İSTANBUL (AA) - İstanbul Ticaret Borsası'nın (İSTİB) düzenlediği "Borsa Meydanı'nda Sektörler Konuşuyor" toplantılarında, bu ay gıda perakende sektörünün sorunları ele alındı.
İSTİB'den yapılan açıklamaya göre, webinar ortamında gerçekleştirilen "Gıda Perakende Sektörünün Sorunları ve Çözüm Önerileri" başlıklı toplantıya Ticaret Bakanlığı Bakan Yardımcısı Sezai Uçarmak, TOBB Perakendecilik Meclis Başkanı Alp Önder Özpamukçu, Türkiye Perakendeciler Federasyonu Başkanı Ömer Düzgün ve İSTİB Gıda Ürünleri Perakende Ticareti Meslek Komitesi Başkanı Neşet Çil konuşmacı olarak katıldı.
Açıklamada görüşlerine yer verilen İSTİB Meclis Başkanı Ahmet Bülent Kasap, Türkiye'de gıda perakendeciliğinin sorunlarının çözümünde tüm paydaşları memnun etmenin zorluğuna işaret ederek, "Gıda ürünlerinin raf ömrü kısa. Bu durum da sektörün sorunlarını artırıyor ve çözümünü zorlaştırıyor. Bu nedenle paydaşların hepsinin talep ve önerilerini ortaya koyacakları böylesi platformlar dikkatle izlenmeli, sektörün sesine kulak verilmeli." ifadelerini kullandı.
Toplantıda konuşan Ticaret Bakanlığı Bakan Yardımcısı Sezai Uçarmak ise güncel gelişmelerin iç ticareti hızla etkilediğin belirterek, organize perakende büyürken, pandemi ve teknolojik gelişmelerin doğurduğu elektronik ticaretin dengeleri değiştirdiğini kaydetti.
Uçarmak, "Tarım ürünlerinin ticarileştirilmesinde lisanslı depo ve elektronik ürün senedi dışında elimizde enstrüman yok. Bunların çeşitlendirilmesi, gelişmesi bizi güçlendirecektir. Üretimi planlamamız lazım. Üretimin yüzde 60-70'inin planlı olması, taahhütlü üretilmesi gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.
- "Kooperatif ve birliklerin desteklenmesi üretim sorunlarının çözümünde kilit önemde"
TOBB Perakendecilik Meclisi ve Gıda Perakendecileri Derneği Başkanı Alp Önder Özpamukçu da organize perakendenin hem yarattığı istihdam ve rekabetçi yapısı hem de kayıt altında olması nedeniyle her açıdan olumlu etkileri bulunduğunu kaydetti.
Özpamukçu, "Perakende ne kadar organize olursa refaha o kadar katkı sağlayan bir sistem haline gelir. Organize perakende olarak dünyadaki yenilikleri ülkeye getiriyor, tarımdaki teknolojik gelişmelere katkıda bulunuyoruz. Gelişmiş firmalar, organizmalar kuramazsak küresel internet siteleri ve çok kanallı mağazacılık sistemleriyle rekabet etmemiz mümkün olmaz." ifadelerini kullandı.
Gerekli teknoloji yatırımı yapılmadığında dünyayla rekabet edilemeyeceğini belirten Özpamukçu, "Fiyat dengesini rekabetçilikle tutturabiliriz." değerlendirmesinde bulundu.
Gıdanın üretim ayağında, ürünlerin yüzde 90'ının aile işletmeleri tarafından üretildiğini aktaran Özpamukçu, kooperatif ve birliklerin desteklenmesinin üretim sorunlarının çözümünde kilit önemde olduğunu vurguladı.
- "Türkiye'de müthiş bir mağaza enflasyonu var"
Türkiye Perakendeciler Federasyonu Başkanı Ömer Düzgün, yerel marketlerin önemine işaret ederek, indirim marketlerin çoğalmasının sorunlar oluşturduğunu iddia etti.
Düzgün, şunları kaydetti:
"Türkiye'de müthiş bir mağaza enflasyonu var. Çok kuralsız bir şekilde alt alta, yan yana açılan mağazalar var. Küçük bir bakkal ailesini geçindiriyor, yakınında 3-4 mağaza açılıyor ve sadece yerel perakendeyi değil, yerel üretimi de etkiliyor. Mağazalaşmada tekelleşmenin önüne geçmeliyiz. Gıda güvenliğini sağlamanın yolu da buradan geçiyor. Yerli üreticiye destek olmazsak bunu sağlayamayız. Tüm paydaşları kucaklayan bir perakende yasası çıksa tüm sorunlar çözülür."
İSTİB Gıda Ürünleri Perakende Ticareti Meslek Komitesi Başkanı Neşet Çil, gıda fiyatlarında artışların sorumlusu olarak marketlerin görüldüğünü belirterek, "Üretici, tedarikçi, nakliyeci unutuluyor, tek sorumlu olarak biz gösteriliyoruz. Bu sorunu aşmamız gerekiyor. Fiyat konusunda perakendecinin, marketçinin yapabileceği hiçbir şey yoktur. Üreten başka, fiyatı belirleyen başkadır." ifadelerini kullandı.
Çil, sektörü düzenleyen bir yasa çıkması gerektiğini kaydederek, "En azından perakendenin açılış-kapanış saatlerini belirleyelim. Çalışanlar rahat etsin. Çırak ve kalfalık eğitimi olmayan bir sektöre doğru gidiyoruz. Sektör bitme noktasına gidiyor. Eskiden işler bozulunca devretme noktasına geliyorduk. Birkaç yıl içerisinde devredecek adam bile bulamayacağız." değerlendirmesinde bulundu.
