Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, polisin bu yıl terör örgütü IŞİD’e yönelik her ay 10’un üzerinde operasyon düzenlediğini ve bu operasyonlarda IŞİD’in üst düzey yöneticilerinin yakalandığını belirterek, “Bu, bir şeyi gösteriyor; IŞİD, karargahını Türkiye’ye taşımış. IŞİD, artık bir Suriye örgütü, bir Irak örgütü değil. IŞİD, Irak’ta ve Suriye’de kolları olan bir Türkiye örgütüne dönüşmüş” dedi.

Ümit Özdağ, bugün TBMM’de basın toplantısı düzenledi. Türkiye’deki IŞİD yapılanmasına dikkat çeken Özdağ, şunları söyledi:

“TÜRKİYE BİR İÇ SAVAŞ COĞRAFYASINA DÖNÜŞÜYOR VE BİR İÇ SAVAŞ SOSYOLOJİSİ OLUŞUYOR”

“AK Parti’nin Suriye politikası, sığınmacı politikası, sınırlarımızda açık kapı politikasıyla bütün dünya lümpenlerine sınırlarımızı ve ülkemizi açması sonucunda Türkiye bir iç savaş coğrafyasına dönüşüyor ve bir iç savaş sosyolojisi oluşuyor. Bu sürecin bir bölümünde de hiç şüphesiz Orta Doğu’nun en kanlı örgütlerinden birisi olan IŞİD’in Türkiye’ye her geçen gün biraz daha yerleştiğini görüyoruz. 2019’da Türkiye Vilayeti Programı’nı başlatarak Türkiye’yi yeni hedef olarak seçen IŞİD, ülkemizde her geçen gün biraz daha güçlü şekilde kök salmaktadır. IŞİD, adeta ülkemizde cirit atmaktadır. Ülkemizin kılcal damarlarına sızmaktadır. Türkiye’yi, savaş alanı olarak incelemektedir. Türk Devleti’nin, güvenlik ve istihbarat örgütlerimizin reflekslerini incelemektedir. Ülkemizde güvenli evler, cephanelikler ve eğitim merkezleri oluşturmaktadır. Türk çocuklarının beyinlerini yıkayarak milli ve dini kimliklerini yok etmekte, yerine sahte bir İslam anlayışı koyarak demokrasinin şirk olduğunu beyinlere kazımaktadır. Bu beyinler, yarın ülkemizi kana boyayacak intihar bombacılarının beyinleridir. IŞİD’in ülkemizi nasıl kana boyadığını, nasıl yüzlerce insanı kısa bir zamanda katlettiğini 2015 senesinde yaşamıştık.

IŞİD’in hızla yayılmasının en büyük kanıtı, 2022 yılında ocaktan aralıkın ortasına kadar 37 ilde 162 operasyonda bin 179 IŞİD’linin yakalanmış olmasıdır. Ülkemizde ilk 11,5 ayda yakalanan IŞİD’li terörist sayısı bin 179. Yani yakalanmayanlar çok daha fazla ve dışarıda dolaşıyorlar. Ankara, Adana, İstanbul, Kayseri, Mersin, Samsun ve Şanlıurfa, en fazla İŞİD operasyonunun polis tarafından yapıldığı şehirlerimizdir. Güneyde Adana, Güneydoğu’da Şanlıurfa, Orta Anadolu’da Kayseri, Karadeniz’de Samsun, Akdeniz’de Mersin, İstanbul, Ankara, IŞİD’in en güçlü olduğu şehirler ve örgütlenmesinin en etkili olduğu şehirler olarak karşımıza çıkıyor.

