DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, T24 gazetesinden gazeteci Murat Sabuncu'nun sorularını yanıtladı. Gündeme dair birçok konuya değinen Bakırhan, CHP'ye yönelik yapılan soruşturmalara dair birçok AKP'linin 19 Mart operasyonuna yanlış dediğine şahidim dedi.
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Meclis’te yaptığı konuşmayla kamuoyunun haberdar olduğu yeni bir barış arayışı sürecinin birinci yılı dolayısıyla kapsamlı değerlendirmelerde bulundu. Bakırhan, 19 Mart yargı operasyonlarının yanlış olduğunu yineleyerek, süreci yürüten aklın bu duruma artık bir son vermesi gerektiğini söyledi.
"AK PARTİ'DE AKLI SELİM ÇOK İNSANIN 19 MART OPERASYONUNA YANLIŞ DEDİĞİNE ŞAHİDİM"
Bakırhan, 19 Mart operasyonlarının AKP tarafından başlatılan bir girişime tepki gösterdi.
"19 Mart operasyonları yanlıştı. Ne amaçlanıyor olursa olsun, her açıdan yanlışa çıkan bir yoldur. Toplumda açık şekilde korku ve güvensizlik duygusu derinleştirildi. Sürecin ruhu ve aklını yok sayan, geriye çeken bir girişimdi. Bir tarafla barışı konuşuruz ama siyasetin geri kalanını istediğimiz gibi şekillendiririz demenin adı olarak algılandı ve gelinen aşamada ne kadar yanlış bir durum olduğu açığa çıkmış durumda. Ne kadar yanlış olduğunu bence en fazla AKP çevresi görüyordur. AKP’de aklı selim, bugün sesi duyulmayan çok insanın açık şekilde bu operasyona yanlış dediğine şahidim. Bu anlamda operasyonu yürüten akıl, bu duruma artık bir son vermelidir."
Bakırhan, çözümün sadece Kürt sorununun çözümü değil, Türkiye’nin topyekûn demokratikleşmesi sorunu olduğunu ve hukukun herkese lazım olduğunu belirtti.
"BÖYLESİ TARİHİ BİR DÖNEMDE CHP GENEL BAŞKANLIĞINDA ÖZGÜR ÖZEL'İN BULUNMASI BÜYÜK ŞANSTIR"
DEM Parti Eş Genel Başkanı, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in süreçteki rolünü ve duruşunu "büyük şans" olarak değerlendirdi.
"Böylesi tarihi bir dönemde CHP Genel Başkanlığında Sayın Özgür Özel’in bulunması büyük şanstır. Kürt meselesinin çözümü ve Türkiye’nin demokratikleşmesiyle ilgili duruşu genel anlamda hep olumluydu. CHP'ye yargı operasyonları çekilirken bile barış umutlarını korumaya çalışarak sürecin buraya gelmesine önemli katkı sağladı."
Bakırhan, CHP’nin artık sadece destekleyici pozisyonda değil, oyun kurucu bir pozisyonda olması gerektiğini söyledi. AKP ve CHP tabanının içinde olmadığı bir barışın toplumsallaşamayacağını savundu.
ÖCALAN'IN KONUMU VE MEDYA ELEŞTİRİSİ
Bakırhan, Abdullah Öcalan’ın Kürt siyasi hareketinin "ana aktörü olup olmayacağı" sorusuna cevap verdi.
"Sayın Öcalan’ın Kürt siyasi hareketinin 'ana aktörü olup olmayacağı' geleceğe dair bir soru değil, siyasi tarihin ve bugünkü sosyolojinin nesnel bir tespitidir. Kendisi, sadece Türkiye'de değil, dört bir taraftaki Kürtler nezdinde de siyasi ve ideolojik referans merkezi olan ender aktörlerden biridir."
Bakırhan, kamuoyuna yansıyan türden somut bir manifesto taslağı olmadığını söyledi. Ayrıca, Meclis sosyal medya hesaplarından Kürtçe paylaşım yapılmasının ülkeyi bölmediğini, aksine "birlikte yaşam umudunu güçlendirdiğini" dile getirdi.
BARIŞIN TOPLUMSALLAŞMASI VE DEMİRTAŞ'IN ROLÜ
Bakırhan, tutuklu yargılanan eski eş genel başkan Selahattin Demirtaş’ın süreçteki konumuna ilişkin şu sözleri söyledi:
"Sorunuza doğrudan cevap vermek gerekirse; net bir şekilde 'DEM Parti sürecin neresinde ise sevgili Demirtaş da orasındadır. Ne bir adım önünde ne bir santim gerisindedir' diyorum."
Barışın toplumsallaşması noktasında bir eksiklik olduğunu kabul eden Bakırhan, barışın sadece DEM Parti'nin meselesi olmaması gerektiğini, Demirtaş'ın dışarıda olmasının barışa olan güveni artıracağını ve toplumsallaşmaya büyük katkı sunacağını belirtti.