Atilla Yoğurçu/ANKARA
Aile Sağlığı Merkezi (ASM) Grup Elemanları Derneği üyeleri, mevcut unvanlarının “Sağlıkçı” olarak değiştirilmesini ve Sağlık Bakanlığı bünyesinde kadroya alınmayı talep etti.
Dernek Başkanı Faikcan Büyükkayaer, aile hekimliği sisteminin ilk kurulduğu yıllarda başarılı bir model olduğunu ancak aradan geçen 20 yılda günümüz ihtiyaçlarını karşılamada yetersiz kaldığını belirtti. Özellikle ASM’lerde görev yapan grup elemanlarının, kamulaştırma ve taşeronluğun sona ermesine rağmen göz ardı edildiğini ifade eden Büyükkayaer, bu durumun özlük haklarının yokluğu başta olmak üzere birçok soruna yol açtığını söyledi.
“GÖREV TANIMIMIZ YOK”
Büyükkayaer, ASM grup elemanlarının resmi bir görev tanımlarının bulunmadığını vurgulayarak şunları söyledi:
“Kamulaşma yapılırken ve taşeronluk kaldırılırken bizler unutulduk. Özlük haklarımız olmadığı için yıllık izin, hastalık raporu, doğum izni gibi en temel haklardan bile mahrum bırakılıyoruz. Arkadaşlarımız işten çıkarılma korkusuyla asli görevleri dışında farklı işlerde çalıştırılıyor. Örneğin, hemşire bir arkadaşımız hem danışmanlık hem de hizmetli olarak görevlendiriliyor. Askere gidenin geri dönüş hakkı yok, gebe kalan kadın arkadaşlarımızın izin hakları kullandırılmıyor.”
“SORUN TÜRKİYE GENELİNDE YAŞANIYOR”
İşverenlerinin özel olmasının, işten çıkarılma korkusunu artırdığını söyleyen Büyükkayaer, “İşe geri dönüş davaları açılamadığı için arkadaşlarımız her türlü baskıya maruz kalabiliyor. Bu sorun sadece belli bölgelerde değil, tüm Türkiye’de yaşanıyor” dedi.
Çözüm için en önemli adımın, ASM grup elemanlarının Sağlık Bakanlığı’na bağlı kadrolu çalışanlar haline gelmesi olduğunu vurgulayan Büyükkayaer, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kadro sorununun çözülmesinin ardından aile hekimliği sistemi tamamen kamucu bir anlayışla yürütülmeli. Doktorlarımız muhasebe gibi bürokratik yüklerle değil, hasta muayenesiyle ilgilenmeli. Böylece sistemdeki aksaklıkların önüne geçilebilir.”





