Haber: Fatoş Erdoğan

Suç örgütü yöneticisi olduğu gerekçesiyle Van Bahçesaray Cezaevinde tutuklu bulunan Adnan Oktar, yeni açılan 2 ayrı dava nedeniyle 21, 22, 23 ve 24 Mayıs tarihlerinde hakim karşısına çıkacak.

Suç örgütü yöneticisi olduğu gerekçesiyle cezaevinde bulunan Adnan Oktar hakkında  2 ayrı dava açıldı. Bu davalardan biri 20 sanıklı ''güncel yapılanma'' davasıyken diğeri 72 sanıklı örgüt davası.

42 kişinin firari olduğu toplamda 72 kişinin yargılandığı "örgüt yapılanması" davasının ilk duruşması Çağlayan Adliyesi 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülüyor.

Oktar hakkında hazırlanan 'örgüt yapılanması' iddianamesinde, şüpheli Ali Sadun Engin'in örgüt içinde "Sado" lakabını kullandığı, özellikle ABD ve İsrail ile örgüt arasında köprü vazifesi gördüğü, ö ABD ve İsrail ile örgüt arasında köprü vazifesi gördüğü, konuşmacı olarak yer aldığı kaydedildi. Hazırlanan iddianamede, etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak isteyen Altuğ Revnak Eti'nin, sanık Engin'in İsrail'in eski Likud Partisi Milletvekili radikal haham Yehuda Glick ile bağlantılarını anlattığı, Adnan Oktar tarafından örgüte gelen paraları saklamakla görevlendirilen Çalıkoğlu'nun örgütte "İmam Kardeşler" olarak adlandırılan grupta yer aldığı, Oktar'ın da aralarında bulunduğu bir grup örgüt üyesinin 1999'da gözaltına alındıklarında işkence gördükleri iddialarıyla ilgili dönemin emniyet görevlileri hakkında açılan dava kapsamında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine (AİHM) şikayette bulunduğu ve kazandığı tazminatı "infak" adı altında örgüte aktardığı kaydedildi. Hazırlanan iddianamede Adnan Oktar, Ulviye Didem Ürer, Tarkan Yavaş ve Alev Babuna'nın aralarında bulunduğu 13 şüphelinin diğer 59 kişinin eylemlerini örgüt kapsamında gerçekleştirmesi ve yöneticilerin bu suçlardan ayrı ayrı sorumlu olması gerektiğinden çok sayıda kişiye karşı birden fazla kez "nitelikli cinsel saldırı", "çocuğun cinsel istismarı", "cinsel taciz", "basit cinsel saldırı", "nitelikli dolandırıcılık" ve "suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklamak"tan 1938 yıl 5'er aydan 2 bin 758 yıl 6'şar aya kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi. Diğer 59 şüphelinin de değişen oranlarda hapis cezasına çarptırılması talep edildi.

Bugün Çağlayan Adliyesi 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye başlanan duruşmada 72 şüpheli hakkında çok sayıda kişiye karşı birden fazla kez "nitelikli cinsel saldırı", "çocuğun cinsel istismarı", "cinsel taciz", "basit cinsel saldırı", "nitelikli dolandırıcılık" ve "suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklamak"tan 1938 yıl 5'er aydan 2 bin 758 yıl 6'şar aya kadar hapis cezasına çarptırılması talep ediliyor.

Çağlayan Adliyesi 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya izleyiciler alınmadı. Tutuklu bulunan 4 kişi ve tutuksuz 4 kişi duruşmaya  katıldı. Van Bahçesaray Cezaevinde tutuklu bulunan Adnan Oktar bugün görülen duruşmaya katılmadı. Duruşmayı İngiltere'den gelen İnsan hakları savunucusu avukatlar da gözlemci olarak izledi.

Duruşmaya başlamadan müşteki avukatları, Anadolu Adliyesi’nde devam eden başka bir dosya gerekçesiyle mahkemeden yetkisizlik ve davanın birleştirilmesi talebinde bulundu.

Mahkeme heyeti talebi red etti, yargılamaya devam edildi.