“IŞİD, IRAK’TA VE SURİYE’DE KOLLARI OLAN BİR TÜRKİYE ÖRGÜTÜNE DÖNÜŞMÜŞ”

Emniyet teşkilatının operasyonlarını incelediğimiz zaman, ağustos ayı hariç hep 10’un üzerinde, Türkiye çapında operasyonlar yapılmış ve böylece örgüt baskı altında tutulmaya çalışılmış. Bu operasyonlarda IŞİD’in Musul emiri yakalanmış. Interpol tarafından, 8 kişinin kafasını keserek öldürdüğü için kırmızı bültenle aranan Muhammed D. yakalanmış. IŞİD’in Musul bölge komutanı yakalanmış. IŞİD’in Türkiye’deki 5 sorumlusundan bir tanesi Muhammed H.M. yakalanmış. Karadul lakaplı bombacı bir terörist yakalanmış. Canlı bomba olarak eğitilen teröristler yakalanmış. IŞİD’in lideri Türkiye’de yakalanmış. Interpol tarafından kırmızı bültenle aranan A.N. ve C.R. yakalanmış. İki askerimizi yakarak öldüren şerefsizlerden bir tanesi, İ.İ., yine Türkiye’de yakalanmış. IŞİD’in yöneticisi yakalanmış. IŞİD’in iletişim sorumlusu, yine 2022 yılı içerisinde Türkiye’de yakalanmış. Bu, bir şeyi gösteriyor; IŞİD, karargahını Türkiye’ye taşımış. IŞİD, artık bir Suriye örgütü, bir Irak örgütü değil. IŞİD, Irak’ta ve Suriye’de kolları olan bir Türkiye örgütüne dönüşmüş.

“TÜRKİYE, HER GEÇEN GÜN MEZHEPÇİ, TARİKATÇI, AKIL VE İLİM DÜŞMANI BİR SELEFİLİK’E DOĞRU AK PARTİ ELİYLE SÜRÜKLENMEKTEDİR”

Bu taşınmanın ülkemizin geleceğiyle ilgili yapılan senaryolarla ilgili olduğu, yüzde 100 kesinlik taşımaktadır. Mesele sadece IŞİD ve IŞİD kaynaklı selefi cihatçı tehdit de değildir. İlahiyat profesörü İbrahim Maraş’ın ifadesiyle ‘akılsız ilahiyat’ projesi çerçevesinde ilahiyat fakültelerinden felsefe, sosyoloji dersleri kaldırılmakta, ilahiyat fakültelerimiz medreseleştirilmektedir. Arap ülkelerine yüzlerce yüksek lisans ve doktora öğrencisi yollanarak Türk ilahiyat fakültelerinin, Cumhuriyet’in ilahiyat fakültelerinin bilgi anlamında çok çok gerisinde olan bir zihniyet, şimdi Arap ülkelerinden Türk ilahiyatlarına taşınmak istenmektedir. Prof. Dr. Maraşlı’nın ifadesiyle ‘Türkiye, her geçen gün mezhepçi, tarikatçı, akıl ve ilim düşmanı bir Selefilik’e doğru AK Parti eliyle sürüklenmektedir. Adeta Talibanlaşmaktadır. Sadece ilahiyat fakültelerinin medreseleşmesiyle kalmamakta, Doğu Anadolu’da medreselerde hızla yayılmaktadır.

2020 yılında Dicle Üniversitesi’nde İzzettin Ürek adlı akademisyen tarafından yazılan bir yüksek lisans tezi var. Yüksek lisans tezinin başlığı şöyle; ‘Günümüz Bitlis Medreselerinde Mantık Eğitimi’. Bir devlet üniversitesinde, illegal bir yapının bilimsel araştırma konusu olduğunu görüyoruz. Sadece Bitlis’te 23 medrese faaliyet gösteriyor. Bu medreselerden mezun olanlar, kendilerinin imam hatiplerden mezun olanlardan daha zeki, daha akıllı ve daha üstün görüyorlar ve Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından da imam hatip olarak atanıyorlar. Bahsettiklerim, ülkemize dayatılmaya çalışılan iç çatışma ve terör sürecinin iç dinamiklerini oluşturmaktadır. AK Parti, ateşle oynamanın ötesinde Türkiye’yi adeta bir yanardağ kraterinden içeriye atıyor.”