Üniversite öğrencileri, 19 Mart operasyonlarının ikinci ayında Taşkışla'dan Maçka'ya bir yürüdü. Özel güvenlik ve kolluk kuvvetlerinin öğrencilere dönük şiddetinin son bulmasını isteyen öğrenciler, "Tutuklu sıra arkadaşlarımızın derhal serbest bırakılmasını, öğrenci haklarımızın tanınmasını talep ediyoruz. Baskı ve zorbalıkla gençliğin sesini kısacaklarını sananları uyarıyoruz: Gençlik susmaz, gençlik geri adım atmaz!" dedi.

18 Mart'ta İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun üniversite diplomasının iptal edilmesi, ertesi gün de gözaltına alınmasını protesto eden üniversite öğrencileri, bugün de İTÜ Taşkışla binasından Maçka Demokrasi Parkı'na bir yürüdü. Hala tutuklu bulunan arkadaşlarının serbest bırakılmasını isteyen öğrenciler bir açıklama yaptı. 

 "Yeni bir geleceğe olan inancımızı güçlendirmek için bir aradayız"

Öğrenciler açıklamalarında "19 Mart'tan bu yana hukuksuz bir şekilde tutuklanan sıra arkadaşlarımızın serbest bırakılması için buradayız. Bu dayanışma buluşması, baskıya boyun eğmeden, korkunun ve suskunluğun zincirlerini kırmak için verdiğimiz mücadelenin bir kez daha haykırıldığı bir alandır. Yıkılan korku duvarlarının ardından, yeni bir geleceğe olan inancımızı güçlendirmek için bir aradayız." ifadelerine yer verdi. 

"Demokratik öğrenci temsiliyeti demokratik üniversitelerin ayrılmaz parçasıdır"

 Açıklamalarında antidemokratik uygulamaların Üniversitelerde devam ettiğini vurgulayan öğrenciler, "Tüm sıra arkadaşlarımız serbest bırakılana dek mücadelemizi sürdüreceğiz. Üniversitelerde kayyum rektörlüğünün dayattığı antidemokratik uygulamalar, öğrenci temsiliyetinin önüne dikilen yeni barikatlardır. Bu barikatları, İstanbul Teknik Üniversitesi’nde, Yıldız Teknik Üniversitesi’nde ve İstanbul Üniversitesi’nde fiili Öğrenci Temsil Kurulu (ÖTK) seçimleriyle yıkmaya kararlıyız. İstanbul Teknik Üniversitesi ÖTK'sını seçti, Yıldız Teknik Üniversitesi seçiyor, İstanbul Üniversitesi seçiyor. Bu temsilcilikler üniversiteler tarafından derhal tanınmalıdır. Demokratik öğrenci temsiliyeti demokratik üniversitelerin ayrılmaz parçasıdır." ifadelerine yer verdiler. 

"Demokratik bir Türkiye hedefimizden de asla vazgeçmeyeceğiz"

Öğrenciler basın açıklamalarına "Ancak mücadelemiz sadece kampüslerle sınırlı değil! Bugün demokratik bir üniversite için yola çıkan bizler, demokratik bir Türkiye hedefimizden de asla vazgeçmeyeceğiz. Üniversitelerdeki şiddet ve baskı, özgürlükleri kısıtlayan genel politikaların bir parçasıdır. Bizler, bu zincirleri kıracak; hem özgür, özerk ve demokratik üniversiteleri hem de demokratik bir Türkiye mücadelesini sürdürmeye devam edeceğiz. Tutuklu sıra arkadaşlarımızın derhal serbest bırakılmasını, ÖGB ve kolluk kuvvetlerinin öğrencilere yönelik şiddetinin son bulmasını ve öğrenci haklarımızın tanınmasını talep ediyoruz. Baskı ve zorbalıkla gençliğin sesini kısacaklarını sananları uyarıyoruz: Gençlik susmaz, gençlik geri adım atmaz!" ifadeleriyle sonlandırdılar.