Nuriye ve Semih için Dayanışma, OHAL Komisyonu'na "OHAL Komisyonu derhal Nuriye ve Semih'in dosyasını açıklasın. Nuriye ve Semih işe iade edilsin. Nuriye ve Semih'in talepleri kabul edilsin" çağrısı yaptı.
[mks_dropcap style="letter" size="52" bg_color="#ffffff" txt_color="#000000"]N[/mks_dropcap]uriye ve Semih için Dayanışma "OHAL Komisyonu oyalama, derhal göreve! Nuriye ve Semih işe geri alınsın!" talebiyle TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi'nde saat 11.00'de basın toplantısı düzenledi. "NURİYE VE SEMİH'İN DİRENİŞİ TOPLUM VİCDANINDA YER BULDU" "Nuriye ve Semih'in OHAL rejimine ve KHK uygulamalarına karşı başlattığı Yüksel direnişinin 402. açlık grevinin 285. günü. Siyasi iktidarın direnişi kriminalize etme ve yalnızlaştırma çabaları; saldırı, işkence, gözaltı, tutuklama ve tecrit politikasıyla birlikte amacına ulaşamamıştır . Nuriye ve Semih'in direnişi tüm toplumun vicdanında yer bulmuştur" denilen açıklamada 15 Temmuz sonrası ilan edilen OHAL beraberinde hayata geçen kanun hükmünde kararnameler ile AİHM'in işaret etmesiyle 2 Ocak'taki Bakanlar Kurulu'nda karar verilerek 23 Ocak tarihli 685 Sayılı KHK ile 7 üyeli Ohal İnceleme Komisyonu'nun kurulduğu hatırlatıldı. OHAL KOMİSYONUNA 200 BİN BAŞVURU 15 Temmuz sonrası 100 bine yakın memur ihraç edilip 30 binden fazlası açığa alındığı, cemaat kapsamında 149 bin 833 şüpheliye işlem yapıldığı, 1500 dernek ve 123 vakıf kapatılırken Anayasa Mahkemesi’ne 70 bin civarı bireysel başvuru yapıldığı, idare mahkemelerine on binlerce dava açıldığı toplamda OHAL ile komisyona 200 bine yakın başvuru yapıldığına değinildi. "HAKLAR KOMİSYONUN İŞLEVSİZLİĞİ İLE ÇALINIYOR" Açıklamada şu ifadelere yer verildi; "Komisyon başvuru almaya 17 Temmuz 2017 tarihi itibarı ile başlarken, başvuru süresi 60 gün olarak tanımlandı. Nuriye ve Semih bu çerçevede komisyonun başvuru almaya başlamasıyla 20 Temmuz'da 685 Sayılı KHK'de ifade edilen şartlara uygun olarak üç gün içinde komisyona başvuru yaptılar. Komisyon başvuru süresinin 14 Eylül'de tamamlanması ile komisyonun ellerindeki dosyalara dair kararları Kasım ayının 2. haftası ilan etmesi gerekiyordu. Üç farklı tarihte yaptıkları açıklamalar ile beyan ettikleri tarihlerde herhangi bir dosyaya dair kamuoyuna bilgi vermediler. Nuriye ve Semih'in dosyasının öncelikli ele alınacağını açıklamalarına karşın gerek Nuriye Semih'in, gerek avukatlarının gerekse ailelerinin çabaları muhattapsız kaldı. Yayınladıkları KHK'nin içeriğini ve kapsamını ihlal eden komisyon Nuriye ve Semih'in direnme, çalışma ve yaşama hakkını siyasi iktidarın müdahalesi ile gasp etmekteyken yüzbinlerce emekçinin yaşamı, binlerce dernek, yüzlerce vakfın hakları komisyonun işlevsizliği ile çalınmaktadır." OHAL KOMİSYONUNA ÇAĞRI "Nuriye ve Semih İçin Dayanışma olarak açlık grevinin 285. gününe gelinmiş iki eğitiminin kazanılmış çalışma hakkı uluslararası insan hakları beyannamesinde tanımlanmış direnme hakkı ve anayasal bir hak olarak yaşama hakkına yönelik siyasi iktidarın tecrit politikasının derhal son bulmasını istiyor ve bunun için mücadele ediyoruz" denilen açıklamada OHAL İnceleme Komisyonu başkan vekili Devlet Denetleme Kurulu Uzmanı Salih Tanrıkulu, OHAL Komisyonu'nun üyeleri; Yargıtay Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Karagöz, Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü Denetimli Serbestlik Daire Başkanı Hakim Esat Işık, Danıştay Tetkik Hakimi Murat Aytaç, Mülkiye Baş Müfettişi Hasan Işıldak ve MEB Atama Daire Başkanı Mustafa İkbal'e çağrı yapıldı: "1) Nuriye ve Semih'in dosyalarına dair alınan kararı derhal açıklayın, ve işlerine iade edin. 2) Komisyonunuzun çalışıp çalışmadığı bir muammadır bu belirsizliğe bir açıklık getirin, 3) Yüzbinlerce insanın yaşamını çalmaya, Nuriye ve Semih'i yaşamın kıyısına itmeye hakkınız yok, 4) Derhal ve siyasi müdahaleden bağımsız Nuriye ve Semih'e dair devam eden bu süreci kamuoyuna açıklayın, Bizler sadece ve sadece komisyonun işini yapmasını istiyoruz. Komisyon işini yapmalı ve Nuriye ve Semih derhal işlerine iade edilmelidir. Açlık grevinde iki eğitimciyi ve yüzbinlerce emekçinin hayatını gasp etmek suçtur."