Adnan Oktar ana davasından tutuklu bulunan bu davada, ABD ve İsrail ile örgüt arasında köprü vazifesi kurmak ve örgüte üye olmakla suçlanan Ali Sadun Engin beyanında şunları söyledi:

"Seküler bir yaşam sürdüm sonra dindar bir yaşama geçtim. Hakkımda karalama kampanyası yapıldı. Allah yolunda emek harcadım bunlar görmezden geliniyor. Namaz kılmaya başladığımda çok heyacan yaşadım bütün ailemle bu sevincimi paylaştım. Amerika'da,  İngiltere'de ve İskoçya'da islamı anlatmak için konferanslar verdim. Cat Stevesn ile tanıştık, yeni adı Yusuf İslam, kendisine telkinde bulunduk, islama gelmesi için. Kendisini davet ettik, Adnan Oktar ile tanıştı. Adnan Oktar ona dedi ki 'Allah sana büyük yetenek vermiş'. Mesela Acun Ilıcalı'nın abisi ile Asya'daki bir çok ülkeyı beraber gezdik. Sonra o ayrıldı. 

Adnan Oktar kitaplarından hiçbir telif almadı ve ben de konferanslarda ücret talep etmedim.

İddianamede kod adım "Sado" seçilmiş. Ben ismimi hiç saklamadım. İnsanlara Allah'ı sevdirmek için ömrümü adadım. Barışı, kardeşliği savunduk. Haham'la görüşmemiz siyasi, ticari değildi. Adnan Oktar onlara Tevrat'tan örnekler verdi. 'İsrail ile köprü vazifesi kurdu' deniliyor. Kötü işler için de köprü olabilir insan, doğruyu, hakkı anlatmak için de köprü olabilir. Benim ömrüm dünyada köprüler kurmakla geçti. Mavi marmara olayında, bizim dürüstlüğümüze inandıkları için İsrail hükümeti, Türkiye'ye bir özür mektubu yazdı ve fidye ödedi. Biz STK olarak buna vesile olduk."

Tutuklu bulunan Paşa Durmuş beyanında şunları söyledi: "

Emlak sektöründe faaliyet yürütüyordum. Dairemin boş olduğu dönemde kaçak olduğunu bilmediğim Orkun Şimşek'e kiraladım. Adnan Oktar'ı yayınlarından tanıyordum. Namaza başlamama vesile oldu. Kendisini bir kez gördüm."

Mali işler sorumlusu olmakla ve cinsel saldırı ile suçlanan tutuklu Orkun Şimşek beyanında şunları söyledi:

"Örgüt üyesi şüphelisi olarak çağrılan kişilere cinsel saldırı suçlarından da sorgulama yapılmıştır. Müştekiler bu suçlarlardan korkukları için, sorguda zorlama olması sebebiyle cinsel saldırı suçlamasında bulunmuştur. Müşteki hanımlar zorlama olmasaydı dava açmazdı. Hepsi aileleri ile yayınlara katılmış insanlar.

Müşteki kadınlara yönelik cinsel eylem suçlamasını kabul etmiyorum. Ben kimseye böyle bir eylemde bulunmadım. Müşteki kadınların bazıları evlenmek istedikleri için geldiler. Evlenmeden önce beraber olmayız gibi düşünceleri olmadı. Kimseye tecavüz edilmedi. Şirketini örgüt kurdu suçlaması yapılmış şirketi abimle kurduk.

Şirketime el konuldu, daha sonrasında kötü yönetim nedeniyle batırıldı."

Duruşmaya 45 dakika ara verildi.

Yarın görülecek "Güncel Yapılanma" Davası'nda şüpheliler hakkında 43,5 yıl ceza isteniyor.

Adnan Oktar suç örgütünün güncel yapılanmasına yönelik açılan soruşturma tamamlandı. Hazırlanan iddianamede Adnan Oktar, Meltem Daban ve Ferhunde Eda Babuna'nın "suç işlemek amacıyla örgüt kurma", "örgütün veya amacının propagandasını yapma" suçlarından ayrı ayrı 15 yıl 6 aydan, 43 yıl 6 aya kadar hapis cezasıyla cezalandırılması istendi.

Güncel yapılanmaya ilişkin hazırlanan iddianamede şüpheliler Adnan Oktar, Meltem Daban ve Ferhunde Eda Babuna'nın ‘suç işlemek amacıyla örgüt kurma’ suçundan 5’er yıldan 12'şer yıla kadar hapis cezasına çarptırılması, ayrıca, Türk Ceza Kanunu’nun ilgili maddesi uyarınca, örgüt üyelerinin örgütün faaliyeti çerçevesinde işlediği bütün suçlarından dolayı fail olarak cezalandırılması istendi. Şüphelilerin bu çerçevede ise ‘örgütün veya amacının propagandasını yapma’ suçundan 10,5’ar yıldan 31,5’ar yıla kadar hapis cezası olmak üzere toplamda 15,5’ar yıldan 43,5’ar yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi.