Haber: Fatoş Erdoğan

10 Ekim Ankara Katliamı'nın 7'nci yılında 'Katillerden hesabı gençlik soracak!' sloganıyla Beyazıt Meydanı'na yürüyen Gençlik Örgütleri, katliamda hayatını kaybedenlerin anısına saygı duruşunda bulundu.

photo1665406013 (4)

Gençlik Örgütleri adına basın açıklamasını Boran Edapali okudu 

Açıklamada,

"10 Ekim 2015’te, Türkiye’nin ve Kürdistan’nın birçok kentinden halklar, devrimci, demokrat ve yurtsever binler Ankara’da ‘’Barış Mitingi’’ için bir araya gelmiştik. Bu birlikteliğin yarattığı politik güçten korkan IŞİD ve işbirlikçisi iktidar, oradaki binlerce insanı katliamla hedef aldı, 103 arkadaşımızı Ankara’da patlatılan iki bombalı saldırıyla katletti. Bu sesi herkes duydu.

Gezi direnişiyle birlikte yükselen kardeşleşme, halkların özgürleşme istemiyle yürüttüğü mücadelenin birleşme dinamiği kendini 7 Haziran’da ortaya koydu. Gezi direnişinin açığa çıkardığı gücün, Rojava’da yeşeren umutla bir araya gelmesi, birleşmesi ihtimali, bu devletin kâbusu oldu. İşte bu gelişen mücadeleyi, ancak katliamlarla bastırabileceklerini düşündüler. 7 Haziran sonrası gelişen süreçte Kürt halkı başta olmak üzere, devrimci-sosyalist güçlere, tüm muhalif kesimlere karşı devlet yeniden katliamcı politikalarını devreye sokarak; tüm aygıtlarıyla bir saldırılar süreci başlattı. Suruç’ta  33 yoldaşımızın katledilmesi, Amed’te mitinge yapılan bombalı saldırı; devletin direnenlere, yükselen kitle hareketlerinden güç alanlara verdiği korkakça cevaptır. Ankara, bu devletin ne ilk ne de son katliamıydı. Kürt halkına, devrimcilere ve tüm ezilenlere yönelik bu katliam politikaları nafiledir. Suruç’un, Amed’in, 10 Ekim Ankara’nın öfkesini örgütlüyoruz. Katledenler kaybedecek.

“400 milletvekilini verin, bu iş huzur içinde çözülsün” diyen, IŞİD çetesi için “öfkeli bir grup genç” diyen devlet, insanca ve onurlu bir yaşam için dövüşenlerin karşısında kazanamaz. Kitleler için hiçbir inandırıcılığı kalmayan, artık hiçbir rıza üretemeyen, elinde baskı ve şiddet dışında yönetebileceği hiçbir araç kalmayan bu siyasal iktidarın karşısında mücadele edenler yaşamın her alanında kök salıyor. Yaygınlaşan işçi eylemlerinden sokakları dolduran binlerce kadına, üniversitelerini ve özgürlüğünü savunan öğrencilerden baskılara karşı direnişi büyüten halklara mücadeleyi büyütüyoruz. Milyonların öfkeyle yanan yüreğini yarının özgür dünyasını kurmak için örgütlüyoruz.

Bugün de devlet, Kürt halkına yönelik şoven politikalarına, göçmenlere yönelik ırkçı politikalarına, devrimcilere yönelik zindanlarda ve dışarda işkenceci pratiklerine devam ederek katliamcı siyasetini sürdürüyor. Yoksulluğun ve baskının daha da derinleştiği bugün, halkların mücadelesinin karşısına bu katliamlarla ve bu katliamcı siyasetle çıkan siyasal iktidarı bunlar kurtaramayacaktır. Bugün de bu katliamcı iktidarın karşısında bizler varız. 

Yoksulların, işçilerin, gençlerin, kadınların, LGBT+ların, Kürt ulusunun haklı öfkesine ve örgütlü mücadelemize yönelik saldırılar bugün de sürüyor. Ancak bizleri yıldıramadılar, yıldıramazlar. Bizlere Amed’te, Suruç’ta, Ankara’da katliamlarla saldıran bu devlet, işte bu güçlerin birleşmesinden korkmuştu. Katliamlarla yarattıkları bu düzeni, katliamlarla ayakta tutmaya çalışan katillerden hesabı ancak ezilenlerin birlikte mücadelesiyle sorabiliriz. Yine bir seçim sürecine girerken, yine iktidar korkakça kanlı hesaplar içindeyken bu hesapları dağıtmak için, halklara yönelik gerçekleştirdikleri bütün katliamların hesabını sormak için sokaklarda, meydanlarda gençliği birleşerek mücadele etmeye çağırıyoruz! Gençlik olarak bugün geçmişin hesabını soralım ki, bugün katillere karşı kavgada birleşelim ki, yarınımızı inşa edebilelim.

10 Ekim'i unutmayacağız, unutturmayacağız, katillerden hesap soracağız! Yitirdiğimiz yoldaşlarımızın sesini her yana taşımaya sizi de bu mücadeleye davet ediyoruz." ifadeleri kullanıldı.

photo1665406013 (3)photo1665406013 (2)photo1665406013 (1)