiz olmalıdır. HDP’ye yönelik eleştirilerin, bu süreçle ilgili çeşitli değerlendirmelerin önemi var. Bunların hepsini dikkate alıyoruz ancak unutmayalım ki samimi, geliştiren, mücadeleye katkı sunmak isteyen eleştiriler değerli ve bize yol gösterir. Ama bu fikriyata yönelik çeşitli çevrelerin sahneye sokmaya çalıştığı planlar da gerçektir. Bunlara karşı uyanık olmak bizim yolumuza devam etmemizin şartıdır. Çeşitli kesimlerden estirilen rüzgarlara karşı dimdik ayakta duran HDP ağacını korumak hepimizin borcudur, sorumluluğudur. Bu ülkeye, halka bu halklara karşı en büyük görevimizdir. 

Diyoruz ki bu kongreyi de mücadelemizi de barış için direnen barış annelerine, barış için mücadele eden annelere, bütün annelere ithaf ediyoruz. Bu ülkeye barışı annelerin kararlı iradesi getirecek, kadınların, emekçilerin gençlerin bütün inanç kesimlerinin ortak mücadelesi ile gelecek. Barış ihsan edilmez barış mücadeleyle tabandan kurulur. Barış büyük toplumsal birlikteliklerle kurulur. Biz bu büyük toplumsal birlikteliğin ve ondan doğacak sinerjinin üzerine koruyacağız. Demokrasi, özgürlük, eşitlik tam da bu yolla gelecektir. 

"YEŞİL SOL PARTİ KONGRESİ BİR DÖNEMEÇ OLACAK"

Bu kongre başlattığımız sürecin finali değildir. Bu kongre, başlattığımız muhasebe süreci duraklarından biridir. Bundan sonra birikimimizi, mücadele tecrübemizi ve güçlerimizi Yeşil Sol Parti’ye yığacağız ama HDP ruh olarak da kurum olarak da buradadır. HDP’nin ruhu başka yerlerde yeniden doğmayı başaracak şekilde güçlüdür, köklüdür ve onu savunanların inancıyla büyüme konusunda en ufak bir sıkıntıya asla gelmeyecektir. Büyüyeceğiz, büyümek zorundayız. Zam, zulüm, zindan rejiminin bu ülkeye yaşattığı bütün kötülüklere karşı toplumsal mücadele alanları bizleri bekliyor. Bundan sonra çeşitli toplumsal kesimlerle, bütün toplumsal mücadelelerle şimdiye kadar yeterince başaramadığımız birlikteliği kurmak en önemli hedefimiz olmalıdır. HDP’ye yönelik eleştirilerin, bu süreçle ilgili çeşitli değerlendirmelerin önemi var. Bunların hepsini dikkate alıyoruz ancak unutmayalım ki samimi, geliştiren, mücadele leye katkı sunmak isteyen eleştiriler değerli ve bize yol gösterir. Ama bu fikriyata yönelik çeşitli çevrelerin sahneye sokmaya çalıştığı planlar da gerçektir. Bunlara karşı uyanık olmak bizim yolumuza devam etmemizin şartıdır. Çeşitli kesimlerden estirilen rüzgarlara karşı dimdik ayakta duran HDP ağacını korumak hepimizin borcudur, sorumluluğudur. Bu ülkeye, halka bu halklara karşı en büyük görevimizdir. 

"ONURLU VE ADİL BARIŞ EN ÖNEMLİ HEDEFİMİZDİR"

Büyüyeceğiz, birleşerek büyüyeceğiz. Birleşme, ittifak buluşma konusunda eksiklerimizi yeniden masaya yatırarak bunları değerlendireceği yollarımızı yeniden inşa edeceğiz. Büyümek ve ortak mücadeleyi en üst noktaya taşımak bizden başka hiçbir gücün başaracağı bir hedef değildir. Bu ülkeye barış için, demokrasi için, adalet için yola çıktık. Barış onurlu ve adil barış en önemli hedefimizdir. Bu kongreyi tam bu nedenle başta divanın ve sevgili eş genel başkanım kardeşim sevgili Pervin Buldan’ın ifade ettiği gibi bu kongreyi barış annelerimize ithaf ediyoruz. Barış annelerimizin mücadelesini başarıya ulaştırmak için bu kongreyi bir dönüm noktası olarak görüyoruz. Özellikle kazada hayatını kaybeden, kaza demeye dilim varmıyor, olayın gelişimine baktığımızda zulmün yarattığı kayıplarla karşı karşıyayız. Hem Adalet Safalı annemiz, hem Sosin Akçelik annemiz, hem de onun oğlu Cihan Akçelik tam da bu zulüm düzeninin yarattığı yollarda hayatlarını kaybettiler ne için barış için onurlu barış için. Diyoruz ki bu kongreyi de mücadelemizi de barış için direnen Barış Annelerine, barış için mücadele eden annelere, bütün annelere ithaf ediyoruz. Bu ülkeye barışı annelerin kararlı iradesi getirecek, kadınların, emekçilerin gençlerin bütün inanç kesimlerinin ortak mücadelesi ile gelecek. Barış ihsan edilmez barış mücadeleyle tabandan kurulur. Barış büyük toplumsal birlikteliklerle kurulur. Biz bu büyük toplumsal birlikteliğin ve ondan doğacak sinerjinin üzerine koruyacağız. Demokrasi özgürlük eşitlik tam da bu yolla gelecektir